Havada aşk kokusu var..~Bölüm 4

7 4 0
                                    

Arkadaşlar ben bu işte yeniyim, ilk defa yazdığım için kötü olabilir.. Neyse sizi hikayemle baş başa bırakıyorum. Ay lav yuuu~

Okula vardık. Okulun önünde Ji Min elimi kavradı. Ben ise ona şaşkın bakışlar attım. Neler oluyordu? Acaba benden hoşlanıyor muydu? Tabiki de hayır.. O. Beni. Sevmek. Asla olmayacak birşeyin hayalini kuruyordum.

Sınıfa o şekilde girdik. Herkes bize bakıyordu. Ben utanmıştım, hemen Ji Min'i dürttüm. Ji Min ise gayet sakin bi şekilde sıraya yöneldi. Benimle birlikte sıradaydı. Konuşmaya atıldım;

-"Ji Min ne oluyor? Neden elimi tuttun?" Elimi geri çektim ve suratına şaşkın bir ifade ile baktım. Ji Min;

-"Sae Ron.. Ben.." Yutkundu sonra söze devam etti. "B-ben senden hoşlanıyorum..~"

-"Nee..!" Diye bağırdım. Ji Min'e bir tokat yapıştırıp lavaboya gittim. Kendimi tuvalete kitledim. Ağlıyordum, lanet olsun..! Yarım saat sonra tuvaletten çıktım. Elimi yüzümü yıkayarak lavabodan koridora geçtim. Derse çok geç kaldım biliyordum. Bu yüzden derse girmemeye karar verdim. Kantine inip sıcak bir kahve aldım.

Yarım saat daha orada oturdum, sonunda zil çalmıştı. Herkes kantine doluşmaya başladı. O sırada omzumda bir el hissettim. Arkamı dönüp baktığımda Ji Min'i gördüm.
Hemen oturduğum yerden kalkıp sinirle Ji Min'e baktım. Hızlıca oradan çıkacaktım ki bileğimden tutup beni kendine çekti. Alnımdan öpüp başımı göğsüne dayadı. Ağlamam hızlandı boğuk bir sesle;

-"Neden bana bunu yapıyorsun seni aptal, nedeeenn?!" Aynı anda göğsünün ortasına yumruklar savuruyordum. Birden başımı elleriyle kaldırdı. Yüzüme bakıp yanaklarımı avuçları arasına aldı. Gözyaşlarımı sildi, alnımı tekrar öperek "özür dilerim" dedi. Ağlamam yerini hıçkırıklara bıraktı.

Biraz sakinleşince elimi tuttuğu gibi sınıfa girdik. Teneffüs bitmek üzereydi, sıraya oturduğumuz da bana bakıp "senden hoşlandığımı şimdi söylediğim için özür dilerim ama şimdi söylemeseydim daha da fırsatım olmayacaktı.." Ben ise sadece onun beline sarılmakla yetindim.

Okul çıkışı eşyalarımı çantama koydum. Ji Min'in elini bu sefer ben sıkıca tutmuştum. O sırada annem aradı. Telefonu açtım;

-"Alo omma."

-"Alo kızım ben hâlâ işteyim geç çıkacağım. Sen yine komşularda kalıver. Olur mu?"

-Ji Min'e bakıp gülümseyerek "olur omma, olur" telefonu kapattım. Ji Min'in yüzüne döndüm. Önüne geçip dudağına uzandım. Hızlıca küçük bir öpücük verip kaçtım. Ji Min ise olduğu yere çakıldı. Şaşkındı..~

.....

Eve gelmiştik, Ji Min elimi yine bırakmadan içeri girdi. Annesi şaşkınlıkla bize ve ellerimize bakıyordu. Anlaşılan çok sevinmişti;

-"Oğlum? Daha dün ben bu kızla çıkmam demiyor muydun? Ne oldu kararın değişti mi yoksa çıkmıyor da sadece hoşlanıyor musun?"

-"Hayır omma sadece hoşlanmıyorum, biz çıkıyoruz..!"

-"Gerçekten mi?!" Heyecandan yerinde duramıyordu.

-"Evet omma, çıkıyoruz..~"

Hello Love!!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin