AYRILIŞ

170 11 0
                                    

Günün ağarması ile birlikte ilk kalkan Eddie oldu. Lavobaya girip yüzünü yıkadı. Hala ağlıyordu. Hala üzgündü. Kalbi paramparça olmuştu. Kendinde değildi.
Victor yavaş adımlarla ona yanaşarak:
-Hala üzgün müsün? Dedi.
Eddie öfkeli bir şekilde:
-Git burdan!, diye bağırdı.
Victor bir adım geri çekilerek:
-Bana hala kızgın mısın? Dedi.
Eddie'nin öfkesi hala dinmemişti. Umursamadan Victor'ın yanından geçti. Victor arkadaşını üzmek istemiyordu, sadece onu korumak istemişti. Ama yaptığının iyi mi veya kötü mü olduğunu bilmiyordu.
Bayan Victor merdivenlerden aşağı indiğinde Candy 'yi telefonuyla konuşurken duydu. Merakından dolayı gizlice dinlemeye çalıştı :
-Evet hala! Beni ne zaman alacaksın?
Telefonun sesi fazla olduğu için telefonda görüştüğü kişinin sesi bile duyuluyordu:
-Sakin ol! Sen ordan alacam! Beraber arka sokağın sonunda buluşalım, dedi telefondaki kişi.
Bayan Victor duyduklarına inanamıyordu. Candy'nin gizlice evden kaçacağını düşünmek istemiyordu. Candy telaşlı bir şekilde telefonu kapayıp odadan çıkmak istedi. Kapıdan çıktığında  karşısında bayan Victor'ı görünce çok korktu. Ürktü çünkü Bayan Victor'ın halası ile konuştuklarını duymasından korkuyordu.
Bayan Victor Candy'nin gözlerine baktıktan sonra omuzlarından tutarak:
-Demek gitmek istiyordun?, dedi. Gözleri dolmuştu. Çünkü sorumluluğunu yerine getirememekten korkuyordu. Eğer Candy giderse başına bin bir türlü bela gelebilirdi.
Candy Başını öne eğerek:
-Üzgünüm Bayan Victor!, dedi.
...
Bayan Victor aniden bir sesle irkildi. Bu ses merdivenden gelmişti. Odanın kapısından merdivenlere doğru yöneldi. Gördüğü manzara karşısında çok şaşırmıştı. Eddie elindeki bavulu merdivenlerden yuvarlayarak:
-Yeterli param var! Büyük annemin yanına  Londra'ya gidiyorum. Beni durduramazsınız!, dedi.
Bayan Victor şok üstüne şok yaşıyordu. Çocuklarını seviyordu. Onları korumak onlara sevgi ile büyütmek onun göreviydi. Ama görevini yerine getiremedi. Tam tersine çocukları kendinden uzaklaştırmıştı. Eddie kapıyı hızlıca çarpıp evden çıktı. Bayan Victor daha "Dur!"  bile diyememişti ona. O ise o sokaktan hemencecik uzaklaşmıştı.
...
Bayan Victor yerlere serilmişti. İçinden:
-Naptım! Naptım ben! Diyordu.
Taa ki Jackson onu elinden tutup kaldırana kadar. Onu kolundan tutup kaldırdı. Ve gözleri bakarak:
-Sen ne ara pes eder oldun he?, diye sordu.
Candy o anda telefonu çalmıştı. Telefonu açıp kulağına koydu. Ve içinden:
-Tamam şimdi çıkıyorum!, dedi.
Bayan Victor  başını Candy'ye çevirerek kahrolmuş bir ses tonuyla:
-Gidiyor musun? Dedi
Candy başını hafifçe sallayarak:
-Görüşürüz AİLEM! kendinize iyi bakın! Dedi ve evden çıkıp kapıda duran arabaya bindi. Bayan Victor arka camdan arabaya baktı. Candy arabayı kullanan kadına sımsıkı sarılıyordu. Kadın arabayı çalıştırıp hızlı bir şekilde ordan uzaklaştı.
Victor annesinin yanına yaklaşarak:
-Noldu anne! Herşey bitti mi şimdi?...  Onlar neden gitti biliyor musun? Seni zayıf gördüler. Senin onları koruyamayacağını sandılar. Ve seni terk edip gittiler,dedi.
Bayan Victor elini sıkarak kafasını kaldırdı. Yutkunup göz yaşlarını silerek:
-Evet haklısınız! Hemen pes edicek değilim! Ben yaşadıkça,bu çocuklara zarar gelmeyecek! Onlar beni sevmese de onlar benden uzak durmaya çalışsa da. Ben onları koruyacağım, dedi.
Victor annesinin bu cesaretine hayran  kaldı. Hafifçe gülümseyerek annesinin boynuna sarıldı ve içinden:
-Sen bizim Annemizsin!, dedi...

Efsanevi Çocuklar⚡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin