Bu şarkıyı çevirisinin birazı benzediği için koydum. Ben şarkıyı açın demeden açmayın. İyi okumalar.
Defne gördüğü kişinin ona verdiği şaşkınlıkla bayılır. Gelen kişi EZGİ'dir.(biliyorum şaşırmadınız) Ezgi hemen aşağı iner ve Toprak'ların kapısını çalar.
Ezgi "ABLA, ENİŞTE, HABİBE! AÇIN KAPIYI!" diye bağırır.
Habibe " Geldum geldum, bek-" lafını bitiremeden Ezgi'yi görür ve şaşırır" Aa Ezgi hoşgeldun. Nasilsun?" diye sorar.
Ezgi "Valla hiç hoş gelmedim Habibe" der Habibe' yi ittirerek. "Abla, enişte hemen gelmeniz lazım Defne bayıldı!" der telaşla.
Toprak " NEEEEEE!!!" diye apartmanı inletecek şekilde bağırır. Tabiki bu bağırmayı Yeşim' lerde duymuştur ve gelmiştir. Çınar hemen çıkıp Defne' yi kucağına alır ve hastaneye götürür.Yeşim ve Çınar Pembe Sultan' ı göndermeye çalışıyordur.
Yeşim "Aa, annem olur mu öyle koltukda yatmak. Sen bizim yatak da yat biz orada yatarız." der Pembe Sultan' a bakarak.
Pembe Sultan "Olir olir öyle koltuk da yatmak. Siz nasul yatiysanuz oda öyle yatar da!" diye bağırır.
Yeşim " Aa! Yeter ama ya burama kadar geldi!" elini alnına götürerek "Babaanne artık git benim evimden yaa!" diye cırlar.
Pembe Sultan "Aa benumde burama kadar geldu. Gideyrum kendi evume. İstenmeduğum yerde kalmam." der ayağa kalkıp bavulunu almaya giderek. Yeşim arkadan 'yes' işareti yaparak güler. Pembe Sultan bavulunu alıp gitmiştir. Çınar hayranlıkla Yeşim' e bakıyordur.
Yeşim "Annem kusura bakma senin yanında." der biraz somurtarak.
Sedef "Ayol kızım ne kusura bakcam. Neyse ben artık otele gideyim, siz de yanlız kalın." der.
Çınar "Bak oni iyi dedin Sedef Çiçek Hanım. Ben sizi geçireyim." der. Bu seferde Yeşim dona kalmış Çınar' ı izliyordur. Çınar Sedef' i geçirir. Çınar ve Yeşim başbaşa kalmıştır.Benzer bir şekilde Nehir ve Polat' da başbaşa kalmıştır fakat Nehir bu durumdan pek memnun değildir.
Nehir "Aslı, aç lan şu kapıyı!" diye bağırır.
Polat "Aa cici kızlar lan demez değil mi mavi gafa?" diye sırıtarak sorar.
Nehir "Evet lazkopat. AMA BEN CİCİ KIZ FALAN DEĞİLİM ANLADIN MI?" diye bağırır.
Polat "Anladim ben oni, telaş yok." der sırıtarak. Tabi Nehir olayı bilmediği için Polat' a hak verir.
Nehir "İyi o zaman, anlamışsın sen oni." der.
Polat "Onu bunu geçde biz buradan nasıl çıkıcaz?" diye sorar kapıya bakarak.
Nehir "Bilmiyorum lazkopat. Bilmiyorum!" der bıkkın bir şekilde.
Polat "İyi o zaman" der ve gidip koltuğa yatar.
Nehir "Ya sen ne yapıyorsun?" der gözlerini belerterek.
Polat "Yatıyorum. Gelmek ister misin?😉" der sapık sapık gülerek.
Nehir "NE GELCEM BE PİS SAPIK!" diye bağırır.
Polat "Mavi gafa az daha bağırırsan kötü olacak." der.
Nehir "Ne yaparsın? Yine mi öpersin?" der sakince. Sonra "SENDEN KORKAN SENİN GİBİ OLSUN LAZKOPAT!" diye bağırır.
Polat 'Sen istedin' der içinden. Daha sonra kalkıp Nehir' in üstüne üstüne gitmeye başlar.Aynı şekilde Toprak' da Leyla' nın üstüne gidiyordur.(Maşallah abi kardeş😉. Neyse)Leyla' da olduğu yerde bekliyordur.
Toprak "Ne dedin sen?" diye sorar.
Leyla "Ne demişim?" diye sorar.
Toprak "LEYLA! Adamı dellendirme!" der gürleyerek.
Leyla "SEN DE HEMEN DELLENME O ZAMAN!" der o da gürleyerek. Sonra da odadan çekip gider.
Toprak "Kaç bakalım daha nereye kaçıcan!" der sadece kendi duyabileceği şekilde. Fakat bu söylediğini Leyla da duymuştur. Çünkü kapının önündedir.Meftune Deniz' in yanına giderken Damla ve Zuhal lavabodan çıkmıştır. Damla salona geçip oturur.
