S. 8.

64 6 2
                                    

Adamlar- Ah Benim Hayatım💕

İrem'den...

Her şey üst üste geliyor. Bunları yaşamak zorundaymışım gibi. Müge, o bunları görmüş olsaydı kahrından dövünür dururdu. Ah, canım arkadaşım benim. Keşke sana bunları yaşatmasalardı. Selim, gerçekten nefret ediyorum senden. Dün barışmak isteyen Selim, bugün Müge'yi aldattığı kızla beraber. Neydi adı? Ah, hatırlamıyorum.

"İrem?" Ali Bey'in sesini duymamla irkilmem bir oldu. Dalmıştım.

"E-efendim?"

"Neden hala inmedin arabadan? Kireç gibi olmuşsun. Bir sorun mu var?" şimdilik bunu söyleyemezdim.

"Hayır yok. Sadece bir şey unutup unutmadığımı kontrol ettim." gülümsemeye çalıştım fakat ne kadar başarabildim bilmiyorum.

"Hadi. Çok güzel yemekler bizi bekliyor." hemen arabadan indim ve Ali Bey'in kolunu uzattığını gördüm. Koluna girmeliydim. Elit ortamlar sonuçta. Restoranın klasik giyimli garsonları eşliğinde masamıza oturduk. Aklıma Selim'in yaptığı iğrençlikler geldi. Para insanı bu denli ucuz yapıyor işte. Ali Bey hariç tabi. Kendisini çok yakından olmasa da nasıl bir insan olduğunu gayette iyi biliyordum.

"Hoşgeldiniz Ali Bey. Ne alırdınız?"

"Domates soslu ravioli yanına da nardenk şerbeti alalım."

"Başka bir isteğiniz?" duyuyordum ama düşüncelerim konuşmama engel oluyordu. Ali Bey beni bu durumdan kurtarmak istercesine "İrem başka istediğin bir şey var mı?" dedi. Bir an canımın salata çektiğini hissettim.

"Ben bir caprese salatası istiyorum yanına da soda alayım." dedim. Keşke görmeseydim. Burda olmasaydın Selim. Ben şimdi Müge'ye ne diyeceğim?

"Bir sorun olmadığına emin misin? Seni ilk defa böyle görüyorum." çok mu belli ediyordum?

"Ali Bey, gerçekten bir şey yok."

"Tamam o zaman." anlayışlı olması ne kadar güzel ama. Devam etti konuşmasına "Bu restoran bana hep küçüklüğümü hatırlatır. Annem artık ona ihtiyaç duymayacak kadar büyüdüğümde bana yardımcı olması için Sevgi Teyze'yi işe almış. Sevgi Teyze de bana hep nardenk şerbeti yapar boş bulduğu anda içmem için ısrar ederdi." sessizce onu dinledim. Diksiyonu müthiş birini isterseniz eğer Ali Bey'i işaret edebilirdim.

"Demek o yüzden nardenk şerbetini istedin."

"Aynen öyle. Sevgi Teyze anne yarısı gibi benim için. Hayatımın geri kalanında bana o göz kulak oldu. Düştüğümde o yaralarımı sardı. Bana bir gün 'senin çocuğun olursa eğer ona da bakarım. Ona da hep bu şerbeti yaparım' demişti."

"Daha önce hiç içmedim. Merak ettim doğrusu."

"Osmanlı zamanından kalma en güzel hazine bence. İstersen sana da söyleyeyim sende dene." neden olmasın ki.

"Çok isterim. Osmanlı mutfağını hep sevmişimdir zaten." geçmişim aklıma geldi. Beni böyle güzel şeylerle tanıştıracak kimsem olmamıştı. "Sevgi Teyze'ne gelecek olursak bence bu azimle torunlarına bile bakar. Öyle değil mi?" gülümsedim.

"Üzgünüm. Bakamaz. Kendisini ben 15 yaşındayken kaybettik." demesiyle yüzüm düştü. Ne demiştim ben?

"Gerçekten mi? Bilmiyordum. Üzüldüm. Başın sağolsun."

"Dostlar sağolsun." dedi ve gelen yemeklerimizi yemeye başladık.

                      ⚜️⚜️⚜️⚜️⚜️

SorunluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin