Bölüm 5

50 5 0
                                    

Medya: Bell'in annesi ile babası

Bu arada bell mışıl mışıl uyuyordu. Masum ve tatlı bir şekilde. Ama annesinin tüm bu olanlardan haberi olduğu, hatta kendisi gibi olduğunu bilmiyordu. Babası da az çok biliyordu. Bell in korktuğunu ,acı çektiğini biliyordu ama karışamaz dı. Ve bell her zamanki gibi rüyalardan birini gördü. Bu sefer ise annesinin bir kırmızı kuyu önünde siyah giyinmiş uzun boylu biri tarafından kuyuya atıldığını gördü. Bu sefer bu yarasa onu hassas yerinden vurmuştu. Ailesi bell için en önemli şeydi. Herkesten ve herşeyden önce gelirdi. Çığlık çığlığa uyandı.  Annesi duyduğu anda koşa koşa geldi. Başucunda oturdu ve nazikce

-ne oldu güzel yavrum. Iyi misin??

Bell yine anlatamatacagini bildiği için hic birsey demeden annesinin dizine yattı. Uyuya kalmış olacak ki uyandığında Annesi yanına yatmış bell e sarılmış uyuyordu.

Bell kalktı ve cama doğru gitti. Kendi kontrolünü sağlayamıyor du. Camdan dışarı baktı ve orada küçük bir kızın oturduğunu gördü. O anda acıktığını fark etti. Ve tam aşağı atlayıp o kızı yiyecekti ki birden durdu çünkü bunu isteği doğrultusunda yapmıyordu. Kızın başında yarasayi gördü ve birden neler döndüğünü anladı. Bu yarasa bell e vampir olduğunu kanıtlamak için bi küçük kız yedirecekti. Bunu yapmazdı, istese de yapamazdı. Yarasaya

-ben bunu asla ve asla yapmam

Dedi fısıldar şekilde. Daha sonra odasına doğru zıpladı. Hemen yatağına girdi,çünkü annesi bu olanları bilmemeliydi. Yatağına yatınca düşünmeye başladı, yarasa ya karşı çıkabildiğini ve onun istediği şeyi yapmadığını anladı. Daha önce karşı koymaya çalışmış ama başaramamıştı. O kadar mutluydu ki yani anlatılmazdı. Arkasını bi döndü ki annesi uyanmış bakıyordu. Annesi gülümsedi ve;

-Kusura bakma kızım burda uyuya kalmışım neyse ben aşağı inip kahvaltı hazırlayım. Acıkmış olmalısın ,dedi. Bell kafa salladı. Annesi yataktan kalkıp kapıya doğru gitti. Tam kapıdan çıkıyordu arkasını döndü. Bell e acılı bir şekilde baktı ve gitti. Bell şaşırmıştı daha önce annesini bu şekilde görmemişti. Sonra aklına yaşadıklarını bi günlüğe yazmak geldi. Bu hem içini rahatlatacakti da. Bunun için bi günlüğe ihtiyacı vardı. Tek bi günlük için de bir yere çıkmak istemiyordu. Biraz oturduktan sonra da sıkıldığını fark edip gitmeye karar verdi.

Bi saat sonra filan yemek yediler. Bell masayı topladı daha sonra fırsat bulup

-Annecim ben kendime bi günlük almak istiyorum bana bi miktar para verir misin

-Hayatım sen buraları bilmiyorsun ki,nasıl bulabileceksin?

- Anne lütfen gideyim, bulmaya çalışırım ve o arada belki buralardaki yerleri de öğrenirim

bunun üzerine Bell in yaşadıklarını düşündü ve kafa dagitmasi gerektiğini düşündü. Eline bir miktar para verdi ve ;

- Bell biraz da dolaş istersen canım yemek filan da ye kafa dağıt

Bell annesine sarılıp odasına çıktı. Üstüne giyinecek birşeyler aradı. Ve üstüne ;dizinden yırtık bir siyah kot, uzerine beyaz üzerinde küçük bir yazı olan sade tişört giydi ve pantolonunun içine soktu. Beline de bir oduncu gömleği bağladı. Aynaya baktığında üstü güzel görünüyordu. Daha sonra makyaj masasına oturdu ve makyaj malzemelerini çıkardı cekmeceden. Yüzüne fondöten sürdü ,daha sonra ince ve kısa kuyruklu eyeliner çekti. Rimel sürdü ve daha sonra yanaklarina kontur sürdü. Dudagina da bordo dudak kalemi ile çerçeve yaptı ve açık kırmızı rujunu sürdü. Saçını tarayıp yandan attı. Artık hazırdı. Odasından çıkarak annesinin yanına gitti ve;

- Annecim ben çıkıyorum bay bay

kapıya doğru gidip ayakkabiliktan beyaz bilekli adidas ayakkabılarını çıkardı. Giydi ve dışarı çıktı. Sağ tarafa doğru yürümeye başladı. Sonra aklına telefonu almadığı geldi ve eve doğru tekrar yürüdü. Kapı açılınca annesi elinde bell in telefonu ile çıktı. Bilmiş bi bakışla telefonu bell e uzattı ve öpücük atıp kapıyı kapattı. Bell güldü ve tekrar yürümeye başladı. Bi yandan telefonunu açmaya çalışıyor bi yandan da yürüyordu. Telefonu açınca instagram a girdi. Fotoğraflara bakıp gülüyordu, birine çarptığını hissetti. Kafasını kaldırdı ve "pardon ben ben çok özür dilerim" dedi. Karşıdaki çocuk güldü ve ;

- keşke gülmeye devam etseydin, gamzelerin beni büyüledi

- pardon da karşına ilk çıkan kıza hep böyle mi davranıyorsun acaba?

- Hayır! Sadece sana yaptım bunu galiba güzelliğinden buyulendigim için sacmaladim pardon!

- neyse sorun değil

- ben Andy ve sen de??

- Bell

-memnun oldum ,galiba buraya yeni taşındin seni fark etmemem imkansız yoksa

Bell gülerek kafa salladı. "En sondaki ev " dedi. Adrian;

- ben numaramı kaybettim de seninkini alsam bu sorun olur mu ??

- ama ben seni tanımıyorum daha

- whatsapp tan iyice tanışırız

-yaz o zaman "05-76-***-98-56" dedi.

-benim acelem var ben sana yazarım ,

-acaba burada kırtasiye var mi?

- bir sokak ileri den sola don biraz yürü göreceksin,bu arada yarın biraz gezdireyim sana buraları istersen,

- olabilir, neyse konuşuruz ya benim gitmem lazım , bay bayyy ,

Bell asla bi erkeğe numarasını vermezdi tanımadan. Nasıl olmuştu bu yaa. Hatta yarına randevu bile ayarlanmisti. Gülerek devam etti yoluna. Aklından andy nin gülüşü ve iltifatlari çıkmıyordu. Biraz yürüdü ve kırtasiye ye ulaştı. Içeri girdi.

YENİ VAMPİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin