Ve bitti . Hem acım . Hem bebeğim . Hayalim gitti . Bebeğimi aldılar benden . Sadece birkaç ameliyat aleti , bir sedye , bir ışık , bir doktor ve bitmeyecek acılarım .
Şu an nerde miyim ? Emir beni kapı dışarı attı . Kapıya yaslanmış ayakta durmaya çalışıyorum . Bebeğim gitti . Dünyada çektiğim en büyük acının bu olduğuna inanıyorum . Ameliyat değil . İnsan çocuğuna ne kadar değer verirmiş anladım . Tişörtümü sakince kaldırdım . Hayır ya olamaz . Gerçekten de doktor karnımı kapatmamış . Karnımdan kanlar akıyor . Kimse görmeden kapattım . Ama leke tişörte geçmiş . Bir elimle karnımdaki lekeyi kapatmaya çalışırken bir elimle bir yerlere tutunarak yürüyorum karakola doğru . Eminim ki şu an tüm polis merkezleri beni arıyordur . Siren seslerinden de anlaşıldığı gibi .
Karakol tam sahilin yanında . O yüzden çok da uzak sayılmaz buraya . Normalde 5 dakikalık mesafe ama brn böyle yürürsem 10 dakikaya orda olurum .
Zorla yürüyorum . Kestirme yolları kullanarak gidiyorum . Bir ağrı saplandı karnıma . Bir inilti . Bu acı bana hep bebeğimi mi hatırlatacak ? Ben bu acıyla nasıl yaşayacağım . Eren de yıkılacak . Özür dilerim Eren . Özür dilerim Ediz . Özür dilerim Aslı , Merve , Arzu , Tuçe , Harley . Özür dilerim baba . Eren baba olamayacak . Kızlar teyze olamayacak . Ediz dayı olamayacak . Babam büyükbaba olamayacak . Bir bebeğe sahip çıkamadım . Haklısınız .
Biraz daha yürüdüm ve artık karakolu gördüm . Banklara baktım hemen . Koca bankta tek başına oturmuş Eren'im . Kızlar ve eniştelerim başka bir bankta oturuyorlar . Annem ve babam etrafta yok . Esin ve Ediz de Eren'in yanındaki bankta oturuyorlar .
Ve biraz daha zorlanarak yürüdüm . Bilincim yavaş yavaş kapanmaya başladı . Tutunacak yer yok burada . Yürüdüm tam Eren'in karşısına gelecek şekilde . Aman Allah'ım herkez ağlıyordu . İlk beni Deniz farketti . İşaret parmağımı dudağıma getirdim . Susması gerektiğini işaret ettim . Ama bilincimin kapanmasına en fazla 30 saniye vardı . Yeniden özür dilerim . Ölüyorum sanırım . Bebeğim . Yanına geliyorum .
Deniz toparlandı . Ama ses çıkarmadı . Harley'i teselli etmek amacı elini omzuna koymuş okşuyordu . Bilincim kapanmadan Eren'e baktım . Kalan son gücümle
"Eren . " diye seslendim . Az çıkan sesimi duymuşlardı . Bana baktı gülümsedi . Gülümsedim . Bu son anımız olabilir Eren'im . Elimi karnımdan çektim . Tişortüm artık kandan dolayı sırılsıklamdı . Eren tişörtüme baktı . Başımı son kalan gücümle olumsuz bir şekilde salladım . Eren'in yüzü düştü . Son defa kızlara baktım yaşlı gözlerimle . Son kez Ediz'e baktım .Eren'in Ağzından...
Gelmişti işte . Burdaydı . Ona gülümsedim . O da bana gülümsedi . Sonra sol elini karnından çekti . Karnı kan içersindeydi . Gözümden bir yaş süzülürken o başını olumsuz bir şekilde salladı . Ve Yonca bayıldı .
Hemen banktan kalktığım gibi koştum . Koştum ve başını tuttum yere değmeden . Yere oturdum . Başını ayaklarıma koydum . Kanlı elini kaldırdı ve yanağıma koydu .
"Tamam hayatım . Dur . Sakin ol . Şimdi hastaneye gidicez . Seni iyileştirecekler . İyi olacaksın ." diyebildim hızlı hızlı . O ise ağzını açtı ve
"Özür dilerim..." dedi son gücüyle . Sanki daha çok şey söylemek istiyordu . Ediz yere çöktü . Yonca'nın saçlarını okşadı .
