7.Bölüm

91 41 8
                                    

MİRHA'NIN AĞZINDAN

Yerde Bayılan Sırma ya baktım. Bu yaptığım benim eserimdi. Benim yaptığım şeydi ama onu iyleştiricem. Yere uzanıp Sırmayı kucağıma alıp yatağına bıraktım. Ah Mirhan nasıl bir kıza zarar verirsin. Birde sevdiğin kız. Odadan çıkıp,kolanya aramaya başladım. Kolanya ararken bir tane çekmece de günlük buldum,herhalde Sırma'nın dı.Tam açtım ki elimden alındı. Kim aldı diye baktığımda Sırma'yı gördüm;

"Sırma uyanmışsın." Sinirle yüzüme bakıyordu.

"Özel hayat gizliliği diye bir şey vardır.Biliyorsun sanıyordum." Sırıtıp;

"Senin özel'in var mı?"

"Var tabi ,mesela sevdiğim çocuk." Ne diyor bu kadın? Yani sevdiğimi var dı. Kalbime bıçak saplandı gibi oldu. Kos koca aşiret'in oğlu karşılıksız aşk mı yaşıyor?

"Adı ne? "diye sordum.

"Seni ilgilendirmez."dedi an başımdan kaynar su dökülmüş gibi hissediyorum. Hemen elinde ki günlüğü aldım.

"Ver Günlüğüm. "dedi.Çok beklersin Sırma hanım.

"Al da görelim."dedim.Günlükle elimi kaldırdım.Çok hırslı bir kız ve onunla baş etmek zordu.Onun olan hiç bir şeyi kimseyle paylaşmak istemez. Ah asabi kız senle nasıl baş edicem bir bilsem...

"Yaa. Mirhan versene günlüğümü."dedi. O kadar masum bakıyordu ki...

Sırma'nın üstüne doğru gittim. Onu köşeye sıkıştırmak büyük bir zevkti. Ben ne kadar üstüne doğru gidiyorsam, o da geriye bir adım atıyordu en sonun da o narin bedeni duvarlarla buluştu.

"Mi -Mirhan ne yapıyorsun?"dedi.

Onu utandırmak o kadar güzel ki. Kekelemesi bile hoşuma gidiyor. Keşke utandığın da yüz ifadesini görse. O güzelim yüzü dometese benziyordu.

"Bilmem. Ne yapma mı istiyorsun?"

"Beni salmanı."dedi.Gerçekten onu sallar mıyım? Kesinlikle hayır. Avuçlarımla yanağını kavradım. Bana bakıp;

"Hayat ne kadar acımasız dimi? Benim hayellerimi,umutlarımı çalan adam benim yanımda. Mirhan neden? Neden yanımdasın? Allah aşkına söyle ne istiyorsun benden?."

Allahım ben nasıl bu kadar kör oldum? Sevdiğim kıza zarar veriyorum,peki bu normal mi? Gözlerinden akan yaş elime geldi. O an ölmeyi diledim. Ama geçecekti hepsi,teker teker yok olucaktı üzüntüsü, acıları,umutsuzluğu hepsi yok olucaktı. Hemde hepsini ben iyleştirecektim.

"Seni seviyorum bebeğim.Afet beni sevgilim. "

"Bana acıma mirhan.Beni sevme mirhan. İstemiyorum senin aşkını,sevgini,acımanı.İSTEMİYORUM SENI MIRHAN!. Sence ben bu kadar çabuk pes eder miyim Mirhan? Etmem,çünkü ben Sırmayım. Bu işe yaramaz kolumu görüyor musun? İşte bu seni şaheserin..."

Acımasız mıyım?

Marhametsiz miyim?

Bilmiyorum...ALLAH KAHRETSİN!!...O masum yüzüne baktım ve;

"Sırma benim olucaksın.Hayatım,ömrüm,ölene kadar benim olucaksın Sırma."

"Affet beni Mirhan ama seni sevemem,seni özleyemem. Ben gidiyorum Mirhan,burdan bu şehirden uzaklara gidiyorum."

