Ertesi gün heyecandan mı,yer değişikliğinden mi bilinmez erkenden uyandım. Üzerimi değiştirip aşağıya indim. Mutfaktan sesler geldiğini duyduğum için o tarafa yöneldim. Mine hala kahvaltı hazırlıyordu. Beni görünce "Günaydın Hera'cım" dedi. Bende "Günaydın isterseniz yardım edeyim?" diye sordum."Çok memnun olurum canım" dedi ve işe koyulduk. Biz masayı hazırlarken Sevim teyze de bize yardım etti. Masa hazırlandıktan sonra herkes yavaş yavaş aşağı iniyordu. Biz de masaya oturduk,en son evin ortanca oğlu Heybet indi aşağı ve "Günaydın millet! Diye bağırdı." Bunun üzerine Süleyman amca "Oğlum ne bağırıyorsun sağır yok aramızda" diyince herkes güldü Heybette masaya oturunca herkes tabağına döndü. Yemeğin ortasında Mir "Hera bugün benim işim yok istersen sana buraları gezdireyim" dedi. Bende hiç beklemeden cevap verdim. "Olur zaten çok merak ediyorum buraları biliyorsun" dedim. Oda "Tamam o zaman kahvaltıdan sonra çıkalım" dedi. Bende başımla onayladım.
Kahvaltıdan sonra hazırlanıp çıktık. Arabada Mir'e "Eee ilk durağımız neresi?" diye sordum. " Bugün için çok fazla bir durağımız yok. Kasımiye Medresesi ve eski bir liseye götürmek istiyorum seni. Liseyi çok beğeneceğini umuyorum. Daha sonrasında ise Mezopotamya da birer kahve içeriz diye düşündüm ben ama gitmek istediğin başka bir yer varsa oraya gidelim ne dersin? Diye sordu. Aslında bu günlük bu kadar yeterdi hem daha yeni gelmiştim hem de hızlı hızlı gezmek yerine rahat rahat gezmeyi tercih ederim. "Bence senin planın kulağa gayet hoş geliyor" dedim ve güldüm. Oda gülümsedi ve yola devam ettik. Yol boyunca sessiz kaldık ve sonunda geldik. Arabayı park ettikten sonra aşağı indik. İlk olarak liseye gelmiştik. "İşte lise burası" dedi eliyle göstererek. Bina gerçekten ihtişamlıydı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİR
Novela JuvenilTöre ve Berdelle hicbir alakası yoktur.Bildiğiniz bütün Mardin hikayelerini unutun. Yeni bir Mardin hikayesine hazır olun. Söylenen ufak bir yalan başlarına neler getirebilir ?