Bir çift aşık... Bir çift umut... Bir çift huzur...
Aşklarının nereye gideceğini bilmeden seviyorlar onlar...
Peki ya düşünelim ? Aşkları nereye gidecek....
Ve yeni bir güne daha başladım ama keşke başlamasaydım . Yataktan zorda olsa kalktım . Ve üzerimde hâlâ giyisilierim vardı . Ama takmadım . Aşağı indim . Mutfağa . Kimse yoktu . Babam iştedir . Annem de yüzüyordur diye düşündüm . Ve birkaç şey atıştırdım . Hemen odama geri döndüm . Boy aynamda kendime baktım . Bu ne tipdir arkadaş . Tüm makyajım akmış . Zombi gibi gözüküyorum . Hemen banyoya gittim ve duş aldım . Havlumu da üzerime sardım . Ve banyodan çıktım . Giyeceklerimi hazırlamamıştım . Hemen dolabımın önüne geçip ne giyeceğimi kararlaştırmaya çalıştım . Başımdaki havludan ıslaklık gelmeye başlayınca ilk saçlarımı kurutmam gerketiğini anlayıp dolabın önümden ayrıldım . Saçlarımı kurutmaya başladım . O sırada da ayağımın alçısını çıkardım . Zaten yürüyebilirdim ama alçıdaydı . Ve saçlarımı kuruttum . Alçımı çıkardım ve bu manzaraya şahit olmak istemezdim . Ayağım . Canım ayağım sana ne olmuş . Alçıda olan yeri full morarmış . Vücudumda sadece bacaklarımı ve saçlarımı severim . Ve bacağımın böyle olduğunu görünce gözümden minik bir damla düştü . Hepsi benim suçumdu yürümeyecektim işte . Anlaşılan iyileşene kadar uzun şeyler giymem lazım . Saçlarım kuruduğuna göre bende artık bu bacağımı görmek istemediğim için yeniden dolabımın karşısına geçtim . Ve buldum . Bu ideal ve güzel . Çok da şaşalı değil . Güzel işte . Kot pantolon üzeri gri t-shirt ve üzerine de yeşil hırkamı giydim . Beyaz spor ayakkabılarımla beraber olmuştum sanırım .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hiç makyaj yapmak istemiyordum . Ama bugün Melis geliyo . Aslında daha güzel giyinmem lazım ama ayağım sakat ne yapalım . Hafif bir pembe pudra sürdüm . Borda ruj sürüp üzerine bir de kalem çekip işimi bitirdim . Sarı saçlarımı açık bırakarak dalgalarının gözükmesini sağladım . Yanıma defter falan almadım çünkü hepsini okuldaki dolapta bırakırdım .
Aşağı indim . Annem havuzdan çıkmış güneşleniyordu . Yavaş yürüyordum biraz . E napalım . "Günaydın anneciğim . Ben çıkıyorum . " dedim anneme seslenerek . Sesimi duyunca irkilip düz oturdu ve bana bakarak "Nereye gidiyorsun kızım daha ayağın iyileşmedi . " dedi bende annemin yanına gidip onun ıslak yanağından öptüm . "Anne benim için endişelenme . Zaten kızlar hep yanımda . Okula gidiyorum altı üstü . " diyip . Annemin diğer yanağına da bir öpücük kondurdum ve otoparka doğru yavaş yavaş iniyordum . Ayağımda acı hissedince yürüyemeyeceğimi anlayıp Selim beye seslendim . "Selim bey arabamı getirir misiniz ? " dedim ve anahtarları ona fırlattım . Koşarak otoparka gitti . Ve arabayı kapının dışına çıkardı . Ben de arabamın yanına gidip ona dokundum . Onu çok özlemişim . Selim bey arabadan indi . "Buyrun efendim . Başka bir isteğiniz var mıydı ? " diye sordu . Bende kafamı salladım ve "Teşekkür ederim . " dedim . Ve arabama bindim . Biner binmez üzerini açtım . Araba bugün çok güzel gözüküyodu . Kırmızı kırmızı . Sürmeye başladım . Merve nin evinin önüne geldim . Kornaya bastım . "Geldim geldim . " diye koşarak geldi . Çok şık gözüküyodu .
