BİLİNMEYEN

12.Bölüm

Amelia'nın sesini duyduğumda yanlız olmadığım için cesaret ile gözlerimi açtım.

Kalbim yerinden fırlıyordu,hayır hayır.. bu söz o anki duygularım için basit kalırdı sanki birisi beni buz ile kaplı bir küvete sokup çıkartıyordu ve aynen böyle tarif edilirdi. Aklımın ucuna gelmiyecek şeyler , kaldıramıyacağım anlar dakikalar düşünceler kaplamıştı beynimi.

Gözlerimi bir sağa birde sola çevirdim Amy ise ne yaptığımı alamaya çalışıyordu etrafta arkadaşımdan başka kimsenin olmadığını öğrendiğim rahatlık ile ona sarıldım o da ne yaptığımı bilmiyordu ama kollarını bana sardı nefeslerim kesik kesik çıkıyordu, beynim gördüğü görüntü yüzünden, kalbim ise duyduğum korku yüzünden patlayacakmış gibiydi.

Kendimi Amelia'dan ayrıdığımda sordum''Benim gördüğüm şeyi sende gördün mü?'' oda en az benim kadar korkmaya başlamıştı ''Neyden bahsediyorsun''d ediğinde o anda ona söylememeye karar verdim zaten hayatım bir aksiyon filmi içerisinde gibiyken birde Amy'nin ardı ardına gelen soruları ile uğraşacak halim yoktu zamanı gelince zaten öğrenicekti , ve benim için başının derde girmesi isteyeceğim en şeydi.

''Ben sanırım...Birr..Geyik evet evet geyik gördüm''dediğimde anlamasını dileyerek sırıttım neyden bahsettiğimi anlamamış gibi kaşını kaldırdı''Geyik mi''

Terlerim yaşadığım dakikalar içinde anlıma hücum ediyordu.''Evet,evet geyik''dediğimde beni süzdü.''Bir geyik yüzünden mi bu kadar korktun yani?''güldüm ve kafamı dağıtmak için salladım.''Cidden gördüğüm geyik görebileceğim en büyük geyikti,yanıma geldiğinde ne yapacağımı bilemedim''dediğimde inanmıştı,bunun göstergesi olarak kıkırdadı.

"Yarışı ben kazandım''dediğinde bende güldüm

''Malesef'' ileriye doğru ritim ile koşmaya başladı ben yaşadığım şok yüzünden yürümeyi unutmuştum ama Amelia'nin sesi transtan çıkmamı sağladı.

&&&&&&&&

Eve geldiğimde kendime bir şişe su aldım ve yatağıma zıplayarak yattım.Hava buz gibiydi ama ben terliyordum , üzerindekileri bir köşeye fırlattım , gerçekten bir duş alıp rahatlatmaya ihtiyacım vardı.

Eve geldiğimden beri babam gil evde yoktu ,içeriye baktım,çalışma odasınada baktım ,ama ne babam nede amcam evdeydi cumartesi olduğu için çalışanların izin günüydü bundan fırsat bildim ve televizyonu açtım yıllardır kendime işkence sırasında sevdiğim şeyleri yapamaz olmuştum , bu yüzden telefonumu elime aldım ve toz tutmuş web sitelerimde gezindim ama sabah gördüğüm şey gözümün önüne gelince elimdeki telefonu koltuğa fırlattım.

Kapıyı duyduğumda ayağıya fırladım.

''Jase''dediğimde güldü .

''Seni bir yere götürüyorum hazırlan''

"Nereye"içeriye davet etmediğim halde kendisini evime attı.

"Özel bir yere" aniden bana döndü ,beklemediğim için afalladım ,yanıma geldi ve elleri ile beni polarımın iplerinden kendisine çekti.

"Boyle çok tatlı olduğunu söylemiş miydim Melek Nemf"

şu andaki halim ne kadar tatlı olabilirdi ki ,altımda pengueni kırmızı bir polar üzerimde ise bana oldukça bol gelen beyaz kazağım vardı, çok rahat hissettirseler bile çirkin göründüğüme emindim.