Bay Sevimsiz

~Sevimsiz Çocuk1~

Yağmur o kadar çok yağıyordu ki ıpıslak kalmıştık.Aynı zamanda da koşmaktan çok yorulmuştuk.Bir cafe nin önünde soluklandık.Daha sonra eve doğru koşmaya başladık.Eve gelip zili çaldıktan sonra kapıyı Sibel hatun açtı.Yaprak ile annemi öptükten sonra odamıza çıktık.Bu arada Ben Danla Yaprak ise ikizim .Yani ikizler gibi, görünüşlerimiz tamamı ile aynı değil.Hatta hiç benzemiyor ama saniyeler farkla doğmuşuz.Aynı sınıfa gidip aynı odayı paylaşıyoruz.Kısaca tanıtım yapacak olursam üç katlı bir evde oturuyoruz.Lise üçüncü sınıfa gidiyoruz.Yaprak edebiyat, bende resim konusunda okulumuzu temsil ediyoruz.İyice kurulandıktan sonra alt kata yemek yemeye indik.Birinci katta salon, mutfak ,kütüphane,banyo,kiler,resim odası bulunuyor.İkinci katta yatak odası,misafir odası,banyo,çiçek odamız vardı.Son olarak üçüncü katta Yaprak ile benim odam ve odamızın kapısının açıldığı büyük bir teras vardı.Yemeğimizi yedikten sonra ailecek komedi filmi izledik.Ailecek dediğime bakmayın Sibel hatun,Yaprak,ve ben.Aileden kastım bu.Yaprak ile bazen kavga eder ama çoğu zaman dost oluruz.Yaprak o gıcık kardeşlerden değil.O bazen kardeş bazen arkadaş bazen de sırdaş.O çok güzel ve nazik bir kızken ben tam tersi tam erkek gibi bir kızdım.Görünüşümde belki sorun yoktu ama davanışlarım.Ah! Daha hakkımda bilmediğiniz o kadar çok şey var ki...

                                                                      ~~~

Filmimizi bitirdikten sonra Yaprak müzik çalarını alıp kitap okumak için kütüphane ye gitti.Sibel Hatun da çiçek odasına gidip çiçeklere bakım yapmak için üst kata çıktı.Bende odamdan boyalarımı alıp resim odasına gittim.Turnuvalar başlıyordu ve lanet olsun! Henüz hiçbirşey çizmemiştim.Aklıma hiçbirşey gelmiyordu.Birkaç şey karaladıktan sonra pes ettim.Ah! Aklıma neden hiçbirşey gelmiyordu? Sibel hatunu öpüp yatmak üzere odama çıktım.Yaprak kitap okuyordu.Yine o küçük kavga başladı:

~ Kapat şu ışığı uykum var .Kitabını sonra okuyabilirsin.

~ Danla! Kitap okuyorum ve kitabımı yarıda bölmeyeceğim.

~ Uykum var.

~ Yat uyu ben mi tutuyorum seni?

~ Of Yaprak ! Kim bilir kitapta ki hangi karakter öldü de bu kadar sinirlisin

~ İyi geceler!

~ Sana da! 

Sonunda Yaprak ışığı kapatmış ve öpüp çok ısrar ettin madem,barışalım demişti.Çok seviyordum onu.İkizim gibiydi.U-p-s O zaten ikizimdi.

                                            ~~~

Sabahleyin uyandığımda daha doğrusu uyanmaya çalıştığımda üstümde zıplamaya çalışan birisini gördüm.Bilin bakalım bu biri kimdi ? Yaprak!

~ Ne yapıyorsun ?

~ Üstünde zıplıyorum.

~ Hadi canım! İnanmıyorum . Cidden mi?

~ Ee ama sende uyanmıyorsun.

~ Kalk üstümden!

~ İyi , tamam.Sakin ol!

~ Dalga geçme.Boğuluyorum ben burada!

~ O kadar da ağır değilim.

~ Ah! Tabi bende öyle düşünmüştüm.

