Artık benimsin

855 35 1
                                    

Batu Mert'in üzerine çıkmış ona yumruk atıyor bir yandanda küfrediyordu.

"Az önce ne demiştin?Bir daha söylesene!!"

diye bağırıp Mert'in yüzüne yumruğunu geçirdi.Ovvv.Kardeşim diye söylemiyorum eli çok ağırdır.Bora onları ayırmaya giderken kolundan tutup onu durdurdum.Dönüp bana baktı ve kolunu kurtarıp tekrar onların yanına ilerlerken bu sefer kolunu daha sıkı tutup yanıma çektim.

"Karışma!"

Dönüp Batu'ya bakınca kafasını hayır anlamında salladı.

"Cenk baksana şuna durmayacak.O çocuğu öldürene kadar durmayacak"

Ben de bakışlarımı Batuya yönelttim.

Mert'in gömleğinin yakalarından tutup ayağa kaldırdıktan sonra sol gözünün üstüne yumruk atıp küfretti.

"Bayıltana kadar"

dedim.Bora kaşlarını kaldırınca anlamadığını anladım.

"Bayıltana kadar durmayacak."

Batu ayağa kalkıp Mertin boşluğuna kuvvetli bir tekme atınca acıyla bağırdı ve

"Sana bunların hesabını soracağım piç herif!"

diye fısıldadı Mert.Batu kulağını ona yaklaştırıp

"Ne diyon lan ?"

diye bağırdı.Mert ağzında ki kanı yere tükürüp

"Sana bunların hesabını soracağım dedim Piç"

diye bağırdı.Oğlum bu Batu'ya denirmi?Batu ona doğru yaklaştı tam ona vuracakken Eylül onu tutup bağırdı.

"Batu yapma.Yeter artık!!"

Batu kafasını sinirle kaldırıp ona baktı.Eylül'e doğru yürürken artık olaya müdahale etmenin vakti geldiğini anlamıştım.Batuyu kolundan tutup durdurdum.Bugünde bu kol meselesi fazla olmaya başladı.Batu bana doğru dönüp

"Abi bırak bi dakika"

"Oldu bırakayımda kızında ağzını burnunu kır dimi?"

Batu,Eylüle dönüp alayla baktı.

"Bunun için elimi bugün zaten fazlasıyla kirlettim"

dedi ve kolunu kurtarıp kızın yanına biraz daha yaklaştı.Baş parmağını Eylül'ün omzuna vurarak konuşmaya başladı.

"Bu kavgayı sakın senin için ettiğimi sanma.Seni etrafımda görmek istemiyorum anladınmı?Önceden nasıl bırakıp gittiysen şimdi de defol git!!"

sonlara doğru sesi epey yükselmişti.Bana dönüp

"Abi ben gidiyorum"

dedi ve dış kapıya yöneldi o gittikten sonra Eylül dizlerinin üstüne çöküp hıçkırarak ağlamaya başlamıştı.Dua etsin Batu sinirini ondan çıkarmadı.Mert desen yerde baygın bir şekilde yatıyordu.Ben Bora ile birlikte sınıfa doğru yönelmişken arkadan bir ses geldi.

"Evladım ne oluyor orda?"

Sonra bizim kel göründü bahçede.Akşam ki rüyam aklıma gelince orda daha fazla duramayacağımı anladım ve sınıfa gittim.

İlk iki ders boştu.Kafamı sıraya koydum.Batunun başı derde girmişti.O çocuğu okulun sınırları içinde dövecek kadar neye sinirlendiğini merak ediyordum.Tamam Mert meselesini biliyorum da bu çocuk durup dururken böyle birşey yapmaz ki.Eminim onu sinirlendirecek birşey yaptı.Yada yaptılar demeliyim.Tıfıl önümde ki sıraya oturup yüzünü bana döndü.Ben tekrar kafamı sıraya koyunca kulaklığımı çıkarınca müziğin sesi sınıfı doldurdu.Aceleyle müziği kapatıp ona sinirle bakmaya başladım.

"Eminem ha"

dedi şaşırmış bir ifadeyle.

"Ne var dinleyemez miyim?"

Gülümseyerek karşılık verdi ve elimdeki telefonu alıp şarkılarıma baktı.Bakarken gülümsemesi daha da büyüyordu.

"Vay müzik zevkine bayıldım."

Elinden telefonu çekip aldım.

"Öyle mi?Bende müzik zevkime bayılıyorum"

Gülümsemesi yüzünde solarken gözlerini devirdi.Kollarımı gögsümde birleştirip sırama daha da yaslandım.Tıfıl ayağa kalkıp kendi sırasına yöneldi.Müziğe karşı bir takıntım var benim.Bazen Batu'ya gitar çaldırır ve sesi bilgisayardan düzenlerdim.Bundan zevk alırdım bir aralar ama artık eskisi kadar ses dizaynıyla uğraşmıyorum.Hatta bir ara Batu ve Borayla bir grup bile kurmuştuk.Batu gitar çalıyordu Bora ise bateri.Profesyonelce olmasa da yinede güzel çalıyorlardı.Bende sesleri bilgisayardan düzenliyor bazı efektler kullanarak müziği daha da güzelleştiriyordum.Yazın bu sayede para  kazanmıştık.Ama sonradan bir şeyin eksik olduğunu fark ettik.Müziğimizde olması gereken ama eksik olan bir şey,duyulduğunda insanı etkisi altında bırakan bir ses.Ama o ses olmayınca bizim yaptıklarımızında pek bir önemi kalmamıştı ve bizim ufacık grubumuz dağıldı.Düşüncelerimi bir kenara bırakıp kantine indim.Yemeğimi alıp kendi masama oturdum.Yemeğimi iştahla yerken kantine giren kahverengi saçlı, mavi gözlü kızı görünce ağzımda ki lokmayı zorla yuttum.Kız boş masa ararken elimi havaya kaldırıp buraya gelmesini işaret ettim.Gülümseyerek yanıma gelirken gözlerimle kızı baştan aşağı süzmeye başlamıştım bile.Kız sandalyeyi çekip yanıma oturdu.

"Merhaba"

dedi gülümseyerek.

Ovv sanada merhaba bebeğim.Artık benimsin.Bende ona bakıp gülümsedim.




SORUNLU (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin