Efsanevi Çocuklar⚡

Bayan Rose

Sabah güneşin doğmaya başladığı vakit jackson vampir cesedini güneşin gördüğü bir yere koydu. Güneş ışınları cesede vurdukça cesedin parçalandığını gördü. Güneş kendini tam gösterdiğinde cesetten eser kalmamıştı.
İlk yaratık efsaneler kitabından silinmişti. Dünyadan yok olmuştu.
...
Haftasonu evden çıkmak istediler. Küçük bir piknik yapmayı düşündüler. Malzemeleri hazırlayıp herşeyi hazır ettiler. Jackson anahtarı göstererek:
-Hadi siz hazırlanın! Ben arabayı çalıştırıyorum, dedi.
Bayan Victor gülümseyerek:
-Bu gün herşeyi unutalım! Ve eğlenelim! Ne dersiniz?,dedi.
Çocuklar gülümseyerek başlarını salladılar.
Bayan Victor sepetleri Eddie'nin eline vererek :
-Al bunları arabaya götür, dedi.
Eddie 4 sepeti kollarına yükleyerek arabaya doğru koştu. Victor Annesine sarılarak:
-Umarım bu gün başımıza bir bela gelmez, dedi.
Bayan Victor oğlunun ellerini tutarak:
-Sen merak etme tatlım!, dedi ve kapıdan dışarı çıktılar.
...
Araba ile yolda ilerlerken Candy başını kaldırarak :
-Sally de gelse. Beraber eğlensek?, dedi.
Bayan Victor arkasına dönerek :
-Bu hiçte fena bir fikir değil!, dedi.
Jackson arabayı Sallylerin evinin önüne çekti sonra camdan eve doğru seslenerek:
-Hey Madam! Pikniğe gidiyoruz! Kızınız da bizimle gelsin istiyoruz, diye bağırdı. Evin hanımı camdan bakarak:
- Nereye gideceksiniz bakalım?, dedi.
Bayan Victor sesli bir şekilde:
-küçük köprünün yanındaki küçük ormanlık alanda piknik yapıcaz! Orası tamamen güvenli, diye bağırdı.
Evin hanımı  Sally'yi yanına çağırarak gidebileceğini söyledi. Sally bir anlık heyecanla üstünü hemen giyinip evden çıktı. Ve Arabaya doğru koştu. Arabaya binip "Günaydın" dedi.
...
Yolda giderken arabanın önüne bir kadın atladı. Ama atladı mı biri mi itti belli değildi. Jackson arabayı aniden durdurdu ve arabadan indi. Arka tarafa doğru koştu ama arkada kimse yoktu. Ne bir yerde yaralı ne de bir insan vardı . Arabaya binip panik yapmamaları gerektiğini söyledi. Çocuklar çok korkmuşlardı. Jackson arabaya çarpan kadının yüzünü aklından silemiyordu. Ama neden kimse yolda yatmıyordu. Galiba kadın araba çarpınca ayaklanıp kaçmıçtı diye düşündü.
... 
Piknik yerine varlıklarında etrafta bir aile daha vardı onlar da 4 kişilik küçük bir aileydiler. 2 kız çocukları olan bir anne ve bir baba oturmuş yemek yiyorlardı. Onlarda uzakta bir masa seçip oturdular. Yiyecekleri ve içecekleri hazırlayıp masayı kurdular. Çocukların canı sıkıldığı için etrafı gezmek istediler. Bayan Victor gözlerini kısarak:
-Dikkatli olun! Fazla uzağa gitmeyin!, dedi.
Çocuklar etrafı dolaşmaya başladılar. Diğer insanları ziyeret edip tanışmak istediler. Ama onların masasına gittiklerinde etrafta kimse yoktu. Sadece yerde yatan sanki boğularak öldürülmüş 4 ceset vardı.
