Öğlen teneffüsünde yemekhaneye indi.Arkadaşları Sera ve Masal birlikte oturuyorlardı.O çocuk tek başına yemeğini yiyordu.Gece yemeğini alıp yanlarına gitti, "Selam,oturabilir miyim?" dedi.Sera ve Masal aynı anda "Elbette." diyip gülüştüler.Gece yemeğini yemeye başladı.Okuldaki yemekleri kimse beğenmezdi.Gece ve kardeşleri ise okulun yemeklerine taparlardı.Tabaklarında en ufak bir kırıntı bile bırakmazlardı.Gece yemeğini bitirince kalktı.Çocuğun önünden geçti ve bir sonraki dersin kitaplarını almak üzere dolabına gitti.Çocukla dolapları yakındı,o da bir süre sonra kitaplarını almaya geldi.Gece kitaplarını alırken birisi çocuğa seslendi."Park,futbol takımına ismini yazdım." dedi Ekin.Çocuk başıyla onayladı.Park...Ne garip bir isimdi.Türkçe bir isim değildi.Kimse çocuğuna Park ismini vermezdi.Neden versin ki?Gece bunları düşünürken zil çaldı.Gece koşarak sınıfa gitti ve yerine yerleşti.
Okul bittiğinde Gece kitaplarını dolabına yerleştirdi ve servise gitti.Kardeşleri yerlerindeydi.Rana'ya gülümsedi ve yerine ilerledi.Park yerinde müzik dinliyordu.Gece yanına oturdu.Park'ın yüzüne hiç bakmamıştı.Hep arkadan görünüşünü görmüştü.Yüzüne bakmaya utanıyordu.Camdan bakmaya başladı.Az sonra inecekleri için anahtarını çıkardı.Bakarken daldı ve anahtarı düşürdü.Park anahtarı alıp Gece'ye uzattı.Gece,Park'ın yüzüne baktı.Aslında hiçte ineğe benzemiyordu.Sadece arkadan görünüşü öyleydi.Kahverengi gözleri küçük bir burnu ve dudağı vardı.Gece anahtarı alıp teşekkür etti,önüne döndü.Yol boyunca yere baktı,evlerine vardıklarında evlerinin önüne park etmiş yabancı bir araba gördü.Kaşlarını çattı ve kardeşlerini alıp servisten indi.Kapılarının önünde bir adam vardı.Adam,onlara döndü.Gelen dayılarıydı.Teyzesi dayanamayıp bir kutu göndermişti.Dayısına teşekkür etti ve eve girdi.Kutudan onlara bir hafta yetecek kadar yiyecek ve kırtasiye eşyaları çıktı.Kırtasiye eşyalarını kardeşlerine bölüştürdü.Yiyecekleri dolaba koydu.O akşamki yemeklerini yaptı.Yemekten sonra yattılar.Gece rüyasında saçlarının turuncu olduğunu ve ağladığını gördü.