Ne?...Gidemez beni bırakamaz...

O an durdu hayatım,

Kalbim durdu...

Zaman durdu...Gidemez,beni bırakamazdı.

"Ne? Sırma şaka bu dimi? ŞAKA DE!!"

"ŞAKA DEĞİL!! ANLADIN MI ŞA-KA DEĞ-İL"dedi bağırarak.

Kafayı yiyeceğim,nasıl beni bırakırdı. İki elimi de yanağından çektim ve ondan uzaklaştım. Bir elimi saçlarıma sokup çekiştirdim. Ona bakmadan evden çıktım.Arabama binip o evden uzaklaştım. Dedikleri kafamda yankılanıyordu
'Ben gidiyorum Mirhan,burdan bu şehirden uzaklara gidiyorum."

"Gidemezsin Sırma,ben Mirhansam gidemesin bu şehirden. Benim olmadan gidemesin. Bu şehirden anca ruhun çıkar."

1 AY ÖNCE=

İşlerim'in bitmesiyle şirketten çıktım. Sabahtan beridir aklımı kemiren olaylar vardı.Neymiş 'Bu konağı yeni hanım ağa lazımmış'

Anlamıyorum hanım ağa bunların neyin ya. Görende sanıcak Cumhurbaşkanı istiyorlar. Anlamıyorum bunları.

Genel de canım sıkıldığın da deniz kenarına giderdim. Bugün de denize doğru gittim.Arabamı musait bir yere park edip sahildeki sandalyeler' in birine oturdum. Krafatımı bir az gevşetim. Denize bakıyordum ne güzel dimi?

Buraya geldiğim de bütün dertlerim, sıkıntılarım geçerdi.Etrafa bakınırken bir tane kız gördüm. N...ne kadar güzeldi. Kendine gel Mirhan. Bu kız çok güzeldi fiziği,saçları ,yüzü. Allahım bu ne güzellik ya. Sanırım ona baktığımı anladıki bana baktı. O...o gözler nedir yaa?

Resmen Allah bunu özene bözene yaratmış.Ona olan bakışlarımı zor da olsa kaldırdım. O gözlere baktığım da kalbim hızlanmaya başladı. Ne oluyordu bu kalbe? O kız bana doğru geliyordu. N-ne diyecek ya?

"Pardon bayım."pardon bayım? Bu ne lan?
Güzelim türkçeme kelime soktu. Of yanıyor um ben? O mavi renkli gözlere bakıp;

"Buyrun?"

"Şey...Telefonunuzu kullana bilir miyim? " gülümseyip arka cebimde ki telefonu ona uzatım.

"Buyrun telefonum" dedikten sonra Telefonumu aldı. Sanırım birini arıyacaktı.Telefonun tuşlarına numara yazıp, kulağına çekti. Biraz bekledikten sonra konuşmaya başadı
"Annem...Anne valla işe yaramaz telefon'un jarzı bitmiş...Şey. Dün gece telefonu jarza sokmayı unuttum da...Tamam hadi bay bay...Yok, gelmicem bu gün ...hadi görüşmek üzere" dedikten sonra telefonu kapatı. Şuan da gülmemek için dudaklarımı bir birine bastırıyordum. Bana bakıp;

"Teşekkürler "dedikten sonra telefonu bana uzattı. Ben de

"Önemli değil" deyip Telefonumu aldım oda arkasına bakmadan gitti."

1 ay boyunca,koskoca bir ay boyunca o mavi renkli gözler geldi aklıma.Çıkmıyordu işte. Sanki o gözler inatla beynime kazınmak istercesine.Olmuyordu işte. Çıkmıyor o gözler.Sanırım ben o gözlere...

***

Arkadaşlar bölüm geç ve kısa geldi kusura bakmayın malum okulun sonlarına yaklaşıyoruz ve sınavlar var.Umarım bölümü beğenirsiniz .Hadi görüşmek üzere ❤💛💚😀

Ha bu arada hayalet okuyucularımdan da votelerinizi bekliyorum (şu yazara bi kıyak yaparsınız umarım )

BENİMSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin