Yetenek Akademisi

GECENİN BÜYÜSÜ

Ağaçların arasından birisi 'Jace neredesin?' diye bağırıyordu.Faye Jace'in altından çıkmaya çalışsada Jace o anki şaşkınlıkla hem etrafa bakıyordu hemde Faye'i seyrediyordu.Bir süre sonra ağaçların arasından bağıran kişinin sesi yankılanıyordu,aralarındaki sessizliği Faye bozdu.

"Jace sevgilin ! Kalk üstümden hemen." diye sızlanıyordu.Faye Jace'i itiyordu ama Jace üstünden bir türlü kalkmıyordu.Bir süre sonra Jace'in şaşkınlığı geçti ve Faye'e baktı.

"Hayır sevgilim değil,eski sevgilimdi."ne dediğini sonradan anlamışçasına göz bebekleri şaşkınlıktan iyice büyümüştü,fısıldayarak konuşmaya başladı."Tanrım bu Anna mı?!"Dehşete düşmüş bir şekilde hemen Faye'in üstünden kalktı.Üstünü silkeledi.Faye'in elinden tutup kendine doğru hızla çekmesiyle çok yakınlaşmışlardı.Faye Jace'in yüzünü inceliyordu,masmavi saçları,alnına değen o kıvırcık saçlar mucizeydi onu izlemek huzur veriyordu, o ise saçına gelen tozları eliyle silkeliyordu.Daha sonra Faye kendini toparlayıp onun elini çekip uzaklaştı.

"Ben artık gitmeliyim,Anna çok yaklaştı kokusunu alabiliyorum."Faye arkasını dönüp gidecekti ki Jace kolundan tutup onu kendine çevirdi.

"Bu gece partiye geleceksin değil mi?"gözleriyle yalvarır gibi bakıyordu.Genç kız onun bu halini geri çevirmedi,ona bir türlü itiraz edemiyordu,ne olmuştu ona böyle?dikkatini toplayıp onun sorusuna hızla cevap vermişti.

"Söz verdim Jace,geleceğim elbette"dedi ve vampir hızıyla oradan uzaklaştı.O gittikten sonra Jace sesin geldiği  tarafa  yürümeye başladı önüne birden birisi geçip onun boynuna aniden sarıldı.

"Ah sevgilim neredeydin?Dylan senin buraya geldiğini görmeseydi her yerde seni arayacaktık."Anna ellerini Jace'in göğsünün üzerinde gezdirirken,gözlerine bakarak konuşmaya devam ediyordu. 'O melez kızı öldüreceğim sana çok kötü vurdu.Sen kurtların liderisin nasıl sana tekme atabilir,canın yandı mı sevgilim? Sevgilin seni hemen iyileştirir..' diyerek onun dudaklarına yaklaşarak öpmeye başladı,Jace'te elini Anna'nın beline dolayıp öpüşüne karşılık verdi.Ona ne oldu böyle?Eski sevgilisinin öpücüğüne karşılık veriyordu.Kendisine bile inanamıyordu,bir süre sonra ne yaptığını anlar anlamaz kendini geri çekti,Anna'da alnını onun alnına yasladı dudaklarına ufak ufak öpücükler konduruyordu.

"Anna yeter,hadi gidelim."Anna onu dinlemiyormuşçasına öpmeye devam ediyordu,ellerini Jace'in saçına daldırıp öperken saçlarını okşuyordu.Jace ellerini boynundan çekip ondan uzaklaştı.

"Gidelim Anna."Sesi gergin ve boğuk çıkıyordu.Anna gözlerini devirdi Jace'in elini tuttu.

"İyi gidelim şurada ilk defa yalnız kalmışız onda da gidelim Anna gidelim Anna diye söyleniyorsun.Farkındaysan Jace okula senin için geldim ve arkadaşlarınlasın hep, birazda benimle ilgilen."Jace onun elini bırakıp yürümeye  başladı genç kız onun peşinden koşarak geliyordu.

"Jace beklesene."

"Acelam var Anna."Bir süre sonra el ele akademinin önüne birlikte geldiler,Anna onun yanağına varla yok arası öpücük kondurdu.

"Gece partiye gidemeyeceğim sen gidecek misin? " Jace elini saçlarına daldırıp Anna'nın sorusuna sıkıntıyla cevap verdi.

"Biliyorsun bizim çocuklar var.Onları yalnız bırakamam,partiden sonra akademiye dönerim."Anna onun dudaklarını yaklaşarak konuşmasını böldü dudaklaı Jace'in dudakları ile birleşti şehvetle onu öpüyordu.Jace onu kendinden uzaklaştırdı elini ters çevirerek dudağını sertçe sildi.
"Anna yeter,lanet olsun biz seninle ayrıldık.Beni böyle öperek elde edeceğini mi sanıyorsun?"gözleri öfkeyle bakıyordu o masmavi gözleri o öfkeyle sanki biraz daha koyulaşmıştı.
"Aa-ama Ja-ace biz ayrılmamalıydık,lütfen ilişkimiz devam etsin."konuşurken kekeliyordu,Jace'i kaybetme düşüncesi onu adeta bir hiçmiş gibi hissediyordu.Jace'in önceki gibi olmadığını görebiliyordu fakat bunu bir türlü kabul etmek istemiyordu.Genç adam ona olan öfkesiyle ayağıyla sertçe duvara tekme atarak birşeyler mırıldanıyordu,en sonunda sesi duyulacak kadar yükselmişti.