Letzte

540 40 44
                                    

Jungkook...

Bugün her zamankinden yorgun kalktım. Gözlerimi tavana dikmiş beyazlığı izliyordum.

Acaba Cennet'de bu kadar beyaz mıydı?

Düşüncelerim o kadar karmaşıktı ki.
Kafamı sağa ve sıla sallayarak kendime gelmeye çalıştım.

Yorganı yana çekip yavaşça kalktım. Komidinin üstündeki peçeteyle ağzımı silip oturduğum yerden odama izledim. Odam da beyazdı. Beyaz kelimesi bugünlerde bana veren huzurdu.

Aniden girdiğim öksürük krizi ile peçeteyi ağzıma götürüp sildim. Kanlı peçeteyi çöp kovasına fırlatarak yattığım yere bir daha yattım. Boğazımdaki sıcak tabaka ile yana dönerek öksürmeye başladım.

Ağzımdaki kanlar bembeyaz olan çarşafı kırmızıya boyamıştı.

Hala öksürmeye devam ediyor ve durduramıyordum. Gözümden yaşlar gelene kadar öksürmüştüm. Ama bir türlü durmuyordu.

Telefonuma ulaşmaya çalışıp acil numaralardan Tae'nin ismine tıkladım.

Telefon çalmaya başladı. Diğer taraftan ses gelince öksürmeye devam ediyordum.

"Jungkook?! İyi misin!!!"

"Jungkook sesime odaklan. Hemen geliyorum. Dayanmaya çalış bebeğim!"

Telefon kapandığı 5 dakikalık cehennem benim için başlamıştı.

Kapı kırılırcasına açıldığında hızla yanıma koştu meleğim.

"Jungkook! Bebeğim lütfen dayan..."

Sesim kısıkta olsa konuşmaya çalıştım.

"Tae...Ben sanırım..^öksürük^artık sona geldim meleğim.."

"Hayır hayır buna izin veremem olmaz..!"

Bedenime sıkıca sarılıp sarılıp anlımdan öpüyordu.

"Hatırlıyor musunuz? Bu benim hayalimdi... En değerli hayalim. Şu an gerçek...'

"Tae sen bana sarılıp,öpüp,her halimle beni sevdin. Sen benim hayalimi gerçekleştirdin."

"Yani daha ne isteyebilirim ki Tanrı'dan..."

Ağlamaya başlamıştı. Gözyaşlarını parmaklarımla silip gülümsedim.

O an herşey parıldıyor ve ortam yavaşlıyordu. O kadar güzeldi ki. Sanırım bu kadardı.

"Tae seni seviyorum. Sonsuza kadar seveceğim...

Ve dünyaya bir daha geldiğinde seni bulacağım. Ve yine benim olacaksın...."

"JUNGKOOOK!!"

"HAYIR!!!"

Taehyung....

(Kesinlikle dinleyin!^^)

Minik bedeni kucağıma alıp daha çok bağırmaya başladım.

"JUNGKOOK!!"

"Kalk hadi kalk lütfen uyan... uyuduğunu söyle lütfen!"

"Bebeğim,Meleğim Hadi kalk. Kahvaltımızı edelim..."

Gözyaşlarımı silmeye çalışıp yüzünü kavradım.

Alnına kondurduğum öpücük son vedamdı.

Sadece daha fazla zamanımız olsaydı. Daha mutlu olabilirdik..

Ama herşey için çok geçti. Herşey için...

Hoşçakal Jeon Jungkook....

Ve final....

Bu hikaye baştan beri böyle olacağı belliydi. Yazarken üzüldüm... ciddiyim.
Umarım beğenmişsinizdir.

Bu zaman kadar yorum yapan ve beğenen herkese gerçekten çok teşekkür ederim.
Diğer hikayelerinde görüşmek dileğiyle!!

Sizi seviyorum!!!!❤

Pain|VKook¤TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin