Merhaba ben Ece. Lise öğrencisiyim bazı nedenlerden dolayı okula geç başladım. Fazla arkadaşım olmadığı gibi kavgalı olduğum çok sayıda insan var bunlardan biride çakma şarışın Buse.
Yine bir gün sabah alarm çalıyordu gözüm kapalı alarmı kapattım ve yorganı üstüme çektim gözlerimi kapatıp uykuma kaldığım yerden devam edecekken annem odaya pat diye daldı "kızım hadi kalk bıktım bu uyku sevdandan" diye söyleniyordu bıkmıştım kuracı bir annem onu sürekli tastikliyen babam oldugu için bu hayat böyle çekilmiyordu. Annem hala başımda dırdır ediyordu sussun diye yataktan kalktım ve banyoya gittim. Ilık bir duş aldım ve odama geçtim kıyafetlerimi giydim ve okula gitmek için evin kapısından çıkarken kuralıcı annem yine seslendi "ece kahvaltı nolucak kızım", "ben okulda yerim"dedim ve karşılık vermesini beklemeden kapıyı kapattım ve dışarı çıktım.
Çıkar çıkmaz sabahın sogugu yüzüme çarptı sanki hamam dan çıkıp buz haneye girmiş gibi oldum
Kulağıma kulaklığı mı taktım ve otobüs durağına dogru yürümeye başladım.Yolda el ele tutuşmuş sevgililer, dedikodu yapan yaşlı teyzeler ve ders çalışan inek öğrenciler vardı çok itici geliyor Du bana vıcık, vıcık ilişkiler, insanları çekiştirmek ve yolda bile inekligini gösteren kişiler bilmiyorum ama bana saçma, tiksindirici geliyordu. Yaklaşık 20 dakikadır otobüsü bekliyordum sonunda otobüs geldi ve bindim sabah sabah öyle kalabalıkdı ki oturacak yerden geçtim ayakta zor duruyordu herkes. Çok daraltılmıştım okula bir durak kala indim çünkü daha fazla dayanamayacaktım hem yürümek daha iyiydi insanın içini açıyordu.
Ve o lanet kapıdaydım okula gelmiştim her yerde kural oldugu gibi bizim okulun da kuralı gereğiyle kulaklığı çıkartarak müziği kapattım.
Arkamdan biri sırtıma atlıyarak çılgın gibi 'günaydınlar' diyordu. Bu benim en yakın ama fazlasıyla çılgın arkadaşım Esraydı "sanada" diyerek sınıfa dogru yürümeye başladım Esra sabah, sabah itici espriler yapıyor ben se gülüyor muş gibi yapıp geçiyorum. Sınıfa girdiğim de birbirini kovalayan ergenler ve olmazsa olmaz inek öğrenciler vardı burada bana itici geliyordu galiba beni istediğim ortamda sadece ben telefonum ve kulaklığımın olması lazımdı.Ders çalmıştı çoktan hoca sınıfa elinde boş kayıtlarla girdi sınıfın meraklı inek öğrencileri hemen atladı hocam o ne ne yapacağız gibisinden klasik öğrenci soruları işte hoca buna hayattan zevk alıp almadığımızı hayatımızda ne olsa olsa mutlu olurduk ne var ki mutlu olmuyoruz felan bunları yazmamızı istiyordu ve kağıtları dağıtmaya başladı. Sıra bana gelince "ece seninkini merak ediyorum kızım" dedi ve geçti.
Ne yazsam diye düşünürken başladım yazmaya 'şuan ki yaşadığım hayattan zevk aldığım söylenemez her şeyi bana itici geliyor, fazla kalabalık ortamlarda özellikle aile ve arkadaş ortamları herkese iyi gelirken beni bunaltıyordu. Hayatımda sadece bana ait küçük bir ev ve güzel bir manzara sessizlik lazım dı daha huzurlu olurdum galiba ' yazdım ve sonlandırdım. Zamanlamam süperdi tam kağıdımı hocaya verirken zil çaldı.
Okuldan çıktım ve nihayet evdeydim yorucu ve soğuk bir yolculuğun ardından. Kendimi yatağa attım. Evde kimse yoktu annem babamda çalışıyorlardı. Odam bıraktığım gibi aynı şekildeydi odamı topladım, mutfağa gidip bir kaç şey atıştırdım ve tekrar odama gittim. Çok uykum vardı gözlerim daha fazla dayanmıyor tam gözlerimi kapatıp kendimi uykunun kollarına bırakacakken telefonuma bir bildirim geldi. Telefonumu elime aldım ve telefonu açtım facebook 'dan istek geldiğini gördüm. İstek gönderen Mert diye birisiydi hiç uğraşamam diyerek isteği reddettim.
Aradan bir saat sonra yine bir istek daha geldi yine aynı isim ama bu hesap yeni açılmıştı yeni hesap açtığına göre bu çocuğun bir derdi olmalıydı.
