4.Bölüm

55 29 4
                                    

" N-ne dedin?" Sesim o kadar aciz çıkmıştıki. Babam olacak adam sırıtarak "Duydun işte Liva yeni işin hayırlı olsun." Dedikten sonra kapıdan çıkıp gitti. Arkasından bakakaldım. "Evet Liva tanışamadık seninle ben Erol Tekin buranın sahibiyim." O iğrenç sırıtışıyla  uzattığı elini ittirerek "Benim rızam olmadan nasıl böyle birşeye izin verirsiniz ayrıca bu pis yerde ben ne yapacağım?" Sesim oldukça gür çıkmıştı. İçim içimi yiyordu bunu bana nasıl yapabilirdi. "Öncelikle o sesini alçaltacaksın baban seni bana sattı burada ki işin striptiz yapmak" bi dakika üstlerinde neredeyse kumaş parçasıyla arsızca dans eden kızlardı değil mi? "Saçmalıyorsunuz asla yapmam" sesim o kadar aciz çıkmıştı ki. Ağlamak istemiyordum ama gözümden firar eden yaşlara aldırmadım. Deli gibi ağlıyordum." Sizi şikayet edeceğim gitmek istiyorum." Diyerek kapıya yöneldim. Anında bileğimi kavrayan iri ellere baktım. Erol diye kendini tanıtan adam çok sinirliydi. " Kendi rızanla geldin buraya    1 ay çalışacaksın sonra ister kalırsın ister gidersin şimdi canını yakmadan takip et onları" çenesinin ucuyla gösterdiği kızları gördüm. Üstlerinde varla yok arası bir elbise iri göğüslerini ortaya çıkaran dekolteleri yüzlerindeki boyalar, bana göre iticiydi. Onların peşinden gitmeye başladım. Tabikide burda durmayacaktım kaçıp şikayet edecektim. Sıktı elime baktığımda morarmaya başlamıştı. Kızlar beni bir odaya getirdiğinde yatakların, kıyafetlerin olduğu bir odaydı. Etraftaki içki ve sigara kokusu rahatsız ediciydi. Kırmızı file çorabı ve siyah dekolteli elbisesiyle dikkat çekici olan kız aslında bir yandan masum duruyordu. "Merhaba ben Derin" yüzünde ki gülümse iyi yöndeydi uzattığı elini sıkarak "Liva" diyebilmiştim sadece. Derin çekingen bir tavırla " Anlıyorum ki senide baban buraya satmış. Benide sattı istemedim burda olmayı hiç istemedim. Ama yapacak çarem yok. Kimsem yok o itten başka gidecek bi yerim de yok. Bende kaderime boyun eğdim ve burda eskortluk yapıyorum.alıştım artık zevk veriyor." Gülümsüyordu ama zoraki gözlerindeki o pişmanlığı görebiliyordum. Ben boyun eğemezdim buradan kaçacaktım. Sesimin sessiz çıkmasına dikkat ederek "Ben boyun eğmeyeceğim ve buradan kaçacağım. Asla böyle olmayacağım anladın mı asla" diye cevap verdim. Derin'in yüzündeki gülümse solmuştu. Arkasını dönüp hızlıca odadan çıktı. Şaşırmıştım ben onun gibi boyun eğmeyecektim. Böyle bişey neden zevk versin ki neden? Hergün başkasının altına girmekten mutlu mu oluyor? Bu çok saçma acilen bir şeyler düşünmem gerekti. Odanın içinde dönüp durdum aklıma saçma sapan şeyler geliyordu. Önce sakinleşmem gerekti. En yakındaki yatağa oturup düşüncelerimin arasında kayboldum.
                        ****
Kapının hızla açılmasıyla irkildim ne ara bu kadar dalmışım böyle. Kimin geldiğine bakmak için döndöğümde o iğrenç manzarayla karşılaştım. Derin kendinden oldukça büyük bir adamın kucağında içeri girdiler sanki ben yokmuşum gibi öpüşüyorlardı. Adam Derin'in  kıyafetlerini açmaya çalışırken kapı bi kez daha açıldı kapıya döndüğümde Erol denilen adam içeri girdi. Beni kolumdan tuttuğu gibi odadan çıkardı. Ne olduğunu anlamayan gözlerle ona baktım. Bu adamı bu şekilde görmesem aşık olunacak bir tipteydi sarı saçları iri mavi gözleri ve oldukça geniş vücuduyla etkileyiciydi. Ama gel görki kazmanın tekiydi. Koridorda beni çekiştire çekiştire getirdiği o da daha sakindi. İçerisi simsiyah perdelerle kapatılmış siyah büyük bir yatak ve dolap vardı. Beni köşedeki koltuğun üzerine attı. Bildiğin resmen attı hayvaan! Kapıyı hızla kapattı. Arkasını dönüp bana yavaş yavaş yürümeye başladı. Korkamaya başlamıştım. "Na-napıyorsun sen" kekeliyerek söylemiştim. Cevap vermeden yürümeye devam etti. Nolacaktı şimdi? Ne yapacaktı bana?

Umarım beğenirsiniz. Daha ilk bölümler olduğu için sıkıcı olabilir ama ilerki bölümlerde heyecanla okuyacağınızı düşünüyorum şimdiden teşekkür ederim❤️ 
•Vote
•Yorum

İki YabancıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin