eşşek :)

3K 125 20
                                    

baktımki çok üzgün birbölüm oldu bende kıyamadım size mutlu bölümlerle devam edelimdedim :) çook seveceğiniz bölümler kapıda :) ama şu yorum ve vote meselesi biraz üzüyor beni :) artsa nasıl olur :) hepinizi çok seviyorum biliyorsunuz :) 

..umut perisi.. XOXO

Genç kız üzerindeki bembeyaz gelinliğe bakarak bir kez daha iç çekti. Ağlamaktan şişen gözlerini bir kez daha yaşlar doldurmuştu işte. Acımaya başlayan gözlerine ellerini kapatarak gözyaşlarını durdurmaya çalışsa da susamıyordu. Feda etmişti o kendini. Yine feda etmişti. Ama bu sefer gönüllüydü bu fedaya.. canı pahasına olsa da yapamazdı bunu ona. Hastanın son isteği gibi o da son bir kez daha görmek istemişti sevdiği adamı ama murat izin vermemişti. Aynadaki görüntüsüne bakarken küfretti hayatına. Neden sanki bambaşka bir hayatı yoktu onunda.. keremle pamuk şeker yiyip sahilde deli gibi dolaşmak hakkı değil miydi onun? Ya da çocuklar gibi lunaparkta olmaları gerekmez miydi?

“Başka bir zamanda karşılaşsaydık keşke “diye mırıldandı. Arkasında gelen görüntüyü görünce hayal olduğunu bile bile gülümsedi. kerem ellerini beline koyarken “çok güzelsin” diye fısıldamıştı. Gözlerini kapatınca gidecekti biliyordu ama yine de hissetmek için kapattı gözlerini. Odanın kapısı hışımla açılınca yutkunarak açtı. Kerem değildi karşısındaki. Kahverengi gözleriyle ona arsızca sırıtan murattı. Aylar öncesine dönmüştü işte… ama bu sefer kaçma gibi bir şansı yoktu.. sevdiği adam için hayatını feda etmişti…

…..

1 hafta önce…

Zeynep huzurlu uykusunu bölen telefonun sesini aldırmamak için keremin kollarında kıpırdandı ama telefonun hiç susmayan melodisi sinirlerini bozmuştu. Keremin buna hiç aldırış etmediğini fark edince yavaşça eline aldı telefonu. Ekranda yazan murat ismini görünce huzursuzca yüzünü buruşturdu. Önce açmak istemedi ama daha sonra açıp her şeyi bitirmesi gerektiğini düşünerek yataktan kalktı. Keremin kollarından çıkarken yüzüne çarpan soğukla ürpererek aşağı indi. Salona geldiğinde hiç susmayan telefonu açarak konuşmaya başladı. veda konuşması yapmaya hazırlanıyordu.

“efendim murat” dedi bıkkınlıkla. Murat’ın kendisine bağıracağını bildiği için temkinli davranıyordu ama murat gayet sakin bir dille “ konuşmalıyız” dedi. Zeynep sessiz kalarak ne diyeceğini merak etmeye başladı. aslında tahmin ediyordu. “benimle evlenmek zorundasın. Şirketiniz için..” diyecekti ama murat’ın sözleri onu şaşırtmaya başlamıştı. Bu konuşma hiç te tahmin edildiği gibi gitmiyordu.

“kerem sayerin kollarında mutlusun bakıyorum da” diye başladı söze. Sesindeki ince alay belli oluyordu.

“ne diyorsun sen be” diye çıkışan Zeynep'in sözleri yarıda kesildi.

“biliyorum kızım her şeyi biliyorum. Beni bırakıp o adama gittiğini 2 ay boyunca o adamın evinde o adamın yatağında olduğunu… sonra o seni eski sevgilisiyle aldatınca bana geri döndüğünü.. ama neyi merak ediyorum biliyor musun Zeynep..”

Zeynep ellerini yumruk yapmış muratı dinliyordu. Bunları nasıl bilebilirdi.

“o adamın hala nasıl yanındasın. Miden kaldırıyor mu bunları?”

Zeynep sinirle “kes sessini” diye ağırdı. Ama keremin duyacağından korktuğu için hızla dışarı çıktı. “ne istiyorsun murat benden ha ne istiyorsun!” diye bağırmaya devam etti. Muratın alalı bir şekilde kahkaha atmasına sinirleri bozulmuştu. “ bak murat çık hayatımdan sevmiyorum istemiyorum seni. Keremle mutluyum ben evleni-…”

“kolay değil o Zeynep yılmaz o adamla mutlu olamazsın anladın mı? Sana söyleyeceklerimi şimdi iyi dinle. Çünkü eğer dinlemezsen gözlerinle görünce daha kötü olacaksın..”

YALANCISIN SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin