1.Bölüm - " And , you then disappear.. "

1K 62 4
                                    

BAŞLANGIÇ

-Yaz tatili-

"Ihmm , bu şarkıyı seviyorum." diye mırıldandım. Çok sıcakladığım için ice tea almaya karar vermiştim.

"Jack , ben içecek alacağım." diyerek kollarından ayrıldım.Sonunda yaz tatiline girmiştik.Ve bunu kutlamak için sahildeki küçük partiye gitmeye karar vermiştik.Ve artık mutluyduk.Jack eski bedenine kavuşabilmişti.Şu gizli kurtarıcı sayesinde.

Büfe tarzı yere ulaştığımda sıraya girdim.Spor ayakkabı giydiğim için deliklerden hep kumlar girmişti ve bu çok rahatsız ediciydi.Etrafa bakındığımda Clarie ve nişanlısı Xavier'ı gördüm.Jack'e baktığımda ise yanında bir kız vardı ve gülüşüyorlardı.

"Frances ? " diye mırıldandım kendi kendime.Evet.Frances'di.Lucifer'in onu vurduğu zaman onu öldü zannetmiştim fakat ölmemiş.Pis sürtük.Aklıma takılan şeyse , neden Jack onunla konuşuyordu ve hatta neden gülüşüyordu ? 

Sıranın bana geldiğini fark ettiğimde ice tea'den vazgeçip bira aldım . Telefonumu çıkarttım.Clarie'ye mesaj yazdım.

ACİL DURUM !! 

Çok geçmeden cevap yazdı.

NEREDESİN , BEBEK ?

BÜFENİN YANINDAYIM.XAVIER'I GETİRME !

TAMAMDIR.GELİYORUM.

Koşarak buraya geldiğini fark ettim.

"Ne oldu ?" diye sorduğunda kolundan tuttum ve Jack'i gösterdim.

"Tanrım ! O frances mi ? O sürtük ölmemiş miydi ? Saçlarınıda sarı yapmış.Sürtük." diye sövdü.Daha sonra Beyonce - Partition şarkısı çaldı.Jack ve Frances'e baktığımda .. Dans ediyorlardı ! 

Frances sürtüğü resmen kalçasını Jack'e sürtüyordu.Clarie ve bende bunu ağzımız açık bir şekilde izliyorduk.Yanımıza bir çocuk geldiğinde odaklandığımız yerden gözümüzü çektik ve çocuğa odaklandık.

Bu Arthur'du.7. sınıftayken bana aşıktı.Tanrım..

"Naber Addy ? "  dediğinde gülümsedim.Jack'in buraya baktığını fark ettiğimde Arthur'a sarıldım.

"Arthur ! Bayadır görüşmüyoruz," dedim.

"Evet.şey.Dans etmek istermisin ? " diye sorduğunda gizlice Jack'e baktım.Kaşları çatılmış bizi izliyordu.

"Olur," dedim ve elimdeki birayı Clarie'ye verdim.Hızlıca dans eden insanların arasına girdik.Dans pozisyonumuzu aynı Jack ve Frances'inki gibi yapmıştık.Doğruyu söylemek gerekirse şuan kendimi Frances gibi hissediyordum.Yani sürtük gibi.Daha sonra Frances'in Jack'i biryere götürdüğünü fark ettim.Gizlice onları takip etmeye başladım.Kayalıkların arasına gitmişlerdi.Frances etrafı kontrol ettiği için kayanın arkasına saklandım.Birkaç saniye sonra gizlice baktım ve karşılaştığım görüntüyle nefesim kesildi.

Frances , Jack'i öpüyordu ! 

Nefesimin gitgide kesildiğini hissediyordum.Koşarak oradan uzaklaştım.Bu iğrenç görüntüye daha fazla katlanamazdım.Hızlıca Clarie'nin yanına gittim  ve elindeki bira şişesini  alıp diktim.Clarie şaşkın gözlerle bana  bakıyordu.Eliyle yanağımı sildiğinde ağladığımı fark ettim.Birden kendimi tutamadım ve hüngür hüngür ağlamaya başladım.Jack'in geldiğini gördüğümde yüzümü sildim.Hiçbirşey olmamış gibi davranacaktım.

"Gidelim mi bebeğim ?" diye sordu.Yüzsüz.

Başımı tamam anlamında salladım.Hızlıca arabaya bindim. 

Yolun yarısına geldiğimizde Jack market'e gitmek için arabayı durdurmuştu.O sırada telefonuna mesaj geldi.

TİŞÖRTÜN DÜN GECE BENDE KALMIŞ.ALMAK İSTERSEN BU GECE YARISI GEL . -FRANCES

Jack'in geldiğini fark ettiğimde telefonu yerine bıraktım.Arabayı çalıştırdığında kendi telefonumu çıkarttım ve oynamaya başladım.Telefonum birden düşünce aramak için başımı eğdim.Hızlıca aldım ve başımı kaldırdım.O sırada Jack'in mesaj yazdığını fark ettim.

"Bizi öldürmeyemi çalışıyorsun ?" dedim. "Mesajlaşmak yerine arabayı düzgün kullan yada arabayı durdur ineyim.Böylelikle sende tekbaşına geberirsin," dediğimde arabayı ani bir frenle durdurdu.

"Neyin var senin ?" dedi. 

"Sence neyim var ?" diye sordum.

"Delirmiş gibisin."dedi.

"Beni delirtmeyi başardın." dedim ve arabadan çıktım.Hızlıca yürümeye başladım.Karanlıktı ve peşimden gelmiyordu.Jack böyle biri değildi . Birgecede bukadar değişmiş olamazdı.

Eve vardığımda anneme hiçbirşey demeden odama çıktım.Yatağıma uzandım ve tavanı izlemeye başladım.Daha sonra gözüm saate kaydı.

23.40

Frances'in evi 10 dakika kadar uzaktaydı.Hızlıca ayakkabımı giydim ve çıktım.Frances'in evinin yoluna koyuldum.

Frances'in evine geldiğimde bir ağacın arkasına saklandım ve beklemeye başladım.Araba sesi geldiğinde gizlice baktım.

Jack'in Jeep'i.

Jack jeep'den indiğinde hızlıca ağacın arkasından çıktım ve Jack'in yanına koştum.Yanına vardığımda kolundan tuttup ve bana dönmesini sağladım.Döndüğünde ise tokat attım.Şaşkınca bakarken parmağımdaki yüzüğü çıkartıp eline koydum.

"Orospu çocuğu," dedim. Hızla arkamı döndüm ve yürümeye başladım.Gözlerim çok fazla yanıyordu çünkü kırpmıyordum.Eğer kırparsam gözyaşlarım özgürleşirdi.Ve şuanda özgür olmalarına hiç gerek yoktu.Jack kolumdan tuttuğunda hızla arkamı döndüm.

"Nevar !" diye bağırdım.

"Yanlış anladın Adore-" 

"Ozaman anlat !" dediğimde gözlerini kapattı.Birkaç saniye sonra açtı.

"Anlatamam," dediğinde güldüm.

"Ne o ! Sex fantezilerinizi mi anlatacaktın !" diye bağırdığımda bir erkek sesi kavgamızı böldü.

"Kızı ve düşmüş'ü alın !" 

Satan's Child 2 : OblitusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin