Bu Artık Yasal Mı?

707 63 20
                                    

Jiyong gergindi, acayip gergin.

İki adam Seungri'nin kapısının önünde duruyordu.

Jiyong bir süredir evinin neye benzediğini merak ediyordu ve şu an bunu öğrenecek olmak onu gerçekten germişti.

Seungri kapıyı açtıktan sonra birkaç adım atıp ışıkları açtı.Saat geç olmuştu ve ev tamamen kapkaranlıktı.

''İşte, burası benim evim.'' Seungri ayakkabılarını çıkarmak için eğilmedi, midesi çok bulanıyordu ve yolda kustuğunu düşününce, ayakkabılarından kurtulmaya çalışıp etrafa savurdu.

Koridor çok küçük ya da büyük değildi ama oturma odası gayet genişti.Jiyong nereye bakarsa baksın birçok resim vardı, her yer adamın seyahat ettiği yerlerde çektiği ufak resimlerle doluydu.Ama Jiyong'un dikkatini çeken ilk şey oturma odasındaki duvarın sağ tarafındaki şey olmuştu.Üzerinde imzası olan kendi koca posteri ona bakıyordu, Tokyo'daki her fanın kazandığı hediye.Seungri gerçekten onu oturma odasının ortasına, herkesin görebileceği bir yere asmıştı.

Jiyong ona neden böyle bir şey yaptığını sormak için arkasını döndüğünde orada tek başına dikildiğini farketti.Seungri'nin siyah buklelerini bej koltuğun ucundan görünce adamın kendini salonun diğer köşesindeki koltuklara attığını gördü.

Jiyong hareket etmeyen vücudun yanına dikkatlice gitti, çünkü yer kaygandı ve sadece çorap giyiyordu, Seungri'nin onunla dalga geçeceği bir şey yapmak istemezdi.

''Seungri? İyi misin?''

''Muhtemelen, ama eğer hareket edersem patlayacağım.Ağzımdan.Ayağına doğru.''

''En azından artık çok fazla dondurma yediğinde ne olacağını biliyorsun, bir dahaki sefere iki kez düşünürsün.'' Jiyong güldü.

''Benimle dalga mı geçiyorsun? Bunu kaç kez yaşadığımı bilemezsin.''

''Ne? Bunu sürekli yaptığını mı söylüyorsun?''

''Tabii ki.''

''Ne demek, tabii ki? Neden bunu yapasın ki?''

''Pardon? İnsanlar ertesi gün kusacaklarını bile bile içki içerler.''

Tamam, bu doğruydu.

''Bir şeye ihtiyacın var mı?'' Jiyong çocuğun önüne doğru eğildi, yüzü tahmin ettiğinden daha da yakınında duruyordu.

''Hayır, teşekkürler, çok uzun sürmez.Sadece burada uzanıp geçmesini bekleyeceğim.İstersen evi gezebilirsin, saklayacak bir şeyim yok.''

''Emin misin?'' Jiyong birinin evini gezmesine izin vermezdi.

''Evet ama uyuyakalabilirim, beni uyandır.'' Seungri gözlerini kapatınca konuşmaları öylece bitti.

Neydiler böyle, yaz kampındaki oda arkadaşları mı?

''Tamam.'' Jiyong sırıtıp ayağa kalktı ve tuvaleti aramaya karar verdi çünkü çok fena çişi vardı.Ama bunu yapamadan önce daha önce görmediği bir fotoğrafı görünce zihninde çığlık attı.Bu çılgınlıktı.Jiyong'un posterinden bile büyük bir fotoğraf orada duruyordu, büyüktü, çok büyük.Ve evdeki diğer şeyler gibi renkli değildi.Yavru bir filin fotoğrafı karşısında duruyordu ve Jiyong onun Brokoli olduğuna emindi, Seungri'nin çocuğu.Ve gerçekten çok tatlı görünüyordu.

Hayvana bir süre hayranlıkla baktıktan sonra çişini yapması gerektiğini hatırladı.Şansına açtığı ilk kapı Seungri'nin banyosuydu ve bu kadar küçük olmasına şaşırmıştı.Hiç cam yoktu, bir lavabo, ufak bir ayna, tuvalet ve dar bir duş vardı.Her şey temiz görünüyordu ama birçok banyo malzemesi, kozmetik ürünleri ve diğer her şey sıkıştırılmış gibiydi.Buranın bir anaokulu öğretmeni için dar olduğuydu belliydi.

MelodiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin