Bölüm 1

167 2 1
                                    






Havaalanında uçak saatini beklerken, kalbimin deli gibi çarptığını ve nefes alışverişimin hızlandığını fark ediyorum. İstanbul'dan adeta kaçarcasına gittiğim o gün geliyor aklıma. Benim hayattan istediğim çok şey yoktu. İyi bir meslek, iyi bir kariyer ve en önemlisi ailem tarafından gurur duyulan evlat olabilmekti. Hayatımda her şey yolundayken yaşadığım hayal kırıklığı yüzünden tüm ailemi arkamda bırakarak kaçtım. Ailemi üzdüm ancak bende çok üzüldüm. Her genç kız gibi sevdiğim, insan ile mutlu olmaktı isteğim. Bu hayallerim üç yıl önce yıkıldı. Her zaman aileme karşı sorumluluklarımı bildim. Taa ki; Amerika'ya gidene kadar... Şimdi ise dönüyordum. Neden mi? Bir ay önce çocukluk arkadaşım Melis'in arayıp düğününde yanında olmam gerektiğini, yaptığı bütün hazırlıkların bensiz tadını çıkaramadığını ve bunun gibi bir sürü cümleyi sıralayıp, bağırıp çağırıp telefonu yüzüme kapatmasından sonra bir saat içinde kararımı vermiştim. Artık kafamda bir süredir düşündüğüm ve kaçtığım şey ile yüzleştim. Kendimi Melis'in yerine koydum. Biz iki kız kardeş gibiydik. Ben olmadan eksik hissedecekti. Artık kesin dönüş yapmanın zamanı gelmişti. Hemen hazırlığımı yapıp aileme haber verdim. Onlar her ne kadar düğün için geldiğimi zannetseler de dönmeyeceğimi öğrenince çok şaşıracaklar. Annem, babam ve kardeşlerimi o kadar özlemiştim ki onları tekrar göreceğim için çok heyecanlıydım. Oldukça kalabalık bir ailem vardı. Annem çok iyi bir cerrah babam ise avukattı ayrıca inşaat, kozmetik gibi alanlarda aktif olan aile şirketi ile de ilgileniyordu. Annem çok zor bir mesleği olmasına rağmen anneliği her zaman birinci sırada yer almıştı. . Ailede ki tek kız bendim. Barış abim ile abi kardeş ilişkimiz iyiydi. O hepimizin koruyucusu olurdu. Burak ile aramızda on beş ay olduğundan aynı okullarda okuyup, arkadaş gruplarımız aynı olduğundan daha çok arkadaş gibiydik. Tüm sırlarımı Burak ile paylaşırdım. Boran ise tekne kazıntısı, ailemizin en yaramaz en haşere üyesi olduğundan hepimiz tarafından biraz fazla şımartılıyordu. Düşüncelerimden uçak için son çağrının yapılması ile kendime geldim. Uçağa doğru hareketlendim. Koltuğuma yerleşip müzik çalarımdan hazırladığım listeyi dinlemeye başladım.

Melis ile ilkokuldan beri aynı okul ve aynı sınıfta okumuştuk. Hiçbir zaman birbirimizden ayrılmamıştık. Üniversitede bile sırf benim için o da ODTÜ'yü yazmış ve Psikoloji bölümünü kazanmıştı. Mesleklerimiz farklı olsa da aynı okulda, aynı şehirde ve aynı evde yaşamak muhteşemdi. Ankara'da geçirdiğimiz yılların şüphesiz ikimize kazandırdığı en güzel şey Seçkin olmuştu. Seçkin ile sınıf arkadaşım Kaan sayesinde tanışmıştım. Okulun müzik grubunda olan Kaan, solistin okuldan ve gruptan ayrıldığı için yerine acil birini bulmalarını söylediğinde benim çenesi düşük arkadaşım hemen atılıp "Bahar'ın sesi çok güzel hem de çok iyi piyano çalıyor bence bir denemelisiniz." deyince Kaan gözlerini açıp şaşkın bir nida ile "gerçekten mi bahar?" dedi. Yüzüne bakıp gülümseyerek "Dinlemeden karar vermemelisiniz. Tüm arkadaşların onaylar ise kabul edebilirim." dediğimde yüzünde kocaman bir gülümseme ile ayağa kalktı ve heyecanla boynuma sarıldı. Sonrası ise çok hızlı olmuştu bir anda grup üyesi olmuştum ve Seçkin ile zaman içinde çok iyi arkadaş olmuştuk. Ozan, Kaan, Harun, Levent hepsi her zaman her konuda bana yardımcı oluyorlardı. Ancak Seçkin her zaman farklı bir yere sahipti bende. Bir gün provaları izlemeye gelen Melis ile tanıştıklarında ilk görüşte aşkın kesinlikle var olduğunu görmüştüm. O aşk altı sene sonra evlilik ile taçlandırılıyordu.

**********

Uykumun arasında yapılan anons ile gözlerimi aralamıştım. Bir süre sessizce etrafıma bakınıp kendime gelmeye çalıştım. Uçak inişe geçtiğinde toparlanmaya başladım. Uçaktan inince bavullarımın gelmesini beklerken beni karşılamaya kimin geleceğini düşünüyordum.

Karşılamaya ağabeylerimden birinin geleceğini tahmin ediyordum hatta kesinlikle gelen kişinin Burak olduğuna adım kadar emindim. Boran bir anda gitmeme çok bozulmuş o zamandan beri benim ile konuşmuyordu. İlk fırsatta onun gönlünü almam gerekiyordu. Bavullarımı alıp çıkış kapısına gittiğimde gözlerimi etrafta dolaştırdım.

Sadece SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin