●6. Bölüm

35 12 0
                                    

Bugünde okulda yoktu Egemen.
Onu son görüşümden bu yana iki buçuk hafta geçmişti.
Telefonla kısa görüşmelerimiz oldu. Hepsinde de arayan taraf bendim. Onu merak ettiğimi, onun için meraklandığımı söyledim. Kısa ve net cevaplar vermişti. İyiymiş, meraklanıcak bir durum yokmuş.

Okulda Eda ile Erkin beraber gezmeye başladılar utanmadan. Gamze onları gördüğünde ufak krizler geçiryordu. Ağzını açıp bir şeyler söylemedikçe dahada kötü oluyordu. Neden hala ağzını açıp bir şeyler söylemiyordu inanın bilmiyorum.
Onu böyle darmadağın görmem ve Egemen'in yüzüne hasret kalmama sebep olanlar onlardan başkası değil.
Ve ben onların arsızca etrafta gezinip Egemenimin sanırsın suçlu gibi insanlara mahçup olup gelmemesine yeterince sabretmiştim. Daha fazla dayanamazdım. Onlar gülüşürken kantinde yanlarına gittim. Masaya vurdum.

"Siz ne utanmassınız ya ikinizde. Egemen sizin yüzünüzden okula gelmiyor. Gamze bu yaptıklarınıza katlanamıyor. Sizse burada gününüzü gün ediyor arsızca sırıtıyorsunuz. Siz nasıl insansınız anlamıyorum."

Eda bana meydan okurcasına benim gibi masaya vurup ayağa kalktı. Hareketleri benden farksızdı ama konuşmasında sinire dair kırıntı bile yoktu.

"Sanane?"

Bizim kavgaya giriştiğimizi görünce Gamze'de yanımıza geldi.

"Banane mi? Ben sevdiğim ve sevgimin karşılığını aldığım insanlara arkadaşım diyorum. Ve ben arkadaşlarımı sevgilileriyle yatıp kimseyi aldatmıyorum onları önemsediğimden-"

Sözümü bitirmeme fırsat kalmadan Erkin denen herif araya girdi.

"Kes sesini Elçin."

"Kesmesse ne olur?"

"Kesmessem ne olur?"

Benimle aynı anda konuşan ses Egemen'den başkasına ait değildi. Gelmişti nihayet ve gelir gelmez sayemde kavgaya girişecekti.

"Cevap versene lan kesmesse ne olucak?"

"Egemen tamam boşver hadi gel gidelim biz."

Dedim sırf onun başı belaya girmesi  diye. Benim söylememle oradan ayrılacağını düşünmemiştim ama beni dinleyip geldi. Oradan uzaklaşırken fark ettim ki bir kişi eksiktik. Benimle birlikte Egemende fark etmiş olacak ki arkasına dönüp Gamze'nin yanına döndü. Sanırım Gamze'den beklediğim patlama şimdi gerçekleşecekti. Umarım patlamadan zarar gören taraf kendisi olmaz.

"Erkin sana tek bir şey sorucağım. Beni hiç sevmedin değil mi? Ama ben seni çok sevdim. Bunları hak etmeyecek kadar çok sevdim."

Gamze bunları söylerken Egemen destek olurcasına sırtına elini koydu. Sözleri bittiğinde üçümüzde okuldan çıkmak için yürüdük. Arkamıza döndüğümüzde Gamze, Erkin'in duyabileceği şekilde söyledikleri içimi yaktı.

"Sen de sev ama sevilme."

#########

Okuldan çıkınca beraber kafeye geçtik. Gamze ağlamaklı olduğundan fazla kalamadık orada. Fakat o bu haldeyken onu yanlız bırakmakta gelmedi içimden.
Bizde kızlar gecesi yapmayı teklif ettim. Egemen şebeklik yaparak.

"Olur ayoll."

Dedi. Kendini düzeltmişe benziyordu. İyiki düzeltti. O hep gülsün. Gülmek en çok ona yakışıyor.

Gamzeyle evde film izliyorduk ki Egemen aradı.

"Ya ben çok sıkıldım kızlar geliyim işte yanınıza usluca otururum."

Ya kıyamam. Aslında babam bu gece eve gelmeyeceğini söylemişti, Aysel ablaysa şimdiye uyumuştur.

"Gel tamam gel ama gelince beni ara olur mu? Aysel Abla uyanmassın."

"Aysel Abla yardımcınızdı değil mi?"

"Hayır Egemen yardımcımız değil ablam o benim."

Sesim istem dışı fazla çıkmıştı. Umarım darılmamıştır ama bu konuda fazla hassasım.

"Şey Egemen sesimi yükselttim üzgünüm ama ben bu konuda ne bileyim işte biraz hassasım. Kusura bakma."

"Anlıyorum Elçin önemli değil sıkma canını. Fazla sürmez birazdan orada olurum."

"Gamze Egemen geliyor."

Gamze bugün her şeye tepkisiz kaldığı gibi bunada tepkisiz kalmış sadece omuz silkmekle yetinmişti. Onun bu hali beni gerçekten üzüyor. O Erkin'le Eda'nın ben var yaa .....

Egemen geldiğinde de film izlemeye devam ettik. Gamze çoktan ağlayarak uykuya dalmıştı. Bütün film boyunca ağlamıştı oysa film komedi türündeydi.

"Ben artık gidiyim Elçin iyice uykum gelmeden."

"Gitmek zorunda değilsin kalabilirsin bu gece. Tabi eğer istersen."

Çocuğa gitme dedim gitme. Varya MALIM!

"Elçin bilmiyorum farkında mısın ama beni eve atmayı teklif ediyorsun."

"Evet. Yani hayır. Eve atmaya hayır ne dediğimin farkında olmaya evet."

Ben ne saçmalıyorum. Allah'ım Egemen'in yanında benim beynime ne yapıyorsun. O varken neden düşünme yeteneğim kayboluyor.

"İyi o zaman kalıyım. "

"Tamam ben sana diğer misafir odamızı gösteriyim."

"Çok iyi olur."

Ben önde Egemen arkada çıktı odadan. Misafir odasından içeri girmiştik ama hiçbir şey göremiyorduk. Burası çok karanlık. Oda ilk defa kullanılacağı için ampulün anahtarını bulmaya çalışırken şifonyere takılıp yere düşüyordum az daha, düşmeden önce ışığı yakabilmiştim ama şimdi hareket edebileceğimde şüpheliyim.
Beni düşmekten kurtaran Egemen'in vücuduydu ama şimdi bu durumdan bizi kim kurtaracak. Duvarla vücudu arasında sıkışmış durumdayım resmen.

"Egemen çok özür-"

Elini dudağıma getirdi. Dudağımın üstünde baş parmağı dururken.

"Sus Elçin. "

Dedi. Yanağımı avucunun tamamına aldı.

Daha da yaklaşmaya başladı. Kollarımı koyacak yer bulamasken omzuna koymaya karar kırdım. Artık dudağımı üstündeki parmağı değildi.

Dudağı hareketsizce dudağımı üstündeydi...

TUTULMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin