Hye Jin: Ona ne dedin? Resmen sinir krizine girdi. Babam iş için şehir dışına gitti ve üvey annem beni evden kovmaya çalışıyor. Sadece sussan olmaz mıydı?
Jackie Wang: Susamazdım. Söylediğim her şeyi hak etti. Baban yokken uzaklaş o evden biraz. Arkadaşında kal. Gerekirse bana da gelirsin. Annesi de An Cho Hee de herhangi bir şey yaparsa bana söyleyeceksin.
Hye Jin: Jackson, bu durumla daha fazla muhatap olmanı istemiyorum.
Jackie Wang: Bu sorun benim yüzümden çıktı. Tabii ki ben ilgileneceğim. Hatta hemen şimdi toplan. Arkadaşına ben haber veririm. Yok ben gitmem diyorsan da bizzat ben geleceğim.
Hye Jin:Tanrım... Beni delirtmeye mi çalışıyorsun?
Jackie Wang: Kararını ver.
Hye Jin: Of! Pekala arkadaşıma gideceğim. Sakın gelme. İşler daha da kötüleşmesin.
Jackie Wang: Gidince haber ver.
*Bir saat sonra*
Hye Jin: Arkadaşımdayım. Rahatladın mı?
Jackie Wang: Niye bu kadar uzun sürdü gitmek?
Hye Jin: Azıcık daha kavga edeyim dedim gitmeden...
Jackie Wang: Akşam uğrarım. Şimdi derse gireceğim.
Hye Jin: Uğrar mısın? Saçmalama buraya mı geleceksin?
Jackie Wang: Bence bu kadar özlem yeter bebeğim. Akşam görüşürüz♥
***
♥Allah'ım şu Jackson'dan bir tane de bize nasip et♥
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
