Arkadaşlar merhaba! Öncelikle umarım beğenirsiniz. Yazım hatalarım var ise affola. Kitap hakkında kısacık üç beş birşeyler söylemek istiyorum. İlk olarak Kitaptaki karakterler gerçek de var olan kişiler. Sadece yaptıkları meslekler farklı. Anakarakterlerimizin tanışması da aynı. Ben buraya sadece Mirin resmini koyacağım ama tabiki istediğiniz gibi hayal edebilirsiniz.Multimedya evin girişi. İyi okumalar🙋😄
"Kulaklarım,canım kulaklarımı hissetmiyorum!" diye bağırmak istiyordum. Bir daha uçağa binmemeye karar verdim şuan. Havaalanının içine girip kendimi koltuklara attım ve Miri beklemeye başladım. Beklemekten sıkılınca Miri aradım "Alo,abi nerdesin ya ben geldim çok sıkıldım hadi gel" dedim tek bir nefeste."Kız bir dur soluklan geliyorum az kaldı" gülerek "Tamamdııır" diyip kapattım. Mir, benim lise 1in son zamanlarında tanıştığım Mardinli bir abim. Abi dediğime bakmayın aramızda sadece 2 yaş var. Lisenin ilk zamanlarında okuduğum 'Töre' ve 'Mardin' hikayelerinden sonra Mardine karşı içimde bir merak oluşmuştu. Bu zamanlarda da Mir ile tanıştım. Şuan ben bir sınıf öğretmeniyim o ise mühendis. Şuanda da Mardin de Miri bekliyorum. Yıllardır hayalim olan Mardine gelmiş bulunmaktayım hemde sınıf öğretmeni olarak.
"Kız Hera" sesiyle düşüncelerimden sıyrılıp arkamı döndüm. "Hele şükür be abi" diyip sarıldım. Daha öncede bircok kez görüşmüştük Tokata gelip gitmişti o yüzden bu kadar rahattım. "Kız sen kilo mu aldın?" diye sorunca kolunu ısırdım. " Sadece dişlerimi güçleştirdim bak" diyip güldüm ve arabaya doğru ilerledim.
....
Uzun ve sohbet dolu yolculuktan sonra eve gelmiştik. "Ahey ahey tam hayalimde ki evlerden be" dedim gülerek. Mirde "Ahey ahey" diye beni taklit ederek içeri doğru yürüdü bende tıpış tıpış arkasından. Geniş bir avlusu vardı ve çok güzel çiçeklerle süslenmişti. Sanırım annesi de annem gibi çiçek hastasıydı.
....
Evdekilerle tanışma ve yemek faslından sonra uyumuştum. Daha sonrada aksam yemeği yemiş avluda cay faslı başlamıştı. Onlar sohbet ederken bende onları izliyordum. Mirin annesi Sevim teyze 40lı yaşların ortasında olmasına rağmen çok güzel bir yüze sahipti. Babası Süleyman amca ise emekli öğretmendi meslektaş sayılırdık sanırım bu yüzden iyi anlaşmıştık. Evin küçük oğlu Mehmet ise lise son öğrencisiydi. Birde hala vardı Mine abla evlenmemiş abisi ile birlikte yaşıyordu. Çok güler yüzlü ve cana yakın biriydi. Son olarak babaanne ve dede vardı ama onlar diğer oğulları olan Ömer amcanın yanına gitmişler. Ortada dönen koyu sohbet avluya giren bir adet valiz ile bölündü. 20li yaşlarında biri,Mir ve küçük kardeşi Mehmet içeri girdi. "Ben geldim millet!" diye bağırdı tanımadığım kişi. Ben olanı biteni anlamaya çalışırken Mir yanıma gelip "Hera bu ortanca kardeşim Heybet üniversitedeydi daha yeni teşrif edebildi kendileri" diyip bizi tanıştırdı. Böylece bu kalabalık aile ile tanışmış oldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİR
Teen FictionTöre ve Berdelle hicbir alakası yoktur.Bildiğiniz bütün Mardin hikayelerini unutun. Yeni bir Mardin hikayesine hazır olun. Söylenen ufak bir yalan başlarına neler getirebilir ?