Leon'dan..
İzmir'in arka sokaklarında bir oraya bir buraya gidip duruyordum.Hiç olmadığım kadar telaşlıydım.Korkuyordum.Ne tepki vermişti acaba diye düşünmeden edemiyor hislerime sahip çıkamıyordum.Evet,Hilal onu sevdiğimi öğrenmişti ve onu sevdiğimi söyleyen başka bir insan değildi.Ben kendimi ele vermiştim.Duygularımı anlattığım o kağıdı saklamam gerekirdi ama yorgunluktan olsa gerek unutmuştum.Aslında söylemek istiyordum lakin şimdi içimi endişe kaplamıştı.Böyle olmaz diyerekten konağa doğru yol almaya başladım.
Hilal'den..
Ne yapıcağımı ne düşüneceğimi bilmiyordum.Onu seviyor muydum yoksa ondan nefret mi ediyordum? Sanki kalbim vatan aşkı ve sevdiğimin aşkı diye ortadan ikiye ayrılmıştı.Odanın kapısını kilitleyip,yavaşça çökerek sırtımı kapıya yasladım ve gözyaşlarımın süzülmesine izin verdim.Aşağıdan bir ses geliyordu.Seslere kulak verdim.Bu Leon'du. Ama nasıl,öğrenmiş miydi?
Leon evin görevlisine"Hilal Hanım burda mı?"
Sonra merdivenleri çıkmaya başladı.Leon'dan..
Hıçkırıklarını ve nefesini en ince detayıyla kapının arkasından duyabiliyordum.Bende yavaşça kapıya yaslandım.Artık biryerden başlamam gerektiğini bildiğim için cümleme giriş yapmaya başladım."Hilal,ben birine aşık oldum.Evet o koskoca Yunan teğmeni aşık oldu." Belli belirsiz gülümsedim.Hilal'in nefesleri biraz daha yavaşlayıp belli bir ritme girmişti. Herhalde ne söyleyeceğimi bekliyordu.
"Keşke diyorum o ağlamasa Tanrım,sadece ben ağlasam.. O ne kadar gözyaşı dökerse ben onun bin katı gözyaşı dökeyim diyorum.Hele birde bu kız benim yüzümden ağlıyorsa o zaman ölmeyi diliyorum."
Hilal'in sessiz hıçkırıklarını duyunca benim de gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı.Kendimi toparlayıp devam ettim.
"O küçük hanım bana sürekli kapılarını kapatıyor Hilal. Lakin ben çare buldum biliyor musun? O bana ne kadar kapı kapatırsa ben o kapıların anahtarı olacağım ve onu ordan alacağım."
"Ah az kalsın atlıyordum. Kız resmen bir kütüphane gibi.. Tevfik Fikret,Sadi,Kafka ve daha yüzlercesinin sözlerini ezbere biliyor. Beni en çok bu yönden vurdu zaten."
Biraz bekledim,derin bir nefes aldım çünkü bu anlatıcaklarım sadece benimle ilgili değil ailemi de barındırıyordu içinde.
"Küçükken daha abim kaçırılmadan önce mutlu güzel bir hayatımız vardı.Abim ve ben oyunlar oynardık bazense kasabada dolaşırdık.Eskiden biz hep birlikte masada oturur ve kalkardık.Ama bir gün abimi kaçırdılar,çok aradık çok ulaşmaya çalıştık ama nafile hiçbir ize ulaşamadık.O gittikten sonra masadan önce babam sonra annem gitti. Bir gün geldi ben masa başında yapayalnız kalmışım."
Bunu Hilal'e anlatıyordum çünkü biliyordum ki beni anlayabilecek tek insan o.
Şu an o gök mavisi gözleri görmeyi ne isterdim ama."İlk kitabımın adı Smyrna'ydı. Babamın odasını karıştırırken bulmuştum.Ben o kızı aslında çocukken bulmuştum ama haberim bile yokmuş Hilal."
Hilal'den...
Elim kapının kilidine doğru gitti bir an tereddüt etsem de kilidi çevirdim.Sonra yavaşça kapının kulpunu çevirdim.Karşımda böyle bir Leon görmeyi beklemiyordum.Yanakları hafif kızarık gözleri bir başka bakıyordu.Uzunca bir süre gözlerine baktım.Sanki gözleri beni kurtar bu üniformanın altından diye bağırıyordu.Sonra o da gözlerime bakarak sözlerine devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HiLeon•Hayal Edilen Sahneler
FanficMaviydi benim sevdam, Yüreğime sığamadı, gökyüzünü boyadı. |Merhaba arkadaşlar bu hikâyede HiLeon için hayal edilen sahneleri yazacağız. Bölümleri bir Regina yazacak bir de Queen. Sizleri seviyoruz umarım beğenirsiniz.| |Her bölüm birbirinden bağıms...