Arabanın içerisinde tanımadığım daha doğrusu asla tanımak istemeyeceğim tipti bunlar. Babamın kulağına "Ne oluyor bunlarda kim?" Diye sordum. Ama cevap vermedi. 10 dakikalık bir yolculuktan sonra araba durdu etrafıma bakındım etrafta barlar vardı. Kapıyı açan adam çenesiyle in der gibi indirdi beni. Barın bir kenarında sigara için tipler diğer tarafında genç bir çocuk kızı inleterek ayak üstü beceriyordu. Asla gelmek istemeyeceğim yerlerdi burası bana o kadar uzak ,soğuktular ki kaybolmuştum. Babamın kolumdan tutup çekmesiyle sendeledim. Marry Club yazan kapıdan geçtik. İçerinin genişliği beni şaşırtmıştı. Renkli ışıklar dans eden kızlar yarı çıplaktı. Ağzının suyu akan erkekler, yiyişen gençler bunlar neydi böyle Allah aşkına... Babamın kolumdan sürüklemesiyle afalladım. Dar koridorlardan geçerken bi hayli içki kokusu etrafı sarmıştı. Siyah kadife işlemeli kapıdan içeri girince gözüm direk masadaki kadına kaydı. Kalçasının altındaki kırmızı dar mini etek ve büstiyeriyle ben burdayım diyordu. İstifini bozmadan Adamın kucağında hala kıpırdanıyordu. Bizi gören otuzlu yaşlarındaki sarı saçlı mavi gözlü adam kadına "Çık" diye kükredi.kadın kucağından kalkıp odadan çıktı. Adam bana doğru gelip " Dediğin gibi varmış Halit" babama söylüyordu. Şaşırtıcı bir sesle " Neyden bahsediyorsunuz neler oluyor baba" diye bağırdım. "Bu bara sattım seni" dediği an gözlerim kararmaya başlamıştı yanlış duymuş olabilirmiydim? Bunu yapacak kadar adileşmişmiydi? Artık ayaklarım beni taşımıyordu. Sol gözümden akan bir damla yaş çaresizlikti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Yabancı
ChickLitKLASİK BİR WATTPAD KİTABI DEĞİLDİR! Baba sevgisinden mahrum bırakılmış, o sevginin yerini doldurabilecek bir anneden de mahrum bırakılmış, genç ve güzel bir kızın dans ederken aşık olduğu adam, kızada aşık gibidir. Nereden bilebilirdiki sadece acı ç...