Meraba :d Haftaya yb gelicek ve uzun olucak demistim. Geldi bebeqlerim :d Ama bastan soyliyim. Cok sacmaladim :Ddf Ve hikayeyi okuyunca ogreniceksiniz Madison WAMSLER İsmini kuzenim buldu sagolsun :** O soyad onun icin onemli biri adgsd Ok sustum. :Dg Neys burayi atladiniz ama fazla tutmayayim. iyi okumalarr...
Hizla sinifa gittim. O kadar sinirliydim ki! Ve malesef o pislige asiktim! Beni bu halde goren Kelly yanima geldi "Hey kotu bisey mi var?" "Evet. Cok kotu bisey Kelly!" Dedim mahcup bir tavirla. "Beni korkutuyosun Ashley! Ne oldu?" "Niall... " "eee Niall?" "O arkadasimla tanismak isti-yor." "Ne!!"
"Evet Barbara oraya kadar tamam. Simdi ne yapicam?" "Simdi isi onlara birak. Asik kizimiz sana en gec yarin soyler. Hahaha!" "Barbara!. " "Tamam kizma. Hadi simdi yanina git." "Onun yanindayken daha kotu oluyorum." "Ee bir yerden baslamalisin. Git ve ona ne kadar tatli oldugunu goster bebegim. Ah. Ama dikkat et. Abaza yanini degil.." "Tamam. Sana guveniyorum." " "Tabiki guveneceksin! " Barbarayla gulup telefonu kapattik. Off simdi nasil Ashleynin yanina gitmeliyim? Okuz gibi ben geldim olmaz degil mi? İki tane kahve aldim. Hadi bakalim Niall..
" İste simdi s.. " "Evet Kelly! Ne yapicaz? Hadi calistir kafayi sen bulursun birseyler." "Of kendi kendini oyle bir cikmaza soktun ki Ashley" "Evet salagim ben!" "Uzme kendini Ash bulucaz biseyler" deyip bana sarildi. Kellynin sesi bile bunu soylerken umutsuzdu.. "Hey Niall geliyo. Sen simdi bunu kafana takma ben cozum bulucam bebegim." "Hey gitme!" Dedim kisik bi sesle. "Gorusuruuzz. " Git git ben zaten Nialla ne diyecegimi bilmiyorum birde beni burda yalniz birak! Hah Niall gelmisti! "Oturabilir miyim? Tesekkurler" deyip yanima yayildi. Suna bak! Sanki izin verdim! A:Oturabilirsin! Beni umursamiyo gibi siritti. İste bu siritmaya dayanamiyorum! Bilerek mi yapiyo ne? "İkimize kahve aldim" deyip kahveyi verdi. "Gerek yoktu.." "Biraz konusuruz diye dusundum" Hayir desem gidicek mi sanki? Hayir! Olur demek zorunda kaldim. Kellyde burayi izliyodu. Ve sesimizi duyabilicek bir siraya oturmustu. "Ee nasilsin" "cok iyiyim cok." Hadi bakalim sapik sor. Arkadasimi sormaya geldigini bilmiyorum sanki. Benim icin gelsen nolurdu..
Onun yaninda bir gariptim. Mutluydum. Ve ona bulusmayida sormak istiyordum. Nasil kiviricagini merak ediyodum. Nasil telaslanicagini. Cunku o zaman cok sevimli oluyo. Ama sormamaliyim. Abaza yanimi gostermiycekmisim ! Ah barbara... Suan bana bakislari oyle acitiyoki. Sanki gitmemi istiyo. Ama gitmiyorum prenses. "Neden beni tersliyosun ki?" "Soruyo musun birde?" "Anlamadim?" "Anlama zaten." Kelly bize donup sertce ashleye bakti. Hmm bi seyler donuyo burda ha? O sirada hoca geldi. Hah tam zamani!
"Sende cocugu tersleme o kadar ya" "Nasil biri oldugunu bilmiyormus gibi konusma Kelly!" "Eh. Bilmem" Bir sure konusmadan ilerledik. Bugun evde guzelce dinlenicektim. Yeah!
Bana evde keyif yapmak yasak mi? Niall mesaj atmisti. Tanismak istiyodu. Of Ne yapicam?? Hemen Kellye mesaj attim. Artik kacamiyordum. Biraz sonra Kellyden cevap geldi.
