Acı

57 5 0
                                    

 

13.KÖRDÜĞÜM GİBİ

İSRA: Bugün içimdeki sıkıntıyı bastırmak için aklımı meşgul etmeye çalışıyordum. Ama nafile Ömer giderken bana ne bir telefon numarası , nede ona ulaşabileceğim bir isim vermişti.

"Ben seni ararım bana bir şey olursa zaten sana ulaşırlar merak etme" dedi.

"Hem senin duaların beni korur üzülme! "dedi.

"Neden sesini duyurmuyorsun Sevgili meraktayım!!"

BETÜL: İsra sofra hazıııır! Diye seslendim.

İSRA: Betül abla çalışma odasına geldi, yemeğe çağırmak için ama bende yemek yiyecek iştah yoktu ki! Yok be abla aç değilim sen ye dedim.

BETÜL: Olur mu? Ömer bey gelince Betül İsra'ya hiç bakmamışsın diyecek, ben ne diyeceğim olmaz bir çorba içer kalkarsın hadi gel.

İSRA: Şöyle bir baktım Betül ablaya , haklıydı ayakta olmam lazımdı."İyi hadi dedim sadece bir kase çorba ama dedim." Tamam "dedi.

Sofraya oturdum tam çorbadan bir kaşık aldım çok sıcakmış ağızım yandı. Birden gülümsedim Betül abla şaşkın şaşkın bana yüzüme bakıyordu, ona bakıp yok bir şey dedim.

Benim aklıma Hafik'teki yediğim sulu köfte gelmişti. Ömer'in yedirdiği ağızım yanınca onun endişesi, ikinci kaşığı üfleyerek vermesi Aşkııımm Yaa! Bende iyice iştah gitmişti, sofradan kalkıp çalışma odasına gittim.

Çalışma odasının camından dışarıyı seyrediyordum ama aklım Ömer'deydi ! Neden arayıp iyiyim demiyordu? Aradığında iyi bir fırçayı hak etmişti.Ben bu düşüncelerle boğuşurken eve doğru gelen araba dikkatimi çekti!

Üzerime çarşafımı giyip hemen kapıya çıktım.Gelen iki hanım subaydı.Endişeli gözlerle onların konuşmasını bekliyordum.

"Efendim" deyip söze girdiler.Bizimle Ankara'ya gelmeniz gerekiyor.

"Neden" diye sordum.Ömer yüzbaşım operasyonda yaralandı şu an hastanede yanında olmak isteyeceğinizi düşündük buyurun gidelim.Dediler

Nefes almak bu kadar zor' muydu? Allah'ım

Ömer ! gözlerine bakmaya doyamadığım Aşkım! Dünyada ki tek sevdiğim , Her sözüyle kalbimi dolduran, bir dokunuşuyla beni tepeden tırnağa titreten Adam! Beni burada yalnız bırakma , ben sana doyamadım Sevgili ne olur beni bırakma.!

Kapıda öylece kalakaldım Betül ablanın sesiyle irkildim İsra İsra iyi' misin? Sadece Betül ablanın yüzüne baktım "yine " dedim "yine" Ama bu sefer onu kolay bırakmayacağım, hadi abla çabuk Ömer beni bekliyor!"

Hemen yukarı çıkıp bir çantaya bir kaç parça eşya koydum, çarşafımın üzerine bir şal aldım. KURAN-I KERİM' imi ve tesbihimi alıp dışarıya çıkıp arabaya bindik Ankara' ya yola çıktık.

Arabaya binince hemen tesbih çekmeye başladım 422 kez "Ya Şafi Hasta kullarına şifa veren Allah'ım ! Ömer'ime öyle bir şifa ver ki derdinden, hastalığından eser kalmasın. Sen şifa verenlerin en hayırlısısın.Dedim arabaya biner binmez başladım.

Yolu yarılamıştık ama bir türlü yol bitmiyordu. Dilimde şifa ayetleri tekrar edip duruyordum ki Ömer'le ilk gecemizi geçirdiğimiz dorukkayadaki otelin önünde buldum kendimi, gözyaşlarına boğuldum!

Kördüğüm Gibi ...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin