Dizlerini karnına doğru çekip gözlerini yere indirdi. Kulağında çınlayan müziği duymasa, varlığının bir hacim kaplamadığını savunabilirdi. Düşünceleri, kalbini kovalıyordu. Kalbi kime aitti? Ya kendisi? Varlığı? Kime aitti, ama sahi ille de sahip olunacak biri miydi ki Derin?
"Sesimde söylemediğim sözler var
Gizleyemediğim gözyaşlarım
Silip unutamadığım sabahlar
Kokladım eşyaları... "
Gözlerini kapatıp, yanağını dizine yasladı. Derin bir nefesi dışarı salarken gözünden akıp yanağında kayan gözyaşının sahibini bilmiyordu. Niye, kime ağladığını kestiremiyordu. Ağlamak için yaratılmış bir hüzün yumağıydı sanki.
"Bir çaresi bulunur elbet yarın, yeniden yaşamanın.
Bir çaresi vardır elbet canım, bir uyuyup uyananın..
Bir çaresi bulunur elbet yarın, yeniden yaşamanın...
Bir çaresi vardır çıkmazların, bir uyuyup uyananın." (*)
Derin'in şarkı dinlediğini anlayan Fatih, sessiz olmaya özen göstererek oturdu kızın yanına. Gözünden damlayan yaşı gördüğünde eli ayağına dolandı, elini götürüp silmek istedi, haddini sorguladı. Tüm yaptıkları gözünün önünden geçti. Yumruklarını sıktı. Saçlarını sevmek istedi,ağlamak isterse - ama ağlamasın- onun omuzunda ağlayabilirdi.
Ama orada, tek başına. Ağlamasındı.
Kulaklığının teki çıkartıp, yavaşça kafasını aşağı eğdi Fatih. "Derin..." diye mırıldandı.
Derin gözlerini yavaşça araladı, burnunu çekti. Doğrulup, Fatih'in omuzuna başını koydu. Fatih şaşkın bir halde Derin'i izlerken, Derin, kulaklığını çıkarıp kenara koydu.
Başını iyice Fatih'in omzuna yerleştirince hafif bir gülümse titredi dudaklarında.
"Seni dövmek istiyorum. "diye mırıldandı gözleri kapanırken." Seni öldürmek istedim,annen bana gülümserken bile. " kaşlarını çatmıştı." Bana ait olduğum yeri yabancı ettin Fatih, ne yapayım ben şimdi? "
" Böyle kal. Böyle kalalım. Zaman dursun. "
Derin ise onu duymamış gibi mırıldandı." Annem küçükken, " desi usulca" Ben mahalledeki çocuklara sinirlenince saçlarımı severdi, zaten sonra uyuya kalırdım. Fatih.. Sevsene saçımı, çok kızdım sana. " Ellerini birbirine kenetledi."Fatih, zaman durursa ben sana kızgın kalırım hep. Zaman durmasa?"
"Durmasın. " dedi Fatih gülümserken.
"Saçlarına dokununca ya elime bulanan kanlar gelirse saçlarına?"
"Onlar benim ruhumdaki güllerin dikenleri değil mi zaten? " dedi omuz silkerek." Kanasın, kalbim değil, saçım kanasın."
"Derin.. " dedi." Teşekür ederim, bir ömür gibi geçen yarım saat için, teşekkür ederim. "
---
(*: Sertap erener - bir çaresi bulunur)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yeşil ve mavi |Texting
Short Story"Sen yeşilsin, her şeye rağmen böyle canlı ve güzel olmanın başka bir açıklaması olamaz." "Sen mavisin, böyle berrak olmanın, rüya gibi gelip geçmenin başka anlamı olamaz. " -080417'1624