"Ediz malı ne yapıyorsun ? Araba getirsenize . Niye kimse kımıldamıyor . Neden herkez ağlıyor . Biri ambulans getirsin . Biri araba getirsin . Doktor getirin ! " diye bağırdım . Kimse kımıldamıyordu . Annesiyle babası koşarak yanımıza geldiler . Annesi bayıldı gördüğü gibi . Ama herkez Yonca'ya bakmaktan ona yardım etmedi . Siklemediler bile onu yani . Niye herkez Yonca'ma ümitsizce bakıyor . Babası yanımıza oturdu .Ama ben böyle duramam yok . Yonca'yı kucağıma aldım . Ve ayağa kalktım . Yonca ilk defa bana bu kadar ağır geldi ve yere geri oturdum . Karnını açtım . Delik teşikti . Herşeyi açıktı . Organları bile gözüküyordu . O zaman anladım . Neden bayıldığını . Bebeğimizi kaybetmiştik . Ama ben Yonca'yı kaybedemezdim . Kaybettiğimiz bebek olsa ne olacak . Bidaha yaparız . Ama Yonca'ya bişey olmamalı . Esin yere oturdu . Yonca'nın kafasının hizasına . Ve başının altına baktı . Nabzına . O sırada Ediz'de bileğinin nabzına baktı . Ve birbirlerine baktılar . İkisi de aynı anda başını olumsuzca salladı .
Bu ne demek şimdi . Ne anlama geliyor . Öldü demek değil dime . Bende nabzını kontrol ettim . Ama yok . Atmıyordu . Esin açık kalan en güzel mavileri , gözlerini kapattı . Bu acıyı yaşayamam ben . Bende geliyorum kızım . Bende geliyorum Yonca . Ayağa kalktım . Ve dolaşan bir tane polisin kemerinden silahı aldım . Polis bana birşeyler söylemeye çalışıyordu . Herkeze doğrulttum .
"Polis özür dilerim . Çıkın karımın yanından . " diye bağırdım . Kızları erkekler çekti . Ediz kalkmadı . Esin de kaçtı . Babası zaten annesini ayıltmaya çalışıyordu ağlayarak . Ediz bana baktı .
"Kız kardeşimi kaybettim . Bari en yakın arkadaşımı , kardeşimin sevgilisini kaybetmeyeyim . " dedi bana bakarak .
"Özür dilerim..." diye bağırdım . Aynı Yonca gibi . Ve silahı kafama yasladım . Tam vururken kalbimin ortasına getirdim . Göğsüm paramparça . Geliyorum oğlum diye sevdiğim kızım . Kız olacaktın biliyorum . Ama Yonca'ma inat oğlan diye sevdim seni . Geliyorum dünyanın en güzeli .Ve artık bu sonuncu sonum . Burada herkeze teşekkür ederim . Okuyanlara . Okuyup sevenlere . Okumayanlara . Sevmeyenlere . Yonca ve Eren başta gerçek bir kitap karakteri gibiydi . Sonunda bana kendilerini hiç unutturmayacak bir son yazdırdılar . Hiç unutmayacağım onları . Eminim . Burda en başta Efatmn sana teşekkür ederim . Birincisi hayatımda olduğun için . İkinci olarak kitabımı yazarken sürekli arkamda durdun . Bölüm paylaştığımda ilk beğenen , yorum yapan da sendin . Seni seviyorum bitanem . Onun dışında . Okuyanlara , yorum yapanlara , beğenenlere çok teşekkür ederim . Bu yolda arkadaşım oldunuz . Çok teşekkür ederim . Sonları sevmem . Bir gün elbet başka bir hikaye ile geleceğim . Sizi çok seviyorum . O zamana kadar kendinize dikkat edin 💚🌹😇👑💕👪💐👼
Ayrıca yoruma lütfen Eren ve Yonca'nın hiç unutmayacağı bir şeylerini yazar mısınız?♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyük Aşk
RomanceBir çift aşık... Bir çift umut... Bir çift huzur... Aşklarının nereye gideceğini bilmeden seviyorlar onlar... Peki ya düşünelim ? Aşkları nereye gidecek....