Zuhal " Benim gitmem gerekiyor. Çünkü beni ağabeyim aradı, yanına gitmemi istedi, ben de kıramadım onu hem de yeğenlerimi özlemiştim. Kısaca Deniz, Damla sana emanet OĞLUM." der oğlumu bastırarak.
Deniz "Merak etmeyin Zuhal Hanım." der içten olmaya çalışarak.
Meftune "Ben sizi geçireyim." der ve Zuhal' i evden gönderir.
Damla "Süreyya Dede, bizim sana söylememiz gereken bir şey var." der Deniz' i dürterek.
Deniz "Evet dedem. Önemli bir şey." der korkarak."Ama önce dilaltı hapını al öyle." der sırıtarak.
Süreyya "Gene bir şey karıştırıyorsunuz ama, Meftune dilaltı hapımı getsöylicem.. Süreyya dilaltı hapını içer ve Deniz' i dinlemeye başlar.
Deniz "Dedem........Damla.....hamile.....d-değil." der. Süreyya şaşkınlıkla Damla' ya bakıyordur. Damla ise Süreyya' nın suratına bakmaya utanıyordur.
Süreyya "E O ZAMAN O GÜN BİZ GELDİĞİMİZDE NEDEN DAMLA VE DENİZ EVLENDİ DEDİNİZ!?" diye bağırır.
Damla "Çünkü o gün Yeşim ve Çınar nikâh tazelemişti. Yeşim' de size söylemek istemeyince öyle dediler." der sakin bir şekilde.
Süreyya "Peki neden bize söylemek istemedi?" diye sorar. Damla ve Deniz birbirlerine bakakalırlar.
Deniz "Sen kızarsın ve izin vermezsin diye söylemedi." der.
Süreyya "İyi peki madem." der. Damla yukarı çıkıp eşyalarını toplar. Deniz' de yukarı çıkıp Yalın' ı arar.Deniz-Yalın Telefon Konuşması
Yalın: Efendim kuzen?
Deniz: Kuzen biz dedeme Damla' nın hamile olmadığını söyledik.
Yalın: Deniz ne diyon sen! Peki bizim evliliği?
Deniz: Yok onu anlatmadık orası size kalmış.Yalın: Tamam kuzen bay bay. Deniz: Bay
Telefon Konuşması Son
Damla eşyalarını toplamış gidiyordur. Deniz "Damla dur! Sana bir şey söyleyeceğim." der kolunu tutarak. Damla "Buyurun Deniz Bey." der arkasını dönerek. Deniz yutkunur ve söze başlar "3 şey söyleyeceğim. 1 seni bu duruma soktuğum için özür dilerim, 2 beni kurtardığın için teşekkür ederim, 3...............
Adem ise Habibe' ye hiç bir şey söyleyememiştir. En mantıklısı evine gidip konuşmaktır. Adem kapıyı çalar ve Habibe açar.
Adem "Merhaba sevduğum, nasilsun?" diye sorar gelerek.
Habibe "Beni eken uşak mı söyler buni?" der kızarak.
Adem "Yapma sevduğum gel şuraya oturip konişalım." der koltuğu göstererek.
Habibe "Eyi peki konişalum." der ve Adem' i oturtur.Yeşim "Ben abimleri arayım da gelsinler." der ve Aras' ları arar. Yalın araba atladığı gibi hastaneye gelir.
Yalın "Defnem iyi mi?" diye sorar. Toprak Yalın' a ateş saçan gözlerle bakıyordur. Bu bakışların anlamını bir tek Leyla biliyordur.
Leyla "Bilmiyoruz Yalıncığım." der. O sırada doktor çıkar.
Doktor "Hastanın eşi kim?" diye sorar.
Yalın "Benim." der. Herkes Yalın' a şaşkınlıkla bakıyordur.
ŞARKIYI AÇIN!!!
Aynı şaşkın bakışları Deniz' de Ezgi' ye sergiliyordur. Deniz Ezgi' yi dışarı çıkartır.
Deniz "Ezgi neden döndün?" diye sorar kızgın bir şekilde. Onu çok özlemiştir fakat belli etmiyordu.
Ezgi "Deniz ben çok özür dilerim. Biliyorum aptallık ettim. Seni kardeşinden kıskandım. Senin tek gecelik ilişkilerini kıskandım ama sen beni her şeyimle kabul ettin. Bir daha karşıma çıkma dedin ama ben dayanamadım ve geri döndüm. Çünkü seni çok özledim. Eğer sen dersen ki ben seni sevmiyorum, ben senin bir daha karşı-" lafını tamamlayamadan Deniz daha önce hiç Ezgi' ye yapmadığı bir şeyi yapıp Ezgi' yi öper.💏💏💏💏💏
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gelecekte İnadına Aşk (Devam)
Fiksi RemajaErkekler inatçı, kadınlar inatçı Aşk hepsinden inatçı... Benim hayal gücüme göre devam eden İnadına Aşk... 33.bölümden devam TAMAMLANDI