Her şey çok çabuk gelişmişti. Anne ve babamın ölmesi, üvey ailem olduklarını öğrenmem, New York' a gitmem... Sanki hayat bana götüyle gülümsüyor. Ve öyleydi de
___________________________Uçaktan indiğimde takım elbiseli ve 20 -25 yaşlarında bir adam bana doğru gelmeye başladı. Uzaktan yakışıklı görünüyordu ama yakına gelince çok daha da yakışıklıydı. Esmer teni, sağ yanağındaki gamze ve takım elbisesinin altından bile görünen kasları... Yanıma gelince bana sarıldı neden sarıldığını anlamamıştım ve şoka uğramıştım. Geri çekildiğinde "merhaba ben Anıl senin abinim senin küçüklük fotoğraflarını gormuştum ne kadar da büyümüşsün tabi canım aradan kim bilir kaç sene geçti bunu sormam saçmalıktı" dedi ve dişlerini gostererek gülümsedi. Gamzesi de çıkmıştı çok tatlı görünüyordu. Içimden 'vay ne benim gibi birinin bu kadar çok yakışıklı abisi olacaği aklıma gelmezdi' dedim. Ben bunları düşünürken arabanın yanına gelmiştik bile değişik bir arabaydı biraz da eski görünüyordu. Kapıyı açmaya çalıştım ama açılmadı. Abime doğru baktığımdaysa PORSCHE' ye biniyordu. Ilk günden rezil olmuştum lanet olsun. Gidip ben de bindim PORSCHE'ye. Abim "kemerini tam bebeğim " dedi. Ve hemen dediğini yaptım. Iyi ki de yaptım sonuna kadar basıyordu gaza. Kahkaha atmaya başladım. Çok hoşuma gitmişti böyle hızlı gitmek. Abimin bana baktığını farkettim. Gamzesi de çıkmıştı. Ben de ona utanarak gülümsedim ve camdan dışarıyı seyretmeye başladım. Acaba yeni ailem beni sevecek mi ? Acaba alışabilecekmiyim? Kafamda binbir türlü soru vardı. Endiseliydim ve korkuyordum. Ya daha berbat olursa her şey. B
***
1 saatlik bir yolculuktan sonra kocaman bir köşke gelmiştik. Abim "Hadı in bakalım prenses". Bu dediği biraz garip hissetdirmişti. Bana babamdan başka prenses dememişti çünkü.... Giriş kapısında iki meteor bir tane aşırı güzel ve doğal bir kız ve bir tane de tonton güler yüzlü bir teyze vardı. Ilk önce meteorlardan büyük görüneni geldi ve sarıldı. "Hoşgeldin yeni ailemize ben eren en büyük abinim" dedi ve biraz önce yanında duran meteoru gösterdi."Bu ortanca abin Arda" dedi ve Arda abim gelip sarıldı. Sarılması bir garipti sanki yıllar sonra görüşen iki kardeş gibiydi ve bu duygu mükemmeldi. Eren abim beni almaya gelen abimi gösterdi "bu ise en küçük abin olan Anıl " dedi. Sonra ise güzel kıza sıra geldi " bu ise Buğlem ablan ve senden sadece 2 yaş büyük " dedi ve o sırada Buğlemin yüzünü kocaman bir tebessüm aldı ve o da bana sarıldı ve "senle çok eğleneceğiz" dedi heyecanlı bir şekilde. Ben ise sadece gülümsemekle kaldım. Son olarak tonton ve şirin teyzeye gelmişti "bu Emine annemiz öz annemiz değil ama bizim küçükken bakıcımızdı ve annemiz ve babamız ölünce bize o bakmaya başladı. " dedi ve Emine anne yanına geldi ve sarıldı. Bana baktığında gözleri dolmuştu. "Ah kuzum başına gelmeyen kalmadı" dedi. Ben ise buruk bir gülümseme yolladım. Eren abim " Hadı odan hazır biraz dinlen sonra konuşacağımız konular var " dedi. Odama çıktığımda bedenime göre kıyafetler doluydu dolapta. Sevdiğim yazarların kitapları, kalemler, laptop , televizyon... Eski evimizden daha güzeldi burası... Üvey olsalar da onları özlüyordum. Gözlerim dolmaya başlamıştı. Hemen duşa girdim. Ve su ile akan göz yaşlarımla beraber yıkandım.
Duş alman bitince aynayı sildim ve kendime baktım çok perişan görünüyordum. Gözlerim şişmiş ve göz altlarım morarmıştı. Yüzümde renk kalmamıştı. Gözlerim çok yorgun bakıyordu. Ve kendi korkunç yüzümden ayrılarak. Odaya girdim ve giyinerek uykuya daldım...
Arkadaşlar umarım beğenmişsizindir.❤❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doğmayan Güneş
Dla nastolatkówEvlatlık olduğunu ailesi öldükten sonra öğrenen genç kız gerçek ailesinin bir mafya olduğunu da öğrenir. Maceralar ölümler ve gözyaşları onu beklemektedir. Okuyun seveceksiniz.