Emin de "Aynen" dedi. Dersin başlamasına 5 dakika kalmıştı. Biraz daha konuştuk. Sonra ders bitti ve eve doğru yol aldım. Ben okuldan çıkarken Emin arkamdan bana çağırdı. Ben de arkama döndüm. Emin ile iyi anlaşmıştık. Yanıma geldi. "Eve mi gidiyorsun?"diye sordu. Ben de"Evet" dedim. Emin"Biraz gezelim mi? Ya da bize gidelim" dedi. Ben bir anda şok oldum. Daha bugün tanıştığım çocuk beni evine götürmek istiyordu. Kendimi toparlayıp cevap verdim"Üzgünüm fakat babamın haberi yok. Seninle gelmek için önce izin almalıyım"dedim. Emin de"Peki iznini al o zaman" dedi. Sonra babamı arayıp ona Eminlere gitmeme izin verip veremeyeceğini sordum. Babam da izin verdi. Emin'e söyledim izin verdiğini. Sonra Eminlere doğru yürümeye başladık. İçimden neden böyle bir şey yaptığını sormak geldi ama bunu yapamazdım. Yoksa arkadaşlığımız falan bozulur. Arkadaşlık...
Bu kelime tuhaf geldi. Sevgili kelimesi daha yakışırdı bize. Her neyse dedim sonra. Bu düşündüklerimin saçma olduğunu düşündürttüm beynime. Emin " İşte geldik"dedi. İçeri girdik. Evleri tek kelimeyle harikaydi. Bizim evden daha lüks. Annesinin dişçi olmasıyla alakalı. Ama dişçiler bu kadar maaş alıyorlar mı ki? Neyse. Emin annesine "Biz geldik anneciğim" dedi. Bir erkeğin annesine 'anneciğim' kelimesini dediğini ilk defa duyuyorum. Çünkü genellikle kızlar annelerine 'anneciğim' der. Tabi benim annem hiç olmadığı için o güzel kelimeyi hiç demedim. Üzülüyordum aslında. Beni doğumundan sonra istememesine hatta beni yaptıklarına. Madem ki istemiyorsun ya doğurmayacaktın ya da yapmayacaktın. Ben asla öyle bir şey yapmayacağım çocuğum olursa. Emin'in odasına çıktık. Odasını incelemeye koyuldum. Sonra da çantamı yere bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TERKEDİLMİŞLER
Teen FictionRüzgar hem babası hem de Emin'le birlikte uğraşıyor. Bakalım sonucunda ne olacak? Hikayenin devamını okursanız ileride ne olacağını öğrenebilirsiniz... Şimdiden okuyuculara teşekkür ediyorum...