Üzerimden indikten sonra rahatlamıştım.Banyoya girip elimizi yüzümüzü yıkadıktan sonra ben siyah saçlarımı , Yaprak da sarı saçlarını açık bıraktı. Birer gömlek birer pantalon ve biraz da makyaj ile işimizi bitirdik.Annemin sesini duyduğumuzda çantamızı alıp aşağı indik.Hiç görmemiş gibi yemek  yiyen Yaprak'ı gördükten sonra ciddi anlamda iştahım kaçmıştı.Ama tabiki annem 'birkaç lokma ye' bahanesiyle yemeğin yarısını bana yedirdi.Annem kapıya çıktığında Yaprak kitabını bulmaya ben ise yüzlük kara kalemlerimi bulmaya çalışıyordum.Annem kapıyı binmemiz için açtı.Biz Yaprak ile arabaya binmeyeceğimizi yürüyeceğimizi söylediğimizde her zaman yaptığı gibi 'olmaz' diyerek uzatmadan 'okulda görüşürüz'diyerek kısa kesti.Ah!Evet Annem okul müdiresi! Yolda yürürken turnuva mevzusu açıldı.

~ İlham bulabildin mi? diye sordu Yaprak 

~ Ne? Ne ilhamı?

~ Resimden bahsediyorum işte.

~ İlhama ihtiyacım yok ama henüz birşeyler bulamadım. Sen ne yazacaksın?

~ Sanırım Aşk. Aşkı yazacağım.

Çoktan sınıfa gelmiştik.Onu gördüm.Emir'i.En arka sırada Bora ile oturuyordu.Emir ve Bora okulun popüler çocuklarından.Deri ceket , karamsar,gizemli takılan kişilerden.Ve Yaprak Bora'dan hoşlanıyor.Sıramıza oturduk.Ders Kimya idi.Ne desem ki.Şöyle birşey: Dersi seversin ama Hoca yüzünden sevemezsin.Öyle birşey.Dersler bu şekilde gidiyordu.Ah şu hocalar!

Son dersin tenefüsünde bir kavga oldu.Ne kavgası olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu.Deniz Sena ve Yaprak herşeyi öğrenmişlerdi.Meğersem Bora ve Emir Lise dörtlerle kavga etmişler hem de büyük bir kavga.Şu anda annemin yanındalarmış.Aman işte müdürün! Kanlı bir kavgaymış . Lise dört çocuğunun burnu kanıyormuş.İyiki orada değildim çünkü kan gördüğümde gerçekten kötü oluyorum.Çıkış zili çaldığında çıkışta annem ile buluştuk. Anneme Yaprak ile yürüyerek gideceğiz dediğimde Yaprak 'Öyle mi?' der gibi bakıyordu. Annem iyi bakalım dedi.Son günlerde bizi çok şaşırtıyordu.Annem ve arabası gözden kaybolunca Yaprak'a ' Sen git ben geleceğim ama biraz oyalan ben seni aradığımda buluşup öyle eve geçelim' dediğimde :

~ Emir'i mi takip edeceksin? dedi. Alaylı alaylı bakarken. Sinirle 'Hayır be ne alakası var ?' dediğimde 'sana iyi takipler' dedi.Beni bazen gerçekten sinirlendiriyordu.

 Çıkışta Emir'i zar zor bulabilmiştim ve takip ediyordum. Ah! Resmen takip ediyordum. Neden takip ediyordum ? Ciddiyim ne işim var benim burda? O sırada takip etmekten vazgeçip arkamı döndüm.Yani hakikaten ne yapıyordum ben?Niye yani? Bikere sevmediğin veya arkadaş olmadığın birisini neden takip edersin ? Tam bir adım attım ki tekrar vazgeçtim. Ya takip etsem ne olur yani? Ölür müyüm? Hayır hiçbirşey olmaz.

Döndüğümde Emir yoktu. Ah! Tabiki çocuğu kaçırırsın kızım. İki saattir neyin kararını veriyorsun. Hadi eve.ŞUAN KENDİ KENDİME KONUŞTUĞUMUN FARKINDAYIM! O sırada arkamdan birisinin nefesini hissettim, ağzımı eliyle kapatmıştı. Şu anda çok korkuyordum. Arkamda ki kimdi? Ya bana birşey yaparsa? Ah! Ne işlere bulaştım ben . Arkamdaki kişi her kimse tek hareketiyle beni kendisine doğru çevirdi. Çok güçlü birisi olmalıydı. Çığlık atmayacağımı anladığında da elini ağzımdan çekti.Şaşkın gözlerle bakıyordum.