BATFAMILY CHATS

Nightmares Part 1: Lasă-L Fall

"How do you follow your dreams when all you have are nightmares?"

Bruce'un Gözünden

Bugün içimde tuhaf bir his var. Karşı gelemediğim kötü bir his. Sanırım akşam gördüğüm kabustan dolayı olabilir.

"Kahve alır mıydınız Efendi Bruce?" bir anda dalmışken Alfred'e döndüm.

"Olur Alfred. Teşekkürler."

"Canınızı sıkan bir şey mi var?" kahvemi bardağa döktü. Bir yudum alarak ona döndüm ve hayır anlamında kafa salladım. Bana oldukça şüpheli bir bakış ile baktı.

"Siz öyle diyorsanız öyledir Efendi Bruce."

O sırada Dick merdivenlerin trabzanlarıdan kayarak masaya doğru koştu.

"Günaydın Bruce! Günaydın Alfred!"

"Size de günaydın efendi Richard."

Karşıma oturup Alfred'in önüne koyduğu kreplerden yemeye başladı. Ben de gazetemi okumaya. Gazetede ilgimi çeken çok tuhaf bir olay çıktı karşıma. Son iki gündür yapılan öldürülme olaylarının arkasında olabilecek kişi. Bir gölge olarak kameralara yakalanmıştı.

En başta Black Mask'ten şüphelendim çünkü daha önce buna benzer bir şekilde suç işlemişti. Ama Black Mask bunu yeniden yapıp üzerine şüphe çekmek istemezdi. Yine de bu bir olasılık.

Yerimden kalktım ve Batcave' doğru ilerledim.

"Yardım edebileceğim bir şey var mı?" Dick'e döndüm ve hayır anlamında kafamı sakladım.

"Pekala... O zaman akşama görüşürüz." ve çantasını kapıp kapıdan çıktı.

Batcave - 7.39 p.m

Bruce Batcomputer'ın karşısına geçmiş ve araştırma yapıyordu. O sırada okuldan yaklaşık 1 saat önce gelen Dick de Robin kostümünü giymiş antrenman yapıyordu.

Suç alarmı etrafta yankılanmaya başladı.

İkisi de Batmobile'e atladı ve suçun işlendiği yere doğru ilerledi.

Eski Gotham Yetimhanesi - 8.40 p.m

Polisler yetimhanenin etrafını sarmıştı bile. İçeride birkaç polis mahsur kalmıştı. Onları tutan ise o gölgeydi.

Batman ve Robin ortaya çıkınca tüm polisler iç çekti. Rahatlamış bir şekilde olayı anlatmak için komiser Gordon öne çıktı.

"Gölge şeklinde hareket edebilen biri var içeride. Birkaç adamımız da içeride mahsur kaldı. Kurşun veya başka şeyler işlemiyor."

Batman durup yetimhaneye doğru baktı. Sonra komiser Gordon'a tamam anlamında kafa salladı. Robin ile yetimhanenin içine girdiler ve ilerlemeye başladılar.

Birkaç polisin yalvarma sesleri geldi içerden. İkisi de birbirine bakıp daha tetikte ilerlemeye başladılar.

Duvarın kenarından izliyorlardı tuhaf gölgeyi. Birkaç adamı bayılttıktan sonra normal insan formuna döndü. Siyah pelerin ve kapşonu olan oldukça uzun boylu biriydi. Batman ile Robin'e döndü. Gözleri bembeyazdı ve parlıyordu. Gözleri dışında kapşonunun içinden siyahlık dışında hiçbir şey gözükmüyordu.

Batman ve Robin saldırıya geçti ve gölge de onlara doğru saldırdı. Büyük ve yorucu bir savaş gerçekleşiyordu. Batman için bile. Çünkü hiçbir şey gölgeye etki etmiyordu.

Batman duvara çarpıp yere düşünce etraf biraz bulanıklaştı. O sırada Robin'in inlemesini duydu.

"Bırak--beni!"

Batman yavaşça yerinden kalkıp kendine gelince gördüğü manzara karşısında donakaldı. Robin'i camdan dışarıya sarkıtıp boynundan tutan gölge Batman'e doğru gözlerini kısarak baktı. Robin kurtulmaya çalışırken onu kaldırdığı yüksekliği fark etti ve durdu. Şimdi gerçekten korkuyordu. Hemde çok.

"B-batman--"

Batman ona korku dolu gözlerle bakıyordu. Gölge ise en ufak bir duygu belirtisi göstermiyordu. Birden Batman'in kafasında bir ses yankılandı.

"Ne tuhaf ki rüyalar kabus oldukları zaman onları izleyemiyorsun..."

Batman bu sesin nereden geldiğini anlamadı birden ve ona gözleri hala kısık bir şekilde bakmakta olan gölgeye döndü.

Tam atak yapacaktı ki...

"BATMAN!" gözleri korku dolu bir şekilde ona bakmakta olan Robin'e döndü. En hızlı şekilde onu yanına koşmaya çalıştı.  Onu tutmak için atıldı. Elini ulaşabildiği kadar uzattı. O sırada kafasında bir gülme sesi duydu. Ama Batman umursamadı ve bağırdı.

"ROBIN!"

***

Batman Robin'in yanına hızlı bir şekilde indi. Ona korku dolu gözlerle bakan komiser Gordan ve diğer polisleri umursamayarak yerde yatan oğlunun yanına eğildi ve sırtının arkasından yavaşça tutarak kaldırdı.

Robin yorgun gözlerle ona baktı.

"Bruce--" kollarını kaldırabildiği kadar kaldırmaya çalıştı. Batman hala olayın şokundan kurtulamamış bir şekilde Robin'e yaklaştı.

Robin titreyen kolları ile Batman'in boynuna sarıldı.

"...seni seviyorum..." Batman bir anlık titreme yaşadı. 8 yaşında yaşadığı o his geri dönmüştü sanki.

Robin'in Batman'i saran kolları bir anda ağırlaştı ve tam düşecekken Batman bir eli ile tuttu. Diğer eliyle ise Robin'e daha sıkı sarıldı. Titreyen bir sesle.

"Robin... Bende seni oğlum.."

Etrafındaki polisler üzüntü dolu gözlerle onları seyretti.

"Seni koruyamadığım için üzgünüm..."

**************

En çok bu istendi ve işte...
Benden nefret ettiğinizi biliyorum bende kendimden ediyorum.

Gelecek bölüm Jason hakkında. Pls don't hate me...