Aylardan kıştı , her taraf beyaz örtüler ile kaplanmıştı elimde sıcacık kahvem ile boş hayatı izliyordum.
Annem öleli 9 ay olmuştu ama daha dün gibi acı veriyordu , kimi sevdiysem gidiyordu, bu seferde o gitmişti. Hayatımdaki en önemli kişi bir parçam yok olmuştu , bana bakan gözler onu aratıyordu her saniye . Ölmesi ile hayatım mahvolmuştu , bu sadece beni etkileyen bir olay değildi bir onu özlüyor diğer yanımda babam için ağlıyordu , gitmişti onu ve beni bırakmıştı.
Bırakıp da gidenler geride kalanları; hiç mi hiç düşünmezler.. Hep gidiyorlar , hepsi gidiyor''Hep yanındayım''diyen herkes gidiyor , zaten hep giderler.
''Girin'' Kapımı çalan her zamanki gibi Amy' di , son 9 ay süresince her gün beni ziyaret ediyordu , dışarıya çıkmam için bir sürü şebeklikler yapıyordu bazen başarılı olsa bile odamda kalmaya çok alışmıştım , kafam o kadar karışıktı ki her şey ağır geliyordu. Sanki ayağı kalksam beynimdeki düşünceler yüzünde kafam yerde yürüyebilirdim.
Kapıdan hafifçe kafasını uzattığında , ona küçük bir tebessüm ettim.
''Hey''
''Selam''
''Seni götürmeye geldim " dedi ve ellerimi tuttu
Şöminenin yanmasına rağmen elim onunkinin yanında buz gibiydi onunkiler ise yumuşak ve sıcaktılar, benimki ise incinmiş , buz kesilmişti.
"Nereye"dedim.
Bir süre suratıma baktığında kafamı ona çevirdim. Neredeyse 1 yıldan beri benim bu hallerimi çekiyordu ve bir kere bile söylenmemişti , gerçek arkadaşlık buydu , beni hiç arkada bırakmadı.
"Bildiğim güzel bir yer var çok güzel minik bir Cafe "
Derince nefesini verdi.
''Gerçeklerden kaçamayız , bir fırsat bunu mahvetmek istemeyiz, biliyorum çok büyük olaylar yaşadın Johnny ve annen ikisinide kaybetmek '' bu kelimeyi söylemek istemiyordu nefesini verdi . ''Ama baban sen yokken dahada kötü birazcıkta onun için kendine iyi davran çık artık şu evden , yakında üniversitede başlayacak ve bizim bir sürü hayallerimiz var " dediğinde bu sefer gülmüştüm.
Haklıydı bir sürü hayallerimiz vardı , birlikte aynı yerde oturmak , aynı gün evlenmek , aynı işte çalışmak gibi.
Söylediği her şey , noktası virgülüne kadar doğruydu ve bunu biliyordum , yıllardır temizlenmeyi bekleyen , yosun tutmuş akvaryum gibi hissediyordum her şey o kadar ağır geliyordu ki düşünmek istemiyordum . Her şeyi unutturacak bir şey , azıcıkta olsa düşünmemi gerektirmeyen bir şey istiyordum ama sadece istemek yetmiyordu .
"Tamam geliyorum" dediğimde kıkırdadı ve ellerini birbirine çarptı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİLİNMEYEN
FantasySenin bildiğin aşk... "Senin bildiğin aşk biyolojik bir dürtüden ibaret; hormonlarınla kimyandan kaynaklanıyor. Kolaylıkla değişebilir - kimyandaki ufacık bir değişim "en yüce gerçek" sandığın o aşkın yok olmasına yetecektir. Sen tutkuya "aşk" diyor...