Çocuklar gördükleri manzara karşısında çığlık çığlığa  bağrışmalarla masalarına döndüler. Havadan sesler geliyordu. Bu sesler insana kafayı yedirecek gibiyidi:
-Korkmayın benden yavrularım. Benimle kalın. Sadece sizi öldüreceğim, gibi sesler geliyordu.
Bayan Victor ve jackson' ın yanlarına geldiklerinde:
-Yardım edin! Onlar onlar öldü!, diye bağırdılar.
Bayan Victor ve jackson çocukların etrafını korudular. Jackson burnunu kaşıyarak:
-Havada pis kokular var!, dedi.
Tam önlerinde bir varlık belirdi. Bu varlık bir insana benziyordu. Ama sanki biri onu kötülüğe sürmüş gibiydi. Eddie birden ayaklandı ve yaratığa doğru koşarak:
-Bu annem... ANNE! diye haykırdı. Taa ki Bayan Victor kolunu tutup:
-O lanetlenmiş artık annen değil,diye bağırana kadar.
Eddie Bayan Victor 'ın dediklerine inanmak istemiyordu. Çünkü karşısında Annesi kanlı canlı duruyordu. Ona koşup sarılmak istiyordu. Ama ona engel oluyorlardı.
... 
Candy küçük dereden bir kütle su alıp yaratığa doğru sert bir şekilde fırlattı. Eddie Candy' e bağırarak:
-Yapma ona zarar verme!, dedi.
Bayan rose'ın görünüşünden belliydi. Ona birşey  yapmışlardı. O insanlıktan çıkmıştı. Sonra birden sırıtarak :
-Ben biraz acıktım. Sizin çiğinizi emmek istiyorum siz daha tazesiniz, dedi.
Bayan Victor dedikleri karşısında çok şaşırdı eli ile ağzını kapatarak:
-Sen...  Sen çiğ emicisin, diye haykırdı.
Bayan rose başını eğerek:
-Vay çok akıllısın. Çok erken anladın, dedi kahkaha atarak.
Jackson çocukları geride tutmaya çalışıyordu. Victor öne doğru koşarak:
-Aileme zarar veremezsin bayan!, dedi. Ve elindeli koca tohumu önüne attı. Tohumdan çıkan vahşi bitkiyi kontröl ediyordu Victor. İçinden:
-Yok et onu küçük bitkim, dedi.
Eddie Victor'a bakarak:
-Hayır onu öldürme, diye bağırdı.
Ama bunu demek için çok gecikmişti. Vahşi kök Bayan rose'un kalbini delip geçmişti. İçini paramparça etmişti.
Bayan Victor Eddie'nin kolunu bıraktıktan sonra Eddie koşarak yere kapaklanan ve yerde can çekişen annesinin başını tuttu. Ama sanki kök kalbi delince Bayan Rose 'un üstündeki lanet kalkmıştı. Eddie ağlayarak:
-Seni koruyamadım! Üzgünüm annem!, diye bağırdı.
Bayan Rose elini oğlunun yanağına koyarak:
-NE kadar büyümüşsün!...  Sakın arkadaşlarına kızma onlar doğru olanı yaptılar. Daha benim gibi birçok tehlike ile karşılaşacaksınız! SENİ SEVİYORUM OĞLUM! dedi. Ve gözleri kapandı. Bedeni parçalanıp yok olmaya başladı. En sonunda elinde sadece annesinin eski yırtık kıyafetleri kaldı elinde. Hüngür hüngür ağlamaya  başladı. Sanki hiç susmayacakmış gibi ağlıyordu. Bayan Victor onu ayağa kaldırıp sımsıkı sarılarak:
-Ağlama Evlat! Güçlü olman lazım! Sakin ol! Hadi burdan gidelim! Dedi.
...
Yolda giderlerlen Eddie hala ağlıyordu. Ne de olsa annesi kollarında ölmüştü. Herkes Edd'e baktıkça duygulanıyordu. Eddie'nin içi paramparça idi. Bu görünüşünden çok belliydi...