Ne Seninle ,Nede Sensiz .

TÜRK ' Ü KÜÇÜMSEME

Sabah kalktı ve mutfağa doğru yürüdü mizume hanım. İlk önce bir bardak su içti ,tam ikinci bardağını' da içiyordu ki masadaki zarf dikkatini çekti. Hiçbir sorun yoktu herşey sıradan ve normaldir. Zaten sorunlarda hiç beklenmedik anda çıka gelir . Zarfı eline aldı mizume hanım mektubu açtı. Mektup kızı yürana' dan gelmişti.Gözleri doldu ve okumaya başladı. Gözleri doldu ve elindeki bardak yere düşüp kırıldı. Mizume hanım yatak odasına gitti.
- Mehmet kalk yürana gitmiş!!!...
- yahu giderse gitsin ne karışıyorsun be kadın, asker kız o tabi gidecek .
- Mehmet saçmalama kızın gitmiş.sen hala gitsin diyorsun ne rahatsın ulan.
Kızın halep ' e gitmiş dedi müzume hanım. Mehmet bey yerinden fırladı.
- Ne...!!! Ne diyorsun ula karı .
Mehmet bey mektubu alıp okudu evde sesler kesilmiyor buda herkesin uyanmasına sebep olmuştu.
Herkes olanları öğrenmişti, Mehmet bey " ağlamayın kızım mektubunda ağlamayın diyor. Bunun için ağlamıycaz istediğini yapıcaz anladınız mı. sende ağlama mizume kızımız vatanı için , müslüman kardeşleri için gitti ağlayarak onun istediğini yapmıyorsun . Dedi .
- canım kızım dedi ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
Yürana orada kılık değiştirmişti. Silahlarını eline alıp halep in sokaklarında askerlerle beraber geziyordu ve müslüman kardeşlerini güvenli yere götürüyordu. İnsanlar o kadar korkmuşlar ki etrafta görünen kimse yoktu. Kadın sesleri duyuluyordu . Esat rejim güçleri kadınlara tecavüz etmeye çalışıyordu.
Yürana geçmişini hatırladı ve çok sinirlendi . Hemen silahını aldı besmele çekti ve " ölmek var dönmek yok" dedi. Ve bi çatışma çıkmıştı rejim güçlerine karşı . Türkler onlara doğru hücum etmeye başladı . Hatta kurşun bitince binbaşı yürana Esat askerlerine hücum etmeye başladı onlarla silahsız dövüştü. Kolundan bıçak darbesi aldı. Canı acımıyordu.
Düşmana baktı. Türk askerleri yüranaya şaşkınlıkla baktı. Hayatlarında böyle bir kadın görmemişlerdi düşman askeri bile çok şaşırdı. Yürana kadınları aldı onları güvenli bir yere götürüyordu . Ama artık düşman askerleri yürana' yı biliyordu. Artık karşılarındaki nin sadece kadın değil Türkiye ' nin cesur askeri olduğunu ve önemli olduğunu biliyordu. Hemen kaçıp gitti esat ' ın askerleri . Başlarında bir Amerikalı adam vardı.
- Kadınlar nerede, neden onları getirmediz lanet askerler
- Efendim Türk askeri bu sefer daha hızlı çıktı . Başlarında bir kadın asker vardı ki hepimizi alt üst etti. Ne yapıcağımızı bilemedik ve geldik.
- Aptallar bir kadından mı korktunuz.Demek başlarında bir kadın var hahaha diye güldü Amerikan komutan. Esat askerleri ise
- Efendim sıradan bir kadın demeye bin şahit ister . Bu kadın asker gerçekten çok farklı dedi esat askeri .
Amerikan komutan yürana' yı çok merak etti ve .
- yarın bende sizinle geliyorum bakalım şu lanet Türk kadını kimmiş bir görelim dedi ve elindeki stres topunu sıktı. Evet Türk kadınını küçümsemek çok aptallıktı . Yürana kadınlarında güçlü olduğunu gösteren bir insandı. O Karadeniz'in hırçın kızı ve Türkiye'nin de Ay - Yıldızlı cesur askeriydi. Allah ' ın izniyle başaramıycağı hiçbir şeyi yoktu. Çavuş halis, yürana' nın yanına gelerek telaşla .
- komutanım ...
- söyle halis ne oldu.
- bugün Esat askerleriyle silahsız savaştınızya
- evet biz savaştık ne var bunda
- efendim onlar sizin gibi birini hiç beklemiyorlardı. Size bir komplo kurabilirler .
- Ben diye birşey yok biz diye birşey var hep beraber başardık . Benim sizden bir farkım yok. Ayrıca gelecekleri varsa, görecekleride var .
Dedi binbaşı yürana camdan dağlara baktı. Biz Türklerde pes etme diye birşey yoktur . Biz vatanımız , kardeşlerimiz , bayrağımız , imanımız, kitabımız için savaşırız....