18.BÖLÜM

129 11 5
                                    

Multimedya : Arzu

Bilal'le oturmam hiç iyi olmamıştı . Onu boğma şansım çok fazla . Zaten ondan oldum olası nefret ettim . Her fırsatta Merve'ye sarkıyor salak . Emin onun Merve'ye sarktığını bilse onu öldürür kesin .

Sabah kendi kendime kalktım ilk defa . Kendimi rahatsız hissediyordum . Saat daha 05.30'du . Sabahın beşi mi ? İnanamıyorum . Erken kalkmayı gerçekten sevmiyorum . Bugün zaten şarkı yarışması var . Ne yapacağımı hiç bilmiyorum doğrusu . Hem çok hâlsizim . Hem de sesime güvenemiyorum . Artık deneyeceğim .

Kalktım ve giyindim . Biraz spor yapmak iyi gelecektir . Spor kıyafetlerimi giyindikten sonra sessiz bir şekilde yukarı çıktım . Ve spor salonunun kapısını açtım . Hemen koşu bandına yöneldim . Çünkü kum torbasını gördüğüm an ona gitmek isteyeceğimi biliyorum . Ama zarar vermek istemiyorum . Ben ne zaman kum torbasına tek başıma vursam üstten ipi kopuyordu . O yüzden hemen geldim ve koşu bandına çıktım . Baya hızlandırdım . Koştum koştum . Sessizliğin içinde koştum sadece . On dakika sonra spor salonunun kapısı açıldı . Büyük ihtimal temizlikçilerdir . Babam yanıma geldi . Ne babam mı ?
"Günaydın meleğim . Seni bu saatte uyandıran kimmiş ? " dedi gülerek . Tabi ki Eren . Onu seviyorum hâlâ .
"Kimse değil babacığım . Sen neden uyandın ? " diye sordum zoraki bir tebessümle . Babam da tatlı gülümsemesiyle
"Canım istedi bebeğim . " dedi ve yanımdaki koşu bandına çıktı . Sadece yürüyordu . Bende artık koşu bandından indim ve kum torbalarına gittim . Babamın da durduğunu duydum . Ve kum torbasının önüne geldim . Babam da yanıma geldi . Babama
"Sen beni mi takip ediyorsun ? " dedim alayla . Babam da gülerken
"Kum torbasını düşürmeni istemiyorum sadece . " dedi . Bende 'hmm' deyip geçiştirdim . Eldivenleri giydim ve bir defa vurdum . O vuruşla tüm parmaklarımın kıtladığını duydum .

Baya oyalandıktan sonra hazırlanmaya indim . Bugün güzel bir şey giymem lazım sonuçta . Kırmızı elbisem ve kırmızı ayakkabılarım uygun sanırım .

Evet evet güzel bence

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Evet evet güzel bence . Bunları da giydikten sonra çok hafif makyaj yapıp aşağı indim .

Annem beni görünce
"Nereye gidiyorsun ? " diye sormayı ihmal etmedi tabi . Bende hafif bir tebessümle
"Şarkı yarışmasına anneciğim . " dedim . Arkadan babam
"Çok şıksın kızım . " dedi . Bende teşekkür ederek şirin bir şekilde gözlerimi kırpıştırdım . Hızla kahvaltıya oturduk . Bu aralar çok kilo aldığımı düşündüğüm için sadece diyet saatası yedim . Babam hafif sitem ederek
"Beni üzüyorsun kızım . Hiç yemek yemiyorsun . " dedi . Bende
"Babam sen merak etme ben bunlarla doyuyorum . " dediğimde sanki dünyanın en saçma şeyini söylemişim gibi baktı bana .

Hızla ayağa kalktım . Annemin ve babamın yanağına bir öpücük kondurdum . Bugün hiç araba sürmek istemiyorum doğrusu .
"Selim bey büyük siyah arabam nerde ? " diye sordum merakla . O arabamı çok seviyorum . Çünkü hem kasası var , hem üstü açık , hem de büyük . Selim bey
"Efendim babanız o arabayı tamire vermiş sanırım . " dediğinde büyük bir mahcupluk hissettim yüreğimde . Selim beye
"Ama arabamın hiçbir sorunu yoktu . " dedim somurtarak . Selim bey
"Hiç bir fikrim yok efendim . İsterseniz başka bir arabanızı getireyim size ? " dedi . Bende
"Ya rica etsem bana arabamı değil de motorumu getirir misiniz ? " dedim tatlı bir tavırla . Selim bey gülerek
"Hemen getiriyorum . " dedi . Anahtarlıktan bir tane anahtarı aldı ve bagaja indi . Yaklaşık 1 dakika sonra Selim bey koyu yeşil tonlarındaki motorumla geldi . Anahtarı ve motoru bana teslim ettikten sonra büyük kapıyı açmaya gitti . Kaskımı taktım ve motoruma yerleştim .

Büyük AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin