Yanıma geldiğinde elini saçlarımda gezdirmeye başladı. O kadar yavaş hareket ediyordu ki bana bakan gözlerinde acı vardı. Birazda şevkat. Bu adamın bana şevkat göstermesi babam kadar zordu. Zorla bana işi yaptıracaktı sonuçta. Diğer eli yanağıma gelince irkildim. Oturduğum koltukta geri gitmeye başladım. Bu sefer belimden tutunca ağzımdan tiz bir çığlık koptu. "Bırak!" Kükremiştim resmen. Erol koltuğun köşesinden kalkıp beni bıraktığı odadan çıktı. Bu adam napmaya çalışıyor? Bana önce kötü davranıp daha sonra neden şevkatle saçlarımı okşadı? Düşüncelerle boğuşmaya başlamıştım bile.
****
Yanağımda ki ıslaklıkla gözlerim anında açıldı. Erol beni öpüyordu. Ve ben yatakta üzerim örtülü yatıyordum. Yattığım yerden kalktım, "Senin amacın ne? Ne yapmaya çalışıyorsun?" Sesim yüksek çıkmıştı. Sinirlenmiştim. Hemde fazlasıyla. "Liva sana kötü davrandığım için üzgünüm" gözlerinin rengi aniden açık maviye dönmüştü. "Dengesiz" diye ağzımdan kaçırıverdim. Aniden gözleri koyulaştı. "Ne dedin sen?" Diye kükredi. İşte bak yine dengesiz-leşti. "Ben artık buradan gitmek istiyorum." Dediğimde gözleri hala aynı renkteydi. "2 seçeneğin var" demişti. Nasıl yani? Anlamayan gözlerle ona baktım. Anında açıklamaya başladı. "Ya benimle kalırsın ya da 1 ay boyunca çalışırsın." Seninle asla kalmam hayvan. "1 ay çalışıcam ve buradan gidicem" diyiverdim. Afallamıştı. Eliyle kapıyı göstererek "Peki çık" demişti. Yerdeki ayakkabımı alıp odadan çıktım. Derin karşımda dikiliyordu. Ona ne var gibisinden baktım. " Bugün Alevle dans çalışması yapacaksın akşama sende çıkıp dans ediceksin."
"Tamam" demiştim. 1 ay boyunca kimseye bulaşmadan çalışıp gidebilirdim değil mi? Of of...
"Liva" Derin arkamdan başırıyordu. Arkamı dönüp "Efendim?" Diye cevap verdim. "İş çıkışları bardan çıkıp sağ yoldaki villalarda çalışanlar kalır sen sol köşedeki villada kalacaksın bu da anahtarın" uzattığı elindeki LİVA yazılı anahtarlık dikkatimi çekmişti. En sevdiğim renkti kırmızı. Tuhafıma gitmişti ama anahtarı bir çırpıda aldım. Eve gidiyorum diye kaçabilirdim değil mi? Bunun sevinciyle gülmeye başlamıştım. Koridorun sonundaki odaya girdim burası kıyafet ve yatakların olduğu yerdi. Esmer, uzun boylu gayet sexsi bir vücudu vardı. Bana döndüğünde gülümsedi "Sen Liva olmalısın bugün seninle çalışacağız şu köşedeki kıyafetleri giy localara gel hadi" yumuşak bir sesi vardı. Kafamı onaylar anlamda salladım. Gösterdiği köşedeki kıyafetler bunların giydiklerine göre daha uygundu. Deri askeri desenli tayt ve siyah göğüs dekolteli büstiyer vardı. Lavaboya geçip üzerime geçirdim. Az birazda makyaj yapıp odadan çıktım. Alev deli gibi direkte dans ediyordu. Ben nasıl yapacaktım? Biraz daha yaklaşıp izlemeye başladım. Üzerindeki siyah bikini tarzı şortu file çorabı ve siyah südyeniyle oldukça vahşi duruyordu. Direği tutup hızlıca dönmeye başladı ve bir anda iki elinide direğin yukarısına çıkıp dönmeye başladı. Ayaklarını direğe sabitleyip baş aşağı dans etmeye başladı. Hızlıca direkten inip deli gibi twerk yapmaya başladı. En sonra bacaklarını tamamen açarak dansını bitirdi. İzleyen bi kaç garson "Harikasın yine Alev" diye sulanıyorlardı. Alevse oralı bile değildi. " Daha orda dikelecek misin akşama az kaldı gel buraya" diyerek bana bağırdı. Koşar adımlarla yanına ilerledim. Direğin köşesindeki karartı dikkatimi çekmişti. Dikkatli baktımda bu Erol'dan başkası değildi...Umarım beğenmişsinizdir🤗
•Yorum
•Vote
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Yabancı
Chick-LitKLASİK BİR WATTPAD KİTABI DEĞİLDİR! Baba sevgisinden mahrum bırakılmış, o sevginin yerini doldurabilecek bir anneden de mahrum bırakılmış, genç ve güzel bir kızın dans ederken aşık olduğu adam, kızada aşık gibidir. Nereden bilebilirdiki sadece acı ç...