-Cozumu sanirim buldum! Sana geliyorum xx
Kellynin mutlaka bir cozum bulacagina emindim! Umarim guzel birsey bulmustur. Yarim saat evin icini turladiktan sonra kapi caldi. Hemen kapiya kostum. Kosarken esyalari devirmeyide ihmal etmedim. Kapiyi actigimda elinde buyuk posetlerle duran bir Kelly vardi. "Cozumun geldi bebegim!" Posetleri elime tutusturup havali havali iceri girdi. Ahh havalanmakta bu sefer hakli sanirim. "Bunlar ne?" "Acta zeki arkadasinin fikrini gor" derken koltuga oturdu. Poseti actim. İcinde renkli degisik kiyafetler makyaj malzemeleri vardi. Ve-ve peruk?? "Bunlarda ne?" "Senin Nialla asik bir arkadasin var mi?" "Yok. Ve olmasinda! Ee neyse?" Ee o zaman sen o arkadas olucaksin. " Az once havalanmakta hakli mi demistim? Hemen lafimi geri aliyorum!! "Daha acik konusur musun zeki arkadasim!" "Tabiki. Gel benimle." Elimden tutup odama ciktik. Elime birkac elbise verdi. "Hadi sunlari deneyip gel" Bu elbiseler.. Biraz hatta fazla acik elbiselerdi sanki? "Bunlar fazla acik degil mi?" "Haha. Daha iyi Nialli denemis oluruz ha?" deyip cok bilmis gibi goz kirpti. "Ben Nialli denemek istemiyorsam?" "Ondan emin degilsin demektir" Aslinda onunla birgun gecirmistik. Hatta son olaylara kadar beni gercekten sevdigini ve bela olmadigini dusunuyodum.. "Tamam. Kendimi sana birakiyorum. Hem onun gercek yuzunu gorururuz degil mi?"
Banyoda giyindim. Makyajimi yaptim. Ve Kellynin yanina dondum. İslik caldi mal. "vaayy" Gulmemek elde degildi. "Ama tam olmamis" Ustumde goz gezdirdi. "O makyaji daha koyulastirmaliyiz veee peruk!" Ahh hayatimda boyle bir eksin yasamamistim.
Kelly herseyi tamamladiginda gercekten degismistim. Eski cirkin halimden daha guzeldim acikca. "Cok guzel oldun" "Eskiden cirkin miydim yani?" "Hayir sapsal! Sadece taninmiycak kadar degistin" "İyi guzelde ben Nialla cevap vermeyi unuttum." "Ve hala duruyosun! Hadii" "Tamam" Telefonu elime alip dusunmeye basladim. Hmm ne yazsam acaba? Biraz dusundukten sonra en mantiklisi olduguna karar verdimi yazdim
"-Arkadasim -Madison Wamsler- hazir. Nerde tanisicaksiniz?" Cok mantikli degil mi? Ve kafadan bir isim attim. Yani ismini bildigi biriyle bulussun dimi? Yaa inanmiyorum sevdigim cocugu arkadasima ayarliyorum. Bir dakika ya. Arkadasim zaten benim. Yani arkadasim hic yokki. O zaman nasil ben oldum? Ben simdi kimim? Ah tamam gercekten kafayi yedim!
Ashleyden mesaj gelmisti. Sonunda! Hazir mi? Ben kendi tuzagima mi dusuyorum? Gercekten Madison diye biri varmi acaba? Of eger varsa bu sefer cidden Ashleynin gozunden dustum. Barbara birden elimden telefonu cekti. "Yarim saattir kimden diyorum oglum uyuyo musun" "Pardon. Mesaji okusana Ashleyden." Barbara okuduktan sonra bana dondu. "Cidden oyle biri varmiymis? Madison Wamsler?" "Tanismaya hazir olduguna gore??" "Ah tamam. Simdi hazirlaniyosun. ve bulusmaya gidiyosun Niall." "Korkuyorum desem" "Bende merak ediyorum. Eger elini cabuk tutarsan ogrenicez" Hemen odama cikip Barbaranin hazirladiklarini giydim. Gercekten korkuyordum. Ben bu ise cikarken o kisinin Ashley oldugunu dusunuyodum. Ashleye bulusacagimiz yeri mesaj atip ciktim.
Niall bulusacagimiz yeri mesaj atti. Kelly sans diledikten sonra son kez aynaya baktim. Merhaba Madison.. Lutfen Beni Tanimasin Lutfen.. Kellyi opup evden ciktim. Taksiye binip gidecegimiz yeri soyledim. Suan resmen ellerim titriyordu. Bir kotu sey daha vardi. Ya benden hoslanirsa. pff taktigim seye bak yaa. Umarim beni tanimaz. Geldigimde etrafa bakindim. Fazla kisi yoktu. Ve o Mavi nefes kesici asik eden gozleri. Parmaklarini arasinda gezdirme istegi veren cakma sarisin saclari.. Yani herseyiyle mukemmel Niall Horani gordum.. Yanina ilerlemeye basladim
Hala Madison gelememisti. Masada onu beklerken gelen herkesin gozunun icine bakiyodum. Acaba beni taniyamadi da gitti mi? Yok artik sacmala. Ve iceri bir kiz girdi. Gozgoze geldik. Bana dogru geliyordu. Madison muydu acaba? Ayaga kalkip gulumsedim oda gulumseyerek yanima geldi. Elimi uzattim. "Ben Niall" "Bende Madison"
Hii xd Bir bolumun daha sonuna geldik sevgili okuyucularim :D Lutfen Yorum yapin cunku benim icin cok onemli. Useniyosanizda bir vote yapin -,- Dhdhg Neys SİZİ SEVİYORUUM :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blue-eyed Trouble
Fanfictionİngilterede tek başına yasayan bir kiz. Sinifindan basina bir cocugun bela oldugunu dusunmekte. Acaba bir belami? Yoksa hayatini degistirecek bir erkek mi? Eger merak ediyorsaniz hep birlikte bu macerada bunu ogrenecegiz. :)