Annem, babam,abim,cenk abim ve cem hepsi herşeyin yolunda olduğu hissini bana vermek için bizde toplanışmışlar. Tabi ben odamda müzik dinliyordum, müzik dinlerken hip hop dans yapmaya da bayılıyordum birden elektrikler gitti ve aşağıya indiğimde hepsi bizdeydi, napıyorlardı bizde ve abim neden amerikaya hala gitmemişti. Aklımda yine bir sürü soru. Allah'tan hastaneden erken taburcu oldu da biraz daha fazla görüyordum. Ah canım abim, cenk abimi de çok seviyordum, bir kaç dakika sonra elektrikler geldi ve hepsi bana dönüp film izliyoruz hadi gel dediler. "Daha 2 gün önce size mermi yağdırdılar ve siz şimdi oturmuş film mi izliyorsunuz" dedim. Annem"ee nolmuş mermi yağmuruna tutulduysak, kim yaralandı veya allah korusunda kim öldü"dedi. Abimin yaralanması onların umurunda bile değildi, gerçi abiminde umurunda değildi yaralanması arkadaşlar cemi merak eden varmı??? Ben göstermek için sabırsızlanıyorum...
Tam ailemize layık bir damat adayıydı . Babam nedense cemi çok seviyordu ve sanki yıllardır tanıyormuş gibi abimlerden ve benden daha çok şeyini biliyordu. Aklımda hep bu şüpheci halim. Babama çok geçmeden bunun sebebini sordum ve cem daha önce babamın özel korumalığını yapmış ve abimden daha güzel silah kullanıyormuş gülerek bunu söylemişti, ben daha önce cemi nasıl görmemiştim ki. Babam bilerek cemi bara yerleştirmişti ve istesemde istemesemde cemle evlenicektim. Cem ben istemediğim birisiyle evlenmim diye bana yaklaşmış ve kendinine aşık etmiş meğer, çok düşünceli değil mi ama bu hayatta en sevdiğim insanlar arasında. Küçük kardeşim 5 yaşına kadar aramızda kalabildi abim hala kendini suçladığı için bana pek karışmazdı. Annem benim bu hayatta en çok güvendiğim insandı ve ona herşeyimi anlatırdım o tek sırdaşımdı. Son 4 yıldır anneme okulda ne yaptığımı dahi anlatmadım. Şimdi 17 yaşında bir kızım ve bu sene sorumluluklarımı daha yeni üstlendim. Mesela babam bu sene elime silah vermişti, bu sene erkek arkadaşım olmuştu ve bu sene geceleri dışarıya çıkmıştım. Nasıl bir aileyiz biz gürültü yok birşey yok. Akşam yemeğinde veya sabah kahvaltısında kimsenin çıtı çıkmaz, herkes sofradan aynı andan kalkardı. Kimse yemek saatinde evden dışarıya çıkamazdı, babam bile. Maç olduğu akşamlar herkes formasını giyer ve aşağıya televizyonun başına geçerdi. Ben ve abim tam bir fenerbahçe aşıklarıydık. Annem ve babam beşiktaşlılardı. Gerçek insanlar iki renk arasında seçim yaparlarmış siyah ve beyaz doğal bir renkmiş sarı ve lacivert annemin en nefret ettiği renklerdir.Neden böyle olduğunu ben de bilmiyorum. Neyse boşverin..
Şuan hazırlanıyorum. Çünkü dışarıya çıkıcam. Hemen üzerime kıyafetlerimi giydim ve aşağıya indim. Abim bana baktı. Sonrada kaşlarını çatı "lan kızım sen bu halde nereye? Lan o altındakinin devamı nerde?" Dedi. Allah'ım yaa şu abimi anlayan birisi varsa çıksın karşıma ya. Neyse bende sinirle soluyup " ne var ya sanki çok açık. Hem her zaman giyiyom ben bunları" dedim. Bana ya sabır der gibi baktı ve "çok kalma dışarda. Birşey olursa da ara" dedi. Bende küçük çocuk gibi ellerimi çırpıp "tamam abim" dedim. Hemen koşarak evden çıktım. Sonunda dışardayım. Sahile doğru yürüyorum.
Bir süre sonra sahile geldim. Hemen boş bir banka oturdum. Düşündüm iki gün önce yaşadıklarımızı. Bir süre sonra cem geldi ve beraber oturduk beraber benim en çok gittiğim bara gittik ve ben oranın en çok sevdiğim içeceği olan bali kolteyli söyledim tabikisde alkolsüz, alkol kullanmayı fazla sevmem ama bazen ölene kadar içesim geliyo. Son 2yıldır sigara kullanıyorum ve onsuz asla kendimi hayal edemez oldum. Nereye gidicek olsam yanımda dolu bir paket bulunur yedek olarak ve rahatlattığını düşünüyorum.. Cem beni evebıraktığında abimi görünce onunla tekrardışarıya çıktı ce abim eve sarhoş bir halde geldi bunlar arabanın müziğini son ses açmışlararabayı villanın arkasına yani babamların ve benim odamın tam camının altına gelmişler. Babam elinde silahıyla aşağıya indi annem ve ben henüz birşey anlamamıştık. Babam bunlara kahve yaptırttı ve sabaha kadararabada kalıcaklarını söyledi. Tabi bende bu arada babama gaz veriyordum o sırada abimbeni atlet veşortla görünce bi ayıldı ve dik dik bana bakmaya başladı"ne yataktan fırladım hiç öle bakma" dediğimde annem gülüyodu ve beni alıp yukarıya çıktı. Annem odama kadar gelmiş birde üstümü örtüp öle kendi odasına gitmişti. Bir kaç saat sonra babamın ayak sesine uyandım merdivenlerden aşağıya koşar adımlarla iniyordu. Aşağıya babamla beraber bende indim ve abim akıllısının başı dönmüş ve anneme anneannesinden kalan vazoyu kırmıştı değeri yaklaşık 2 milyon kadar olan o vazoyu, çok geçmeden aşağıya annemde geldi ve vazoyu ben yapıştırmaya çalışırken görünce başucuma oturup ağladı. Annem vazonun maddi değerine değilde manevi değerine üzülüyordu çünkü anneannesine de anneannesi vermiş ve bunun çok uzun bir geçmişi varmış. Annem hep o vazoya bakıp saatlerce dalardı. Abim akıllısı işte akşam akşam kadının yüreğine indirdi. Sabah olduğunda annem abimin kafasını okşuyordu, çok geçmeden abim de cem de uyandı babam cemi depoya yolladı "limanda olan gemiye mal yüklenicekmiş son kontrolleri yapda gel" dedi. Abimle ben hemen dalga geçmeye başlamıştım nasıl olurda o vazoyu kırdığını sordum, yabi hala bazoyu kırdığına inanamıyo akıllım. Annemi üzgün bir şekilde gördüğü zaman anlamıştı vazoyu kırdığını.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafyanın Kızı
Chick-LitSeçil bir mafya kızıdır ve halinden pek memnundur. Sonuçta babası bir mafya ve bir çok yerde tanınmakta. Seçil her zaman ki gibi yaramaz bir kızdır. Babasının okulunda okuyan Seçil okuldan atılmak gibi bir durumu olmadığı için okula istediği gibi g...