HARİTANIN SIRRI ( Bölüm 1 )

20 7 1
                                    

Sıradan bir pazar günü odamı topluyorum. Aslında çok sıradan değil, her genç gibi bende biraz dağınık biriyim.
Dedemi kaybettikten sonra kocaman bir evde, safkan Alman köpeğim 'Gölge' ile birlikte yaşıyoruz.

Daha önce odamda hiç görmediğim köşelere kadar temizlik ve düzenleme işlemini yapıyordum. Çekmecelerimden birisini boşaltıyorken elime uzun ince bir kutu denk geldi.

Hemen merak ile elime aldım. Şaşkın bir ifade ile çıkan kutuya bakarken yatağıma doğru gelip, bir süre yatakta oturur vaziyette bu ilginç kuruyla bakıyordum.

Acaba kutuda ne vardı?

Dedemden kalan bir saat mi? Bir hatıra mı?

Artık daha fazla dayanamadım ve kutuyu yavaştan açmıştım.

Kutunun içinden çıkan eski bir kalın kağıdın rulo halinden başka birşey değildi. Rulo kağıdı açmıştım. Şaşkınlığımı gizleyemiyordum.

Bu bir haritaydı!

Ama bu neyin haritasıydı? Anlamadığım simgeler, değişik çizimler...

Kafamda deli sorular oluşmaya başladı. Şimdi bu haritanın sırrı neydi? Dedem bu haritayı ne için saklıyordu?

Hemen bodrum katta eski bir atlas bulmak için yerimden fırladım. Bulduğum harita ile karşılaştırıp, bu haritanın nereye işaret ettiğini bulmak istiyordum.

Bodrum katta karıştırmadık yer bırakmadım. Sonunda yırtıkta olsa kullanabileceğim bir Atlas bulmuştum.

Elimdeki haritayla atlası yanyana getirip birçok haritayla kıyaslıyordum.

Dakikalarca kıyaslamalar da bulundum.Kıta kıta, il il kıyaslamadığım yer kalmamıştı. En son bir ipucu bulmuştum.

Evet, sanırım bu harita bana Ümit Burnu'nu işaret ediyordu. Ümit Burnu ve az ilerisinde yer alan bir ada olarak görülüyor.
Ama bir saniye günümüz Atlasların'da bulduğum haritadaki yer görünmüyordu.

Peki ama neden?

İçim içimi yiyordu. Düşünmekten ne yapacağımı bilmiyordum.

Bir karar vermeliydim. Ya yola çıkacaktım bir gizemi çözecektim. Ya da hiç birşey olmamış gibi hayatıma devam edecektim.

Uzun bir düşünmenin ardından...

Hemen Atlası ve haritayı alıp, koşarak odama geri döndüm. Çantamı çıkarıp yolculuk için gerekli malzemeleri doldurmaya başladım.
Dedemden yadigar beylik tabancamı da son 12 mermisi ile yanıma almıştım.

Orada ne ile karşılaşacağımı bilmiyordum. Ümit Burnu'na gitmek için uçak biletimi internetten almıştım. Başıma gelebilecekleri düşünerekten,Denizli'de yüksek mühendis olan ablama bir mesaj bıraktım.
Mesaj netti; ' Ablacım,bir seyahate çıkıyorum. Bir hafta sonra bana ulaşamazsan, haritanın bir kopyasını odama bırakıyorum. Evin anahtarı ise girişte paspasın altında yer alıyor.'

Artık yolculuk vaktiydi.
Evden ayrılırken,evime bir kez daha bakıp havalimanına doğru yola çıkmıştım.
Artık yolculuk vaktiydi.

KAYIP BİR HAFTAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin