Uçağa bindiğinde hiç uyuyamamıştım.Sürekli o yüzüstü bıraktığım Kerem ve ailesini düşünüyordum.Belki yapmamalıydım,en azından arkamdan öyle demişlerdir fakat yeni bir başlangıç için bunu yapmalıydım.Geride bıraktıklarım bırakmamıştı peşimi.Ben her kaçmaya çalıştığımda zincirim biraz daha acıtıyordu canımı,özgürlüğe mahrum kalmış ruhum biraz daha kanıyordu.Şimdi,şimdi yine ümitli değildim.Çünkü benim başlangıçlarım genelde sonsuz yenilgim oluyordu.Masum değildim,masum değildik fakat yine de birazcık yıldızları seyredince insan hayaller kuruyordu yine.Ben de uçakta sürekli yıldızları seyretmiştim.Büyük küçük demeden benimsedim hepsini.Küçük yenilgilerim bile artık bana büyük felaketler getiriyordu.Şimdi yine gidiyordum İzmire.Biliyorum çok seviyorum oradaki arkadaşlarımı.Fakat onları da bir açıklama yapmadan bırakmıştım İzmirde.Uçaktan indiğimde annemi uyandırmamak için onu aramadım.Evime gittim.Evime bile derken inanmıyordum kendime.Bir insan nasıl benimseyemezdi kendi evini.Nasıl benimseyemezdi penceresine konan küçük serçeyi?nasıl mutlulukla kalkamazdı içeriye süzülen güneş ışığına rağmen?Kalkamıyor,sevemiyor,benimseyemi-
yordum asla.Bir tek beni aydınlatmıyordu gökyüzü.Sarı saçlarımı bir tek o eve giren güneş ışığı okşamıyordu.Bir tek o ısıtmıyordu beni.Eve girdiğimde her zamankinden daha soğuktu sanki.Ya da ben öyle hissediyordum bir tek.Odama girdiğimde yatağımın üstündeki küçük zarfı gördüm.Aldıktan sonra dörde katlanmış kağıdı okumaya başladım.Yine bir mektup yine bir vedaydı.Annem kelimeleriyle düğümlemişti boğazımı.Kağıttan gözlerimi ayırıp yatağa uzandım.Sesimdeydi bu sefer gözyaşlarım.Nefesimde hissediyordum yalnızlığımı.Yatağa uzanıp gözlerimi kapadım.İşte bu sefer mektupta yazması gerekenler bana kalmalıydı.Annem artık yoktu.Artık ben de yoktum,Kumsal yoktu ya da eski Kumsal...Nereye gideceğimi,ne yapacağımı bilmiyordum.Telefonu alıp Keremi aradım.Keremin sesi bi nebzede olsa rahatlatmıştı içimi.Ağlamaklı sesimle"sana ihtiyacım var"diyebildim sadece.Başka bir şey demeye ne ihtiyacım ne de gücüm vardı.Keremin bir şey demesine izin ver meden telefonu kapatıp yatağa attım.Baş ucumdaki yastığa sarılıp ağlamaya bıraktım kendimi.Bir anlık düşünceyle kalktım ayağa.Sildim gözyaşlarımı.Aynanın önüne geçip baktım kendime.Ardından kaçırdım gözlerimi karşımdaki yabancıdan.Aynanın yanındaki çekmeceyi açtım ve makası aldım.Son kez yutkundum,son kez baktım kendime.Ardından belimden aşağıya uzanan saçlarımı gözyaşlarımla ıslanan elimle düzelttim.Gözüme düşen saçlarımı kavradım sol elimle.İlk defa bir makas bu kadar acı veriyordu bana.İlkokuldayken çok sevdiğim bir bebeğim vardı.Küçüklük işte kesmiştim saçlarını.İşte onu hayal ettim sadece.Aklımdaki tek şey oydu.Ama hiç düşünmezdim bunu kendime yapacağım.Ağlaya ağlaya dizlerimin üzerine çöktüm.Tam keserken karardı gözlerim.Sadece bir şeyi hatırlıyorum,annemin sesini...
Hani bitti deriz ya tam,bu sefer son deriz ya işte benim sonum sandığım aslında başlangıcımmış.İşte asıl hikayem burda başladı.Sonbahar sandığım ilkbaharımda...