"beren birazdan çıkalım mı cafeye gideriz"
"derin aman tanrıım bu sen misin?"
"ne oldu yine"
" Sen ben ve cafe benimle insan içine çıkmaya bile utanıyorsun" hadi ama böyle mi düsünüyorsun derin.
"evet haklısın unutmusum" dememle derinin bir tepki vermesi gerekirdi inanamıyorum onu sevmedigimi düsünemez ama ben sevgimi belli edemem ki.
"ah hadi beren kalk gidiyoruz"
"emin misin?"
"Tabiki eminim" diyip evden çıktık yol boyunca bir seyler mırıldandı yapma Beren sesin korkunç.
"Selam Murat" dediğimde bana gülerek baktı ve havadan bir cak isareti yaptı o çok yakın arkadaşım burda calısır arada bir onu görmeye gelirim.Kosarak gidip sarılmamla beni etrafında döndürdü. Bu kadar rahat davranmasının nedeni babasının buranın sahibi olması galiba..
"hey yavaş" birden içerde gördüğüm kisi bu gerçek mi?
"Beni görmedin" diyip hızla kafeden çıktım. Orhun burda mı çalışıyor bu gerçek olamaz. Neden olamasın Derin abartma her insan paraya ihtiyaç duyar ama ne bileyim yani o arabası falan..
Her neyse ah ben Bereni unuttum çok aptalım.
Berene mesaj attığımda dısarı çıktı. Ona olanları anlattım bana kızmadı hemde hiç bu kızı seviyorum.Ama bunu tabiki söyleyemem.
"hey nereye" bunu beni sinir etmek için mi yaptı bilmiyorum neden birden karsiya gecti ki? Bu Doruk mu? Evet bu doruk.
Yanındada sürtüğü var harika mükemmel hatta süper. Peki Beren orda ne yapı...
Beren elindeki kahve bardağıyla gidip o sürtüğe çarptı aman allahım. Hayır burda gülmemeliyim. Birden Dorukta gülmeye başlayınca kız sinirlendi ve ağlamaya başladı tabi dorukta pesinden gitti. Beren yanıma geldiğinde ona sarıldım hemde sımsıkı o bunu hak etti.
Eve girdiğimizde ısıkları açamadık elektrik kesilmis olamaz yapmayın kaçıncı yüzyıldayız derken karsidaki binaların ısığının yandığını fark ettim. İnanamıyorum ya. Şarteller nerdeydi?
"Bereeen ışığı sartellere doğru tutsana"
"tamam dur geliyorum"
"hayır sartellerde sorun yok"
"elektrikçiyi arıyorum bekle"
"tamam içerdeyim."
telefonun ısığını tutup banyoya girdim elimi yüzümü yıkamalıyım.
"Deriiiinnn" diye bir çığlık duymamla koş... koşamıyorum bu ne ya. Bunları buraya kim koyuyor? Ahh.. Kalkıp Berenin yanına gittim.
"Dur sakin ol ne oldu birden böyle"
"Derin faturaları ödememisiz"
"İnanamıyorum tamam dur panik yok hemen gidip yatırırız"
"Hangi parayla? Hepsini harcadık ancak idare edecek paramız var ne yiycez ne içicez derin"
"Beren bi sakin ol" dememle kapı çaldı. UMARIM ELEKTRİK GELMİSTİR. Başka kimseye ihtiyacımız yok suanda.
"Selam"
"Merhaba Orhun içeri gel ama dikkat et"
"Ben senin gibi dikkatsız değili... Hey içerisi neden karanlık böyle" tam ağzımı açacakken derin içerden bağırdı.
"Çünkü fatura için paramız yok."
"buna alışık değil ne yapacağımı bilmiyorum."
" her sey bir yana hava çok soğuk. Bendede yeteri kadar para yok henüz maaş alamadım üzgünüm"
"yapma sorun değil gel istersen"
içeri gidik
"Derin şimdi ne yapıcaz"
"Bilmiyorum paranı sacma kıyafetlere harcayan sensin"
"ben mi? Bu benim suçum yani"
ikimizin arasında gidip gelen Orhun
"Hadi bana gidiyoruz"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Topuklu
Teen Fictionah topuklular vazgeçilmezim ve sanırım biraz anormalim. Başım dertten kurtulmuyor nedense. Lise için çok mu fazla?