Harry'nin odasının önüne geldiğimizde Niall "Ben kafeteryaya gidip yemek aliyim" dedi ve yanımızdan ayrıldı. Zayn etrafı kontrol ettikten sonra belimden tutup kendine çekti ve dudaklarıma minik bir öpücük kondurup hemen geri çekildi. İkimiz de kıkırdadıktan sonra odaya girdik. Harry uyuyordu. Alnına öpücük kondurup ikili koltuğa, Zayn'in yanına oturdum. Zayn, "Alice, seni gerçekten seviyorum." diye fısıldadı. Kollarımı beline dolayıp "Bende seni..." diye fısıldadım bende. Gözlerimi kapatıp kafamı göğsüne yasladım. Gözlerimi açmama sebep olan cümleyle Zayn'le birbirimize bakmıştık:
"Siz....birlikte misiniz?"
Birden terlemeye başlamıştım. Yavaşça ayağa kalkıp Harry'nin yanındaki sandalyeye oturdum. Yeşil gözler bana dolu dolu bakarken "Ha-Harry..." diyebilmiştim sadece. Of, konuşamıyordum. Zayn ayağa kalkıp arkama geçti ve ellerini omzuma koydu. Harry hala gözlerimin içine bakıyordu. Gerçekten şuanda berbat hissediyordum. Lütfen....lütfen kötü birşey olmasın. "Dostum hayır tabiki. Alice benim eski yengem." Ne? Yenge mi?! Yenge mi!! Gözümden istemsiz bir damla yaş düşmüştü sol yanağıma. Hızla ayağa kalktım ve Zayn'e dönüp "Tabi ya yenge! Evet Harry, tabi ki aramızda birşey yok. Zayn'i bilirsin... Yani benim tipim de değil hem." dedim sinirle ve odadan çıktım. Kapıyı çok hızlı çarpmış olmalıyım ki koridordaki herkes bana baktı. Koşarak merdivenlerden indim ve dışarı çıktım. Ağlıyor muydum? Ellerimle yanaklarımı kontrol edip içimden küfrettim çünkü evet, ağlıyordum. Geçen herhangi bir taksiyi durdurup bindim ve o ormanın ortasındaki, Zayn'in tahta evine gitmesini istedim. Oraya gidip bağıracaktım, çığlık atacaktım. Belki de ortalığı dağıtıcaktım.
Kapıyı kapatıp salona girdim. "LANET OLSUUN!" diye bağırdım ve sabundan yapılan meyveleri alıp yere attım. Şöminenin karşısındaki sehpadan 3-5 dergi alıp etrafa saçtım. İkili koltuğun yanındaki müzikçaları açtım ve sesini sona getirdim. Karşıdaki raftan şarap şişesini de alıp sehpaya çıktım ve şişeyi hem mikrofon niyetine kullanıp hem de içip dans etmeye ve şarkıya eşlik etmeye başladım. Kafamı bir sağa bir sola sallandırırken şarkı değişmişti. Bu...bu "BEST SONG EVER"dı!!! Şimdi Zayn'e çok daha rahat küfredecektim.
Maybe it's the way she walked !
Straight into my heart and stole it!!
Through the door and past the guards
Just like she already owned it
I said "can you give it back to me?"
She said "never in your wildest dreams" ...
ZAYN'İN AĞZINDAN; Ben ne yapmıştım böyle? Ona yenge demiştim! Harry de, Alice'in verdiği tepkiden kesin anlamıştı. Arabama atlayıp Alice'i aradım. Ama açmıyordu. Ona büyük özür borçluydum ve beni nasıl affedeceğini biliyordum (hemen fesat anlamayın kekeler Zayn de romantik olabilir asdfg :D). Arabamı ormana doğru kırdım.
Evin önüne geldiğimde çok şiddetli bir müzik çalıyordu ve birde....Alice'in sesi! Anahtarla kapıyı açıp içeriye girdiğimde ağzım açık kalmıştı. Her yer darmadağınıktı ve Alice sehpanın üzerinde dans ediyordu. Kapıyı hızlıca kapatıp müziği kapattım ve Alice'i sehpadan indirip kucağıma aldım, odaya çıkartıp yatağa yatırdım. "Senden.nefret.ediyorum" dedi fısıldayarak. "Özür dilerim Alice. Be-" "HARRY ÖĞRENEBİLİRDİ! BİR SORUN OLMAZDI!" dedi bağırarak ve ayağa kalktı. "Alice, ben öğrenmemesi için çabaladım ama eğer öğrenmelerini istiyorsan söyleriz." dedim bende ayağa kalkarak. O odadan çıkacakken kolundan tutup engelledim ve kendime çevirdim. Gözlerini açmış gözlerime bakıyordu. "Lanet olsun! Sana aşığım Zayn" diyerek dudaklarıma yapıştı. Başta şaşırsam da sonra karşılık verdim. Kollarını boynuma sardı ve yatağa ilerledi. O altta, ben de üstteydim. Tişörtümü çıkartmaya kalkarken engel oldum ve ayağa kalktım. "ZAYN NE OLUYOR?!" dedi yatakta doğrulurken. "Sarhoşsun. Seninle birlikte olamam." dedim ve odadan çıkıp salona indim. Bitmemiş şarap şişesinin dibini kafama diktim ve uzun koltuğa uzandım. Saat 5 olmuştu bile. Ayağa kalkıp yerdeki dergileri aldım, çoğu yırtıldığı için yırtılanları şömineye attım. Birkaç saniye yükselen ve şiddeti artan ateşe baktım. Yerdeki sabundan meyveleri toplarken aklım Alice'e kaymıştı. Onu gerçekten seviyordum. Bir oyunla başlamıştı herşey.... ve o da bana aşıktı. Kafamı dağıtmak için müzikçaları kısık seste açtım. Heryeri toparladıktan sonra mutfağa geçtim. Dolapta ne varsa çıkarttım ve hazırlamaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
If You Want I Can Change
FanfictionAlice, Louis'yi sevmektedir ama Zayn yüzünden kafası karışmıştır. Belki de Zayn'i seviyordur? Ama Louis'den vazgeçebilecek mi? Kafanızı karıştırdım, değil mi? :D OKUYUN VE ANLAYIN O ZAMAN... VOTE'LARSANIZ SEVİİNİRİMM xx