Secret Duty

2. Bölüm

Hogsmeade'in ıssız ve karanlık bir yeriydi. Luna önündeki beş kişiyi takip ediyordu. Bir yandan da pelerini çevresinden ayırmıyordu. Metreler ötelerinde Malfoylar göründü.

Otuz adımda Malfoylar'ın yanına vardılar. Draco, Lucius, Narcissa ve Bellatrix vardı.

Adamlar Malfoylar'ın yanına geldiğinde, Luna hâlâ pelerin etrafına sarılı bir şekilde onlara bakıyordu. Çevresine bakındı Lucius Malfoy. Alex'i aradığı belliydi. Görünmezlik pelerinin içindeki Luna'yı göremedi. Adamlara çevirdi sinirli bakışlarını.

"Çocuk nerede?"

Luna pelerini çıkarıp yere attı. Eli ile adamı kenarı ittirdi. Lucius Malfoy'un karşısına geçti. Adama doğru elini uzatacağı sırada, aklına onun hizmetçisi olacağı geldi.

Azkaban'dan çıkanlar normal olmaz. Deli gibi davran.

Lucius Malfoy'u gördüğüne çok sevinmiş gibi davrandı. Sanki dünyadaki en önemli kişinin karşısındaymış gibi, eli ayağına dolaştı Luna'nın. Bunları bilerek yapsa da, oldukça gerçekti görünüyordu. Dışarıdan bakıldığında; Lucius Malfoy'un karşısında olduğu için son derece sevinen bir Alex vardı.

Gülücükler saçarak Lucius'un önünde eğildi Luna. "B-Bay Malfoy, sizinle tanışmak büyük bir onur."

Kekelemesi, oynadığı bu oyunu daha inandırıcı kılıyordu.

Ciddi suratını bozmadan, karşısında eğilen çocuğa baktı Lucius. Kirli bir vücut, yağlı ve pis kokan saçlar, iğrenç kıyafetler, garip tavırlar, insan görünce delirmeler...

Aklında şüphe kalmamıştı. Bu Alex, kaçık ve daha önemlisi Potterlar'dan nefret eden birisiydi. Fakat yine de sorması gereken soruları sordu.

"Harry Potter'dan neden nefret ediyorsun Alex?"

"Onun ailesi üçüncü yılımda beni Bakanlığa sipariş etti. B-Bilerek yapmadığımı söylememe rağmen, beni Azkaban'a attılar. Onları Yüce Lord öldürdü ve... Ve bunun için ona minnettarım. A-Ama içimdeki öfke geçmedi. Onların soyu devam etmemeli. Harry Potter ölmeli."

"Pekâlâ, bu çocuk güvenli..." diye mırıldandı Lucius ailesine. Alex'e döndü.

"Oğlumuz Draco'nun hizmetçisi olacaksın, Alex. Bazi işlerde yanımızda çalışabilirsin..."

Çok heyecanlanmış gibi eli ayağı titremeye başladı Alex'in. "M-Minnettarım Bay Malfoy."

"Gidelim." dedi Lucius soğuk bir sesle. Malfoylar, Bellatrix ellerini bir yere koydular. Luna ne yaptıklarını anlamaya çalışırken; Draco Luna'nın elini tuttu ve kendi elinin üstüne koydu. Lucius bir büyü mırıldandı ve Malfoy Malikanesine ışınlandılar.

Büyük ve görkemli salona geldiler. Bay Malfoy ve Bayan Malfoy hızlı adımlarla dışarıya çıktılar.

Bir işleri olmalı, diye düşündü Luna.

Bellatrix dişlerini göstererek güldü ve elini Luna'nın yüzünde gezdirdi. "Kirli ama güzel bir cilt... Lord sana bayılacak." dedi. Dilini dışarıya çıkardı ve tükürükler saçarak güldü.

Draco, merdivenlerden odasına çıkarken Alex'e seslendi. "Hey Alex, benimle gel!"

Bellatrix'in yanından kurtulmak için hızlı adımlarla Draco'nun arkasından çıktı Luna. Malfoy Malikanesindeki geçtikleri her kapıya bakıyordu. Luna buraya boşuna gelmemişti. İşlerine yarayan bilgiler bulmalıydı. Aradığı bilgiler o kapıların birisindeydi.