#Hileon

"Ünüforması kan içindeydi"

Episode 15

(Hilal)
Sabah kalktığımda bugün çalışmicağımı söyledi annem nedeni ise son günlerde çok uyanık kalmamdı ve yapacağım bütün işleri yapmış olmam annem bana 1 hafta izin vermişti ama "ne yapacaktım bütün bir hafta Yıldız halen çalışmak sorundaydı Leon desem oda kouştaydı ama olmasa bile ila bir işleri vardır" diye düşünürken birden içeri Leon geldi ünüforması kan içindeydi hemen yanına koşup -Ne oldu bu kan ne diye sordum -Korkma yaralarım açıldı sanırım diyip bir eli ile tutundu bana ve birden üst katan Veronika hanım indi -Leonidas oğlum ne oldu? -Yok birşey Miterna yaralarım açıldı, küçük hanım ilgilenir şimdi hemşire sonuçta -Tabi, hemen seni odana götürelelim dedi Veronika hanım ikimizde taşıdık Leonu odasına kadar bana gereken mazemelerden bazılarını söyledim çalışanlara ve onlarda hemen getirdi önce sargısını açtık ve sonra yarasını yıkkadım Veronika hanım korkudan sadece Leonun elini tutup ne yaptığıma bakıyordu Teğmen ise sadece bana bakıyordu yaralarını temizledikten sonra farketim ki dikişler atmış, ve gene dikişledim yarasını canı acıyordu ama sadece bana bakmış durumdaydı ve halen gülümsüyordu ama Veronika hanımın elini sıkı sıkı tutmuş durumdaydı yeni bir sargı alıp sardım karnı'nın etrafını.  

-Dinlenmesi lazım diyip Veronika hanıma baktım -Tabi Konutan Vasiliye söylerim bu günlerde evde dinlesin sende bakarsın ona hep dimi hilal diynce mutluluktan havaya uçtum "Hep yanında olucaktım" -Azize hanım ile konuşurum diyince bende hemen -Ben zaten 1 hafta izinliyim sorun değil bakarım dedim -Tmm ozm sen leonun yanında kal bende birazdan gelirim diyip çıktı odadan o çıkar çıkmaz Leon benim kolumdan tutup kendisine doğru çekti  ve sıkı sıkı sarıldı -Leon yavaş daha şimdi dikişi kapatım bak bide biri görür, bide o bu günah diyorsun ama bizim dinimizde buda günah -Sarılmak yasak mı? diye sordu hemen -Hayır eşin veya aileden biri ise yasak değil yani günah değil ama yoksa günah -Tamam bak işte bizde evlenicez diyip sarılmaya devam etti -Hadi leon biri görecek bırak diyip kendimi geri çektım -Tamam korkma senin istediğin gibi davranırım bundan sonra diyip gülümsedi ve eli gene saçlarımın ucunda dolanıyorudu ve birden aklıma geldi "Bir asker bizi görmüştü.."

(Leon)

Elim saçlarının lüleleri arasında dolanırken yüzünün düştüğünü farketim bir sesizlik sardı etrafımızı ne o konuştu nede ben ama geçen her saniye için daha çok yüzündeki gülüş iniyordu -Hilal birşey mi oldu? diye sordum hemen -Sana birşey anlatmam lazım dediğinde sesi baya bir titremişti korktum bir an ve saçlarıyla oynamak yerine elini tutup gözlerinin içine baktım -Tabi anlat ne istersen, kötü birşey mi oldu? -Türk askerlerden biri görmüş bizi diyip sustu gözleri dolmaya başladı ama güçlüdür benim sevdiğim ağlamadı, elini daha sıkı tutup -Nerde nasıl görmüş diye sordum hemen -Hani sen şu evlilik konusunu anlatıktan sonra bana sarıldın ya ozm görmüş bizi Leon bana hayin diyorlar "hayin diyorlar" dediğinde gözündeki ilk yaş yanaklarından yavaş yavaş inmeye başlamıştı "Hilal için vatanın nekadar anlam etiğini biliyorum bugüne kadar yaptığı onca şeyi asker kaçırmaktan, gazete dağıtmaya kadar ve vatanını nekadar sevdiğini herkezden çok ben biliyorum, bir yunan olduğum halde beni sevmesi bir mucizeydi resmen, ondan vazgeçemem"

-Sevmek hayinlikse ozm katılıyorum hayinsin dediğinde yüzünü kaldırıp bana baktı şaşkın şaşkın bakıyordu öyle bana -Evet hilal bakma öyle doğru duydun sevmek hayinlikse sen bir hayinsin dediğimde oda -Ben sevmeyi hayinlik bilmiyordum dedi ve gülümseyip gözyaşlarını sildim -Zaten sevmek hayinlik değil, onlar sevmeyi hayinlik olarak görüyorsa bırak görsünler ama onların azını bir şekilde kapatmalıyız ki kimse duymasın bu düşüncemi duyunca oda hemen gülümsedi umursamiyacağımı sandı herhalde ve devam ettim -Peki bir pilanın varmı hayin -Leon hayin diyip durma dediğinde daha çok gülümsedim kendimi tutamadım -Tamam, tamam bir pilanın varmı küçük hanım? -Benim değilde yıldızın bir pilanı var aslında diyince çok şaşırdım -Yıldızın mı? -Evet "Yıldızın ne pilanı olabilir ki?" -Peki Yıldızın pilanı neymiş? -Onu öldürmek...