7~"Demir babanın emaneti~7

79 4 0
                                    

Bu bölüm Kardeşime.
Yağız bu son cümleyi Ferahın uyuduğundan emin oldukdan sonra söylemişdi tabi ki.Ama yine de kendisi kabullendiği için rahatlamışdı en azından.O gece Ferah deliksiz şekilde uyusa da Yağızın gözüne uyku gitmemişdi.
Amcasının neden böyle yaptığını biliyordu.Çünki amcası kızıyla Yağızın evlenmesini istiyordu.Ama amcasının kızı Yağmur hem şımarık hem de iyrenç bir karaktere sahipti.Bar köşelerinde orda-burda öpüşen sürekli para harcayan şımarığın tekiydi.
Üstelik amcasının Ferahı kabul etmediği gibi annesi de öyle yapıcakdı.Çünki ayile de kararlar hep birlikde alınırdı.Peki ya Yağız?O ne düşünüyordu Ferah hakkında?
Olumsuz anlamda kafasını salladı,yatakta rahatsızca kıpırdandığında Ferah da az kalsın uyanıcakdı ki tekrar saçlarıyla oynayarak uyutdu onu.
*****************
Ferah sabah gözlerini açtığında Yağız yanında yokdu.Dün kapatdığı telefonunu açınca Adaldan bir sürü mesaj vardı.Okuyunca şaşkına uğradı.En son mesajı okuduğunda gözleri dolmuşdu;
"Ufuğu almışlar.Bulmuşlar onu Ferah.Telaşlanma bizi ele vermiycek"
Ferah kendine küfürler savurarak aşağı indi.Yağız çatık kaşlarıyla salonda oturmuşdu.Ferahı görer-görmez konuşdu.
"Çıkıyoruz"
"Nereye?"
"Sana çıkıyoruz dedim"dedi Yağız Ferahı kolundan tuttuğu gibi dışarıya sürükledi.Ferah canının yandığını söylese bile bir şey deyişmezdi.Bu yüzden susmaya karar verdi.Yağız arabaya binip direksiyona geçtiği gibi hızla kullanmaya başladı arabayı.
"Bir yere götürücem seni.Sesini çıkarmak yok"diye bağırdı Yağız.Ferahdan bir cevap beklese de cevap gelmedi ondan.
Büyük depo gibi bir yere geldiklerinde Yağız arabadan indi.Ferah da onun peşinden inip yürümeye başladı.Içeriye girdiklerinde Ferahın dizlerinin bağı çözüldü adeta.Ufuk ağzı yüzü kan içinde baygın bir şekilde sandalyeye bağlanmışdı.Mehmet bey ise her zamanki acımasız ve gaddar tavırlarıyla yine tam not almayı beceriyordu Ferahdan.
"Hoşgeldin oğlum.Hadi konuştur şu iti"dedi ve tekrar Feraha tiksinircesine bakdı.Kesinlikle Ferahdan nefret etmesinin bir sebebi olmalıydı.
Yağız ceketini çıkarıp gömleyinin kollarını katladıkdan sonra Ufuğun kafasını suya sokup ayılmasını sağladı.
******************
Yaklaşık bir saattir Ferahın gözünün önünde acıdan inleyen ve ona rağmen tek kelime etmeyen Ufuk vardı.Ferah artık tamamen hissizleşmişti.Ne ara ağzına atdığını hatırlamadığı sakızı gerginlikle çiynemeye çalışdı.Ara da bir duygusuzluktan mı yoksa canı çok yandığındanmı sırıtıyordu.
Mehmet bey bir anda Yağızı kolundan tutup geriye çekerek konuşdu.
"Hadi içeriye geçelim.Sonra yine devam edersin"dedi hala bakışlarını Ferahdan çekmeyerek.Yağız bir anlık Feraha bakdı.Dün gece Ferahın saçlarını okşayan elleri şimdi kandan ibaretti,kan kokuyordu.
"Burda bekle"dedi ve çıkdılar.
Ferah her kesin gitdiğini anladığında Ufuğa yaklaşdı ve kısık sesle konuşdu.
"Yalvarırım yapma Ufuk.Mertin ismini söyleye bilirsin"dedi dolu gözlerle.
"Sakin ol güzelim.Sen bana Demir babanın emanetisin.Zaten beni öldürücekler.Yalan söyleyerek ölmek istemem.Ben Demir babanın emanetine sahip çıkdım.Sende benim emanetlerime sahip çıkarsın güzelim"

