Eighteen

198 5 1
                                    

Justin'e mesaj atma ateşiyle yanıp tutuşuyordum. Fakat bir yandan da çekiniyordum. Bu konuyu ona nasıl açacaktım? Bildiğimi ona nasıl söyleyecektim?

Kime: Justin🖤
Hey! Müsaitsen konuşabilir miyiz?

Kimden: Justin🖤
Tabii müsaitim. Arayayım mı geleyim mi?

Kime: Justin🖤
Sen bilirsin...

Kimden: Justin🖤
Geliyorum bebeğim ;)

Heyecan evin bütün atmosferini kaplıyordu. Elim ayağım titriyordu. Onu zaten seviyordum, onun beni sevdiğini öğrenmek beni sevindirse de, bundan sonra olacak şeyler için tedirgindim. Kapı sesiyle yerimden kalkıp kapıyı açtım. Tüm yakışıklılığı ve karizmasıyla ben senin için buradayım diyordu...

"Bebeğim, bir sorun mu var?" Kapıdan çekilerek girmesi gerektiğini ifade ettim.

"Sadece bir şey öğrendim." Suratında garip bir ifade oluştu. Ellerini saçına, parmaklarına doladı. Bunu da tedirgin olduğu durumlarda yapıyordu.

"Justin uzatmadan konuya gireceğim. Jason olduğunu biliyorum ve bu beni kızdırmadı. Sadece ben bundan sonrası için endişeliyim. Demek istediğim şey şu-"

Lafımı tamamlayamadan yanıma hızlıca gelip omuzlarımdan tuttu.

"Biliyorum, bu beklemediğin bir şeydi fakat kalbime engel olamıyorum Danmark! Seni gerçekten seviyorum ve buna uzun süredir engel olamıyorum..."

Yüzüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp yanaklarımı okşadı.

"Beklemiyordum, beni sevdiğin aklımın ucundan geçmezdi. Çünkü seni seviyordum ve bunu senden duymak beni sevindirmekten çok tedirgin etti. Yapabilir miyiz Justin? Aramız bozulmadan bunu halledebilir miyiz?"

Yüzündeki tedirginlik, yerini rahat ve mutlu bir hale bıraktı. Mutlu görünüyordu. İçimdeki huzursuzluk kayboluyor gibiydi...

"Bazen, beklenmedik şeyler olabilir Danmark."

Ellerini belime yerleştirip, dudaklarını yaladı.

"Ve, sanırım sende benim beklenmediğimsin."

Ellerimi boynuna dolayıp dudaklarını öpmeye başladım. Sanki bunu bekliyormuş gibi belimi daha sıkı kavradı ve beni kucağına alarak döndürdü.

"Sen artık resmen benimsin Danmark!"

Gülümsemesi bu dünyadaki en güzel şeydi. Şu an içimde ki bütün kötülüklerin uçup gittiğini hissediyorum. Ellerimi saçlarına götürüp parmaklarıma saçlarını doladım. Şaka gibiydi, sevgilim olmuştu!

Gözlerimi açtığımda belime sarılmış ellerini fark ettim. Yüzümde anlamsız bir gülümseme, içimde kıpırtılar vardı. Sevgilim değilken de yakın temas da bulunsak da bu çok farklıydı. Resmen benim olmuştu. Başka kimsenin değil. Suratının ne kadar kusursuz olduğunu düşünüyordum. Bu kadar mükemmel bir dudak, burun ve göz olamazdı. Daha önce bu kadar detaylı incelememiştim Justin'i. Gerçekten harika bir sevgilim vardı.

Okula gitmek için dolabıma giderek kıyafetlerimi giydim. Her ne kadar evde kalmak istesem de sınav haftasıydı ve sınıfta kalmak istemiyordum. Justin'i uyandırmaya kıyamadığım için uyandırmadım. Zaten onun bölümünün sınav haftası bitmişti.

Telefonum sınav esnasında titremeye başlayınca bitmiş olan sınav kağıdıma bakmayı kesip kağıdı hocaya uzattım. Okuldan çıkınca arayanın Justin olduğunu gördüm.

"Alo bebeğim?" sesi endişeli gibiydi ama mutluydu.

"Efendim sevgilim." bu kelime beni biraz garip hissettirmişti.

"Ş-şey bebeğim neredesin?" kıkırdayarak konuşuyordu.

"Okuldan çıktım geliyorum sınavım vardı." onu özlediğimi fark ederek arabama bindim.

"Gelip seni almamı ister misin?"

"Justin sakin olur musun bebeğim? Arabadayım." ona ilk kez bebeğim demiştim ve bu utandırmıştı.

"Bunu sevdim bebeğim." gülümseyerek telefonu kapattım.

Eve geldiğimde çantamı bir kenara fırlatıp Justin'in kanepedeki bedenine kendimi fırlattım. Beni altına alarak öpmeye başladı.

"Güzelim, beni fazlasıyla çok beklettin, seni özledim."

Suratımın her yerini inceliyordu. Her ayrıntısını ezberlemek istercesine.

"İşte buradayım Justin. Bende seni özledim." ellerimi boynuna doladım ve yanağına uzun bir öpücük kondurdum.

"Seni seviyorum bebeğim..."

"Seni seviyorum Justin..."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 06, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Just Friends?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin