Hayallerin Peşinde

Marketteki Bela

Multide Rüya ve Emre var iyi okumalar.😍  chetinkayaebr

Rüya'dan

Sabah olmuştu, uyanma vakti gelmişti ve Derin o cırtlak sesiyle, "Hadi kızlar sabah oldu." diye bağırdı.

Yine sıkıcı bir gün olacakmış gibi hissettim. Her gün evde yat, yemek ye,  uyu. Ne kadarda sıkıcı bir hayat, okulun başlamasına ise 1 ay vardı. En iyisi biraz dışarı çıkıp hava almak diye düşündüm ve hızla yataktan kalkarak banyoya doğru ilerledim.

Üzerime kot şort ve salaş bir tişört geçirdim. Ve hızla odamdan çıkarak bizimkilerin seslerinin geldiği yöne doğru ilerlemeye başladım. Derin, tost makinesinin başına geçmiş bize her zamanki gibi kaşarlı tost hazırlıyordu.

"Ah yine mi tost ?" diyerek isyankar bir tavırla kendimi İklim'in yanına bıraktım. İklim, gözlerini televizyon ekranına dikmiş, tepkisiz bir biçimde izliyordu. Hızla bana dönerek alaycı bir tavırla konuşmaya başladı.

"O başka bir şey yapmayı bilmiyor ki!" dediğinde ağzımı 'o' şeklinde açarak kahkaha atmaya başladım. İklim ile birlikte birbirimize süper işareti yaparak "Bu iyiydi" dedik.

Derin, tost makinesinden çıkardığı  tostları tabaklara servis ederken konuşmaya başladı.

"Sizi duyabiliyorum bu arada!" dediğinde omzumu silkerek etrafıma bakınmaya başladım. Esila, bir köşede oturmuş Deniz ile hararetli bir sohbet ediyor, ve telefonundan bir şeyler gösteriyordu. Derin' e acıyarak yanına gittim ve yardım ettim.

Kahvaltı masamız hazırlandığında hızla masadaki yerimizi alarak kahvaltılıklarımızı yemeğe başladık. Öğrenci olmamıza rağmen yetişkinlere taş çıkartacak bir sofra hazırlıyorduk. Kahvaltımız bittikten sonra hızla koltuktaki yerimi alarak telefonum ile ilgilenmeye başladım.

Deniz ellerini beline koyarak "Evet bugün bulaşık sırası kimde?" diye sorduğunda İklim ve Esila birbirlerine bakarak başka bir boyuttalarmış gibi davranmaya başladılar.

"Pekala sizden kaçış yok ben teslim oluyorum." diyerek Esila hızla yerinden kalktı ve mutfağa doğru ilerledi. İklim ise sinirle Esila'ya bakıyordu.

"Ne o hemen teslim mi oluyorsun asi kız?" diye sorduğunda Esila onu takmayarak eline bir tabak aldı. Ve elini iğrenerek de olsa musluğun altına tutarak yıkamaya başladı.

"Bu eve acilen bulaşık makinesi almamız gerek." diye konuştum. Hepsi beni onaylarcasına baktığında kafamı sallamakla yetindim. Daha sonra duvarlar üstüme üstüme gelmeye başladı. Kızlara "Ben çok bunaldım biraz dışarı çıkacağım siz ne yapacaksınız ?"  diye sordum.

Hiçbiri beni umursamadığında sesimi yükselterek, "Kızlar beni takar mısınız lütfen!?" dedim. Ve buna karşılık İklim baygınlıkla  "Sen toka değilsin ki biz seni takalım." dedi. İklim, sağolsun liseden beri esprileri ile içimizi soğuturdu. Gözlerimi devirerek hepsine merakla baktım.

Derin, "Ben kullanmadığım kıyafetlerimi ayıracağım." dedi. Deniz ise elindeki dergiyi oflayarak masanın üzerine bıraktı. Ve bana bakarak konuşmaya başladı. "Bende evde takılırım herhalde ya." dedi. Kafamı sallayarak bakışlarımı mızmızlanarak  bulaşıkları yıkayan Esila ve İklim ikilisine çevirdim.

Esila "El mahkum biz bir yere gidemeyeceğiz tatlım." dediğinde gülümsedim.

"Kızlar o zaman ben markete gidiyorum. İstediğiniz bir şey var mı?" diye sordum.

Bu soruma ilk cevap tabi ki de İklim'den gelmişti. "Ah bana browni al." dediğinde kafamı salladım. Elindeki moda dergisi ile yanımıza gelen Derin "Banada çikolatalı süt al bebeğim" dediğinde gülümsedim.