Gözleri dolu-dolu oldu Ferahın.Boğazında bir yumru vardı.Öyle eşsiz hiss ediyordu ki o acıyı.Geriye çekildi ne yapa bilirdi ki? Yine sevdiklerinin gözünün önünde ölmesini izleyecekdi.Duvara yaslanıp kollarını bir-birine doladı.
O anda içeriye Yağızla Mehmet bey girdi.Yağız tetiyi çekip Ufuğun kafasına sıkdı.Bir damla kan Ferahın yüzüne sıçrarken artık titremeye başlamışdı.
"Yeter amca.Ferahın hiç bir şeyden haberi yok!Görmüyormusun korkudan konuşamıyor!"
"Iğit!Gelin şu itin leşini alın!Ormana gömersiniz"dedi Mehmet bey.Ferah artık onun canlı olduğuna şüphe ediyordu.
Hiç beklemediği anda kendini Yağızın kucağında buldu.Deponun dışına çıktıkları anda Ferah tüm gücünü toplayıp yarım yamalak konuşdu.
"In-Indir beni!"
Yağız Ferahı kucağından indirdi.Ferahın bağırıp-çağıracağını,ya da ağlayacağını belki bayılacağını bile düşünüyordu şu an.Ama Ferah halsizce arabaya doğru yürüdü,kapıyı açıp oturdu.Yağız da Ferahın ardından sürücü koltuğuna oturdu.
Ferahın evinin önüne geldiklerinde Yağız arabayı durdurdu.Zaten bütün yol Ferahdan çekmemişdi gözlerini.Şimdide dikkatle inceliyordu.Ferah bir anda yüzünü Yağıza döndü.Bu haraket her ne kadar erkeklere ayit olsa da Ferah eliyle Yağızın çenesini tutup yüzlerini iyice yaklaşlaştırdı ve konuşdu.
"Ben hiç bir şeyden korkmam Yağız Demiralp.Adam öldürdüğüne göre asıl Korkak sen olmalısın"dedi ve arabadan indi.
Yorgun adımlarla apartmana girip asansöre bindi.Daha asansörde gelen ağlama kriziyle Adal onu tam asansörden çıkarken yakaladı.
"Allahım çok şükür"dedi Adal Ferahı içeri geçirirken.Ferah Adalın kollarının arasından çıkıp odasına girdi.Çekmecedeki silahını çıkarıp salona geldi tekrar.
"Na napıyorsun!Bırak onu kızım hemen!"dedi Adal Feraha yaklaşarak.
"Öldür beni Adal!Ben intihar edemeyecek kadar korkağım!Sen öldür!"dedi Ferah silahı Adalın eline bırakırken.
"Senin bir suçun yok"dedi Adal çatallaşan sesiyle.
"Yalvarırım Adal bari cesedini alalım.Ben kızına ne derim!Ne derim karısına Adal"dedi yere çökerek,hıçkırıkları gözyaşlarına karışmışdı.
"Nolur ağlama Ferah.Düzelticem ben her şeyi!"
"Nasıl öldürdü Ufuğu öldürdü,gözünü kırpmadı.Ufuğun kanı var benim yüzümde!"
Ferah ayağa kalkıp odasına girdi kapıyı kitleyip yere çökdü.Öyle şiddetli ağlıyordu ki,bir azdan komşular gelirdi zaten.Öksürük krizi de ağlamasıyla beraber gelmişdi.
Adal kapıya dayanıp"Aç Ferah kapıyı ilacını alman lazım aç"
Ferah cevap vermiyordu,vermiyordu çünki bayılmışdı.Adal kapıyı kırdığı gibi içeri daldı.Ferah yerde yatıyordu,onu kucağına aldığı gibi evden çıkdı.
***********************
Yağız gitmemişdi,gidememişti.Korkuyordu Ferahın söyledeklerine inanmamıştı ki!O yüzden Ferahın evden sağ-salim çıktığını görmeyene kadar gitmiycekti bir yere.Aradan 1 saat geçmişdi.Başını direksiyondan kaldırdığı gibi Adalı ve kucağında Ferahı gördü.Ne yapıcağını bilemedi arabadan inip"Adal!"diye bağırdı.
"Ah Yağız hastahaneye hemen!"diye Ferahı arka koltuğa yerleştirdi.
Yağız arabaya bindiği gibi gaza yüklendi.
Adal oyun oynamaktan nefret ediyordu ama mecburdu.
"Pencereden gördüm sizi!Ne yaptın da bu hale geldi Ferah!"dedi Adal Ferahın saçını okşarken.
Yağızsa ağzını açıp tek kelime bile etmedi.Tek isteği bir an önce hastahaneye yetişmeleriydi.
Adalsa gerçekden şükr ediyordu Allaha.Arabasını zaten kullanmıyordu bu oyun yüzünden.Taksi hemen gelmeyecekti belli ki.Iyi ki Yağız ordaydı.
***********************
Yağız eve geldiyinde gece 1-e geliyordu.Hastahanede kalmamışdı zaten ne deyip kala bilirdi ki?
Ferah tam 1 hafta orda kalıcakdı.Tebrik ede bilirdi kendini yaratdığı eser için.....
Sendeleyerek kapıya doğru yaklaşdı.O kadar içkiliydi ki kapıyı açamıyordu bile.Fark etmiyordu şu an onun için.Kendini cezalandırmak için dışarıda da uyuya bilirdi.Tabi uyuya bilecekmiydi orası ayrı bir konuydu.
Sonra bir anda kapı kendiliyinden açıldı.Içeriye girdiyinde karşısında gecelikle duran kıza bakdı.Hatırlamaya çalışdı.......
Bu Oydu.

Вы достигли последнюю опубликованную часть.

⏰ Недавно обновлено: Jan 15, 2017 ⏰

Добавте эту историю в библиотеку и получите уведомление, когда следующия часть будет доступна!

SADECE İNTİKAMМесто, где живут истории. Откройте их для себя