1.6

121 17 3
                                    

Bugün sana karşı olan duygularımı açıklamayı düşünüyordum.

Dün anlattıklarından sonra bana artık tamamıyla güvendiğini hissetmiştim. Çünkü anlattıkların herkese anlatılcak şekilde bir konu değildi.

Seni evinden alıp okula gelene kadar konuşmadık.

Okulun içinde de konuşmadık.

Sınıfta da konuşmadık.

Bildiğimiz tüm gün boyunca konuşmadık.

Ağzımı açtığımda yüzüme, tam gözlerimin içine bakıyor, susmamı sağlıyordun.

Sanırım dün ki olaydan sonra benden utanıyordun.

Utanman gerekmezdi Hwa Young.

Ben senin tek ve en yakınındım annenden sonra.

Okul çıkışı elinden tutup çatıya sürükledim seni.

Çatıya çıktığımızda ayaklarımızı aşağı sarkıtacak şekilde oturduk duvarın kenarına.

Sessizliği bozan sen olmayınca ben olmak istedim.

"Konuşmalıyız, biliyorsun değil mi güzelim?"

Güzelim kelimesi seni bir miktar şaşırtsa da kafanı olumlu anlamda salladın.

"O gün dediklerin yüzünden utanıyorsan utanmamalısın Hwa Young. Utanması gereken sen değil o abin denecek şerefsiz."

Bunları diyince düşen suratın sinirime sinir katıyordu.

"Üzülmeni istemiyorum Hwa Young. Düşürme suratını lütfen."

Gözümün içine bakıp susmaya devam ettin. İç çektiğimde konuşmaya başladın.

"Kookie utanıyorum evet ama böyle birşeyi anlattıktan sonra utanmamam imkansızdı."

Bunları dedikten sonra kızardın.

Bu halin gülümsememe neden oldu.

"Utanırken bile çok güzelsin Hwa Young. O kadar güzelsin ki gözlerimi senden almak imkansız."

Bunları söylerken bir yandan da iki parmağımla kızarmış yanağını okşuyordum.

Gözlerin sanki hayalet görmüş gibi açılmış, yüzün iyice domatese dönmüştü.

Seni utandırmaktan eğlendiğim için iki elimle yüzünü avuçladım.

Böyle çok fazla tatlı gözüküyordun, seni öpmek istememe sebep oluyordu bu tatlılığın.

Ellerimi çekmeden yüzüne doğru yaklaşmaya başladım.

Bir dudaklarına bakıp onlara ulaşmak istiyor, bir de gözlerine bakıp tepkini ölçmeye çalışıyordum.

Yutkunup dudaklarını araladığında sabit bir şekilde durdum konuşmana izin vermek için.

"Jungkook n-ne yapıyorsun?"

Kekelemen karşısında sırıttım.

"Üzerindeki etkimi seviyorum Hwa Young."

Daha fazla yaklaştım.

"Rüzgarda uçuşan saçlarını seviyorum."

Ben yaklaştıkça ritmi artan kalbinin sesini duymak hoşuma gidiyordu.

Sağ elimle yanağını okşarken tekrar söylendim.

"Utanınca kızaran yanaklarını seviyorum."

Sağ elimle dudaklarına dokundum. Dudaklarına dokunmam ikimizinde yutkunmasına sebep oldu.

Gülümsedim ve dudaklarına uzanırken itiraf ettim.

"En çokta seni seviyorum Hwa Young."

Number The Stars » Jungkook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin