SEN OKYANUS BEN MAVININ SEN TONU ( Bölümler düzenlenecektir ! )

Bir cesaret rengi Mavi!

MEDYA:TOPRAK 

Mavi oturduğu yerden kalkıp tek başına kaldığı odasına geri dönüp sesiz bir gece geçirmek üzere yatağın başındaki uzun rafta duran kutudan gitarını çıkardı. Yaz boyunca gıcırdayan yaylarını çekmek zorunda kaldığı yatağına oturdu. Kelimelerin anlamlarını yitirdiği duygularını kendine dahi söz geçiremezken annesi onun ağır geçtiğini düşündüğü ergenliğine cevap arıyordu. Mavi hislerini pekiştirmeye çalışıyordu daha önce böyle hissettiği olmamıştı. 

O çok farklıydı , kendine öz bir gizemi vardi ve bu Maviyi çekiyordu . Toprak diye fısıldadı aralık dudakları , beyninde uçuşup duran onlarca düşünceden hiç birinden emin olamıyordu oturduğu yerden kalkıp dolabın kapağına asılmış olan aynanın karşısına geçti. Bir sure kendini dikizledikten sonra omuzlarını silkip dudaklarını konuşmak için hafifçe araladı 'Siyah Ya da beyaz ne fark eder ?' Aklını kurcalayan Toprak ona göre karanlığın köklerinden gelen siyah bir melek gibiydi, görünümü öyle ürpertici , öyle soğuktu ki sarı saçlarının gizlediği yeşil gözlerini Mavi'ye diktiğinde korkmamak elde değildi. Mavi haklıydı da Toprak her-şeyi yapabilecek kadar soğuk bir çocuktu sinirlendiğinde kendini kontrol edemiyordu ama bir yandan da mutluyken bunu dibine kadar yaşıyordu garip biriydi , sanki bir bedende iki ruh gibiydi .

 İçinde hâla geçmişini barındırıyordu karanlıkta kaybolmuş tüm o acıların her biri kalbindeydi. Mavi ani düşüncelerine söz geçiremezken kısa eteğini tartaklayıp ayakkabılarını ayağına geçirdi. Toprağın odasına doğru ilerliyordu kamp ortamı çok güzeldi gecenin karanlığını aydınlatan rengarenk ışıklar bir ağaçtan diğer ağaca asılmıştı etrafa rastgele bırakılmış gaz lambaları ve minderlerde oturup yüksek sesle gülen gençler , çimlerin yeni sulanmış olmasına aldırmayan iki çocuk şakalaşıp yerlerde yuvarlanıyorlardı  bu Maviyi  gülümsetmeye yetmişti.

Mavi buraya gelirken sadece kamptan nasıl kaçabileceğini düşünüyordu. Zaten buraya annesinin zoruyla gelmişti fazla kalmaya da niyeti yoktu , kendince bir kaç hain fikri vardi, eninde sonunda kamptan vaktinden önce kurtulacağını düşünüyordu , fakat şimdi Toprakla ilgilenirken bu sorununu unutmuştu ve kampta kalmak istiyordu o sırlarla dolu çocuğu keşfetmek. Daha ilk günden Toprağın bakışlarının sırrını çözmeye çalışıyordu düşüncelerine daha fazla gömülmeden kendini toparlayıp Toprağın odasının önünde dikildi bunu yapacaktı bunu yapacağına inanmıyordu ama yapacaktı . Dudağını hafifçe ısırıp gözlerini yumdu, bunu yaparak az da olsa stresten uzak kalabiliyordu, hızla kapıyı tıklattı. Çok geçmeden kapı aralandı Toprak kapının ardına gizlenip meraklı bakışlarla kim o ?  diye seslendi . Mavi yine o samimi ve bir o kadar da Toprağın hoşuna gitmeyeceğinden emin olduğu esprilerinden birini yaptı.

-Kapıyı gözlerinin önünden aralarsan görebilirsin. Bunu söylerken gülümsüyordu fakat tereddütteydi Toprağa samimi davranmaktan korkuyordu , korkmalıydı da Toprağın ona karşı olan düşüncelerinden bir haberdi. Bir yandan da yaptığı şakanın ters anlaşılabileceğini düşünüyordu. Toprak mavinin sözünü dinleyip kapıyı iyice araladı fakat duyguları ve dudakları sessizliğe  mahkûmdu.

Mavi bir kaç saniye Toprağın ona yanıt verebileceğini düşünüp bekledikten sonra bu sessizliğe eşlik eden çimenlerin içerisine gizlenmiş cırcır böceklerinin ince seslerini bastıracak şekilde söze devam etti.

-Merhaba Toprak

Toprak yanıt vermekte zorlanıyordu beyninde iki ayrı düşüncenin arasında gidip geliyordu. Maviye yaklaşmak istiyordu fakat kendine güvenemiyordu ona zarar vermekten deli gibi korkuyordu kontrol edemediği sinirini yenen ağır duygularını  bastıramayıp cevap verdi

-Merhaba ! kalbi rahatlamıştı fakat korkularında boğulmaya hazırdı. Mavinin etkileyen bakışlarından kaçınıp başını öne eğdi.

-Odamda sıkıldım ve seni daha iyi tanımak istiyorum bu yüzden birlikte takılmanın eğlenceli olabileceğini düşündüm ne dersin diye teklifini Toprağın kararsız düşüncelerini barındıran kalbine sunmuştu.

Sizce Toprak Mavinin teklifini kabul edecek mi ?