Adele - some one like you 💫"Yalnızlık,müziğin bile seni dinlemesidir."
•
Hastaneden çıktığımızda Giray'ın hala hastanede olduğunu gördüm.Koşarak yanına gittim.
Daha doğrusu ayaklarımı sürükledim.Yorulmuştu.Bedenim yorulmuştu ruhum yorulmuştu.
Beni görünce oturduğu yerden kalktı.Kollarını belime sardı.
Babamı hatırlatıyordu.O da sımsıkı sarılırdı.Sanki hiç bırakmayacakmış gibi.
Kollarımı boynuna doladım.Hayır bu sefer değil.Bu sefer ağlamayacaktım.
Sadece ben değil Giray'da ailesini kaybetmişti.Ağlarsam ona haksızlık ederim gibi geliyordu.
"Peki şimdi ne olacak abi?" dudaklarımdan dökülen cümlenin sonuna doğru sesim gittikçe kısılıyordu.
Erva hemen söze atladı.
"Sen düşünme şimdi bunları hadi banklara gidelim temiz hava iyi gelir."-Giray'dan. (Çisel'in abisi)
"Peki şimdi ne olacak abi?"
Başımı önüme eydim.Ayakkabılarıma odaklandım.
Ne olacaktı?Çisel'i daha fazla burada tutamazdım.O yangında sadece ailemiz değildi yanan.Anılarımız,çocukluğumuz yanmıştı.O yangında bizimde ruhlarımız yanmıştı.
Erva'dan (Çisel'in en yakın arkadaşı)
Çisel dinlenirken (hani bayılmıştı ya skfkxk) Giray ile uzun uzun konuşmuştuk.
Çisel için en iyisi buradan gitmekti.
Banklara geldiğimizde yer açtım ve oturmasını işaret ettim.Daha önce kimseye kendi ailemi nasıl kaybettiğimi anlatmamıştım.Anlatamamıştım.
Belki şimdi tam sırasıydı.O beni yalnız bırakmamıştı. Bende onu bırakmayacaktım.
"13 yaşındaydım.Annem ve babam ile birlikte yemeğe gidecektik.Holding çıkışında beni almaya geleceklerdi.Gelemediler."deyip ağlamaya başladım.
Çisel bana anlamamışça bakıyordu.Bir anda bu konuyu açma onu şaşırtmıştı.Gözyaşlarımı silip devam ettim.
"Holding çıkışı arabaya binip beni almaya geliyorlardı.Okan Abi var babamın iş arkadaşı.O da aynı yoldan gidiyordu.Evlerimiz yakındı.Annem ve babam arabadayken önlerine tır çıkmış.Hızını alamayıp çarpınca bizim araba uçuruma savrulmuştu.Okan abi hemen arabadan inip koşmuş.Sonra babamın telefonundan beni aradı.Hemen açtım.
'Alo baba geldiniz mi? Hazırım ben.'
'Erva benim.Okan abin.'
'O-okan abi ne oldu babam nerede?'
'Erva seni almaya geliyorum. Sakin ol.Annen ve baban trafik kazası geçirdi.'
Duyduğum cümlelere karşı sadece ağlıyordum.Oyuncağı elinden alınmış bir bebek gibiydim" deyip burukça gülümsedim."Bunları bana acıman için anlatmıyorum Çisel.Sakın bana acıma tamam mı?Seni anlıyorum ilk defa.Bir daha bu konu hakkında konuşmayacağım."
"Tamam." deyip önüne döndü.
Her zaman yaptığı gibi insanları izlemeye başladı.Bu huyunu seviyordum işte.Konuyu kapat dediğimde aklında kapatmazdı.Ama asla ondan bahsetmezdi.Çisel'den.
Erva'nın ilk kez bu konu hakkında konuşması beni şaşırtmıştı.
Belki de acımı hafifletmek için yapıyordu.Ama içimdeki sıkıntı git gide büyüyordu.Ve ruhum bu acıya teslim oluyordu.Önüme dönüp insanları incelemeye başladım.
"Ne yapacağım ben Erva?"
"Girayla bu konu hakkında konuştuk.Tek seçeneğimiz herşeyi bırakıp gitmek.Anılarını burada bırakıp gelebilir misin benimle? Yelda Teyzeye gideceğiz.Hani şu İstanbul'daki okul varya hayalin olan hayaline gideceğiz.3 gün sonra İstanbul'da olacağız.Giray yine Ankarada kalıp holdingle ilgilenecek ihtiyacımız olduğunda para yollayacak."
Neye uğradığımı şaşırmıştım.
Ne yani..Ben İstanbul'a mı gidiyordum? Hemde hayalimdeki liseye!Merabe zkfkfj
Vote ve yorumlarınız inanın benim için çok değerli.
Teşekkür ederim hepinize.
Birdahaki bölümde görüşene dek hoşçakalın. (Pepenin bitiş cümlesi gibi oldu resmen kskvkx)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uçsuz Bucaksız (1) #wattys2017
Ficção AdolescenteTesadüfleri seven bir kızın hikayesidir. "Kendinden kopar da insan, başkasına tutunur mu?" Yayınlanma tarihi : 